'ÖSYM'NİN SON YILLARDA SORU TARZLARINDA YAPTIĞI DEĞİŞİKLİKLER 2016 YGS'DE KENDİNİ GÖSTERMİŞ!'

Üniversiteye yerleşmek için mücadele eden öğrenciler 13 Mart Pazar günü ilk sınavlarını verdi. Üniversite kapısında bir nöbetçi gibi bekleyen Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), öğrencileri soğuk ve kimi yerlerde yağışlı bir havada, nazikçe karşıladı. Bu karşılamadan sağ çıkanlar, yani 180 puan barajını aşanlar, Lisans Yerleştirme Sınavlarına (LYS) giriş hakkı elde edecek.  Sadece YGS ile tercih yapacak olan ya da özel yetenek sınavlarına hazırlanan adaylar için bu seneki merkezi sınav maratonu sona erdi. Özel yetenek sınavlarına hazırlanan adaylar, girecekleri sınava yönelik yetenekleri ile ilgili kurslara yoğunlaşırken, sadece YGS puanı ile tercih yapacak olanlar Temmuz ayındaki olan tercih dönemini bekleyecek.
0ğuzkaan Koleji Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Uzmanı Hatice Yılmaz, “YGS sonrası  Oğuzkaan Koleji Öğrencileri’nden aldıkları geri bildirimlerden yola çıkarak   YGS soruları ile ilgili şu açıklama ve değerlendirmeleri yaptı;
Öğrencilerin değerlendirmelerine göre sınavdaki dört ana testin soru tarzları ve ölçtükleri nitelikler geçmiş yıllardan bazı alanlarda farklılık gösterirken ÖSYM'nin son yıllarda yaptığı bazı değişiklikler daha da gelişerek kendisini göstermiş.

TÜRKÇE’DE PARAGRAFLAR ANLAŞILIRDI
Geçmiş yıllardan farklı olarak Türkçe soruları daha kısa paragraflar içeriyor. Bazı sorular ise ALES (Akademisyenlik ve Lisansüstü Eğitim Sınavı) içeriğine benzer hazırlanmış. Bir paragrafa yönelik iki ya da üç sorunun sorulduğu kombine soruların yer aldığı sınav okuduğunu anlama becerisi yanında çıkarsama yapma becerisini de gerekli bir nitelik olarak önümüze çıkarıyor.

MATEMATİK SORULARI GEÇMİŞ YILLARA GÖRE DAHA KOLAYDI
Matematik soruları ise anlamanın kolay olduğu ancak uzun işlemler aracılığı ile çözülecek biçimde tasarlanmış. Sorular kolay olsa da kısıtlı zamanı olan adayların işlem hatası yapma olasılığını artırmış. Bunun yanında olması işlem hataları ile çıkacak sonuçların da yanlış cevap olarak şıklarda bulunması, kolay gibi gözüken matematik sınavını, düzenli çalışmayan adaylar için zor hale getirmiş.
 
SOSYAL BİLİMLER VE FEN BİLİMLERİNDE BİLGİ İÇERİKLİ SORU FAZLAYDI
Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri testleri ise oldukça yoğun bir bilgi talebi ile öğrenciler arasında bilen ile bilmeyeni ayırmayı hedeflemiş gibi gözüküyor. ÖSYM'nin "temel ilkelerle düşünebilme becerisi" ifadesi bu seneki sorularda daha da belirginleşmiş. Bu da demek oluyor ki bu iki testteki soruları sadece sağduyu, genel kültür ve akıl yürütme ile çözmek pek mümkün değil.
Sonuçlar henüz açıklanmadı ancak öğrencilerin söylemleri göz önünde bulundurulduğunda, geçen seneki gibi büyük yığılmaların olduğu deve sırtı bir dağılım olma olasılığı yüksek gibi duruyor. Bu durum, LYS'nin önemini daha da artırıyor.

YGS’ DE SIKINTI YAŞAYANLAR LYS’YE SIKI BİR ŞEKİLDE HAZIRLANMALI
YGS sonunda istediğini alamayan adayların LYS için sıkı bir hazırlık yapması gerekiyor. Özellikle puanları oluşturan katsayılar düşünüldüğü zaman YGS sonucunda hedeften uzaklaştığı düşüncesinde olan aday için LYS kurtarıcı olacak.
Örneğin, istediği kadar fen sorusu yapamayan bir mühendislik adayı için YGS'deki en önemli puan türü YGS-1'dir. Bu puan türünde yuvarlak hesapla Temel Matematik testi soruları 4, Fen Bilimleri testi soruları 3, Türkçe 2 ve Sosyal Bilimler 1 puan civarında getirir. Ancak mühendislik okumasını sağlayacak MF-4 puan türü hesaplanırken Fen Bilimleri katsayısı 1,2 civarındadır. Yani planladığından 4 eksik net yapan bir aday için YGS puanı 12 puan düşük gelirken, bu fark YGS için 5'ten biraz azdır.
Bunun sebebi MF-4 puan türü için YGS testleri %40 katkı sağlarken, puanın %60'ı LYS testlerinden gelir.
Sözün özü, YGS bitti ve şimdi adayların LYS çalışmak için daha çok sebebi var.  Güncelleme Tarihi: 15 Mart 2016, 00:00