Hürriyetçi Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube Başkanı Hilmi Taner, en düşük memur maaşının yoksulluk sınırı olan 33 bin liranın üzerine çıkarılmasını istedi. Memur maaşlarına ilişkin açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, Temmuz ayında en düşük memur maaşının 22 bin lirayı bulacağını söyledi.
HAK-İŞ Genel Kurulu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, en düşük memur maaşının 22 bin lirayı bulacağını söyledi. Erdoğan’ın bu açıklamasından önce Antalya Defterdarlığı önünde bir araya gelen Hürriyetçi Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şubesi üyeleri, memur maaşlarını protesto etti. Sendika üyeleri, “Enflasyon farkı aylık ödenmeli, asgari ücret asgari öğretmen, kuruş değil duruş önemli, hürriyet bulaşıcıdır ve iyi gelir” yazılı dövizlerle memur maaşlarının eridiğine dikkat çekti. Şuandaki en düşük memur maaşının açlık sınırı seviyesinde olduğuna dikkat çeken Hürriyetçi Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube Başkanı Hilmi Taner, en düşük memur maaşının yoksulluk sınırı olan 33 bin liranın üzerine çıkarılmasını istedi.
“MEMURLAR YİNE UNUTULDU”
“Ülkemizin ağır bir ekonomik krizden geçtiği bu günlerde yaklaşan seçimler nedeniyle siyasi iktidar para musluğunu açmış ve fiilen seçim ekonomisi uygulamaya başlamıştır. Toplumun çeşitli kesimlerine değişen miktarlarda iyileştirmeler yapılırken memurlar yine unutulmuştur. Açılan musluktan bir damla bile içmek memurlara nasip olmamıştır” diyen Taner, şunları söyledi:
“2019 yılında yaptığı açıklamada ‘Seçim kaybetsek bile EYT düzenlemesi yapılmayacak’ diyen Cumhurbaşkanı bu sözünü unutarak seçim öncesi yaş sınırı olmaksızın EYT düzenlemesini hayata geçirmiştir. Bu düzenlemenin bütçeye maliyeti ise 194 Milyar TL olarak kamuoyuna duyurulmuştur. Akabinde en düşük emekli maaşı 7 bin 500 TL’ye, emeklilere dini bayramlar öncesi verilen bin 100 TL’lik ikramiye de 2 bin TL’ye yükselmiştir. Kamuda görev yapan en düşük işçi maaşının 15 bin TL’ye yükseltilerek, ilave yüzde 45 oranında da maaşlarına zam yapılacağının açıklanmasından sonra memurlara da iyileştirme yapılması yönünde kamuoyunda bir beklenti oluşmuştur. Sayın Cumhurbaşkanı ise memurlara yapılacak iyileştirme için Temmuz ayını işaret ederek şu an bir düzenleme yapılmayacağını açıklamıştır. Bu açıklaması milyonlarca memurda hayal kırıklığı yaratmıştır.”
“MEMUR MAAŞLARI AÇLIK SINIRI SEVİYESİNDE”
Türk İş’in araştırmasına göre, Nisan ayı açlık sınırının 10 bin 135 liraya, yoksulluk sınırının 33 bin 14 liraya, bekar bir çalışanın yaşama maliyetinin ise 13 bin 167 liraya yükseldiğine dikkat çeken Taner, şunları söyledi:
“En düşük memur maaşının 11 bin 848 lira olduğu ülkemizde bu maaş neredeyse açlık sınırı seviyesindedir. Göreve yeni başlayan bir öğretmen 12 bin 400 TL maaş almakta. Büyükşehirlerde ortalama ev kiraları ise artık 10 bin TL seviyelerine ulaşmıştır. Soğanın kilosunun 30 TL, bir kilo kıymanın ise 340 TL olduğu günümüzde memurların bu maaşlarla geçinebilmesi olanaksızdır. En büyük banknotumuz olan 200 TL, 2009 yılında tedavüle çıktığında yaklaşık 3 çeyrek altın veya 131 dolar alınabiliyordu. Şimdi ise 3 çeyrek altın için 5 bin 645 lira yani 200 TL’lik banknottan 28 tane olması gerekiyor. Bugün ise 200 TL ile sadece 10 dolar alınabiliyor. 2009’da 63 litre benzin alabildiğimiz 200 TL ile şimdi arabalarımızın ibresi bile zor oynamakta. TÜİK’e göre Nisan ayı yıllık enflasyon yüzde 43,68 iken, ENAG’a göre bu oran yüzde 105,19’dur. Yani memurlar TÜİK enflasyonuna göre zam almakta, ENAG’ın enflasyonuna göre de yaşamaktadır.”
“EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI YOKSULLUK SINIRININ ÜZERİNE ÇIKARILMALI”
“Bu örnekleri sayfalarca çoğaltmamız mümkün ama tablonun ne kadar vahim olduğunun bu örneklerle anlaşıldığı kanaatindeyiz” diyen Taner, iktidara şöyle seslendi:
“Memurların Temmuz ayını bekleyecek hali de dermanı da kalmadı. En düşük memur maaşı yoksulluk sınırı olan 33 bin 14 TL’nin üzerine çıkarılmalı. Memurların alım gücü artırılmalı, enflasyon farkları aylık olarak maaşlara yansıtılmalı. Memurların gelir vergisi yüzde 15’e sabitlenmeli ve kira, ulaşım, yemek yardımı düzenlemesi hayata geçirilmeli. Memurları yok sayarak, görmezden gelerek ya da ucu açık ileriye dönük vaatler vererek zevahiri kurtaracağını düşünenlerin, 5 milyon memur ve ailesinin de 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde oy kullanacaklarını bilmelerini isteriz.”
“SARI SENDİKALARA DAHA NE KADAR TAHAMMÜL EDECEKSİNİZ?”
Toplu sözleşme masasına yetkili olarak oturan sendikalara da tepkisini dile getiren Taner, kamu çalışanlarına çağrıda bulunarak, “Toplu sözleşme masasında varlık gösteremeyen, seçim öncesi açılan musluktan memurun sofrasına bir lokma dahi alamayan bu sarı sendikalara daha ne kadar tahammül edeceksiniz? Sizin hakkınızı savunmak yerine siyasilerin hukukunu koruyan bu sendikalara artık dur demeyecek misiniz? Bu sendikalardan istifa ederek, sizin hakkınızı savunmak için bugün meydanlara inen Hürriyetçi Eğitim Sen’i yetkili sendika yapmak için maaşlarınızın asgari ücret seviyesine düşmesini mi bekleyeceksiniz? Sizleri artık sararan ve solan sendikamsı yapılardan ayrılarak, emek ve alın teri mücadelesinin adresi olan hürriyetçiler kervanına davet ediyoruz” diye konuştu. HABER: YUSUF KATRAĞ
antalyasonhaber.com