Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının YGS ile ilgili takipsizlik kararı vermesinin ardından Ankara 7’inci İdare Mahkemesi de sınavın yürütmesinin durdurulması istemini reddetti. Kimsenin güven duymadığı bu sınavla ilgili Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin aldığı bu karar gençlerimizin, onların ailelerinin ve kamuoyunun beklentilerini karşılamamıştır.
Gerek Savcılığın takipsizlik kararı, gerekse Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin kararı toplumun beklediği bir karar değildi. Ancak bu karar sürpriz de olmamıştır. Zira soruşturma aşamasında Savcının ÖSYM Başkanı ile görüşmesi ardından da ÖSYM’nin YGS sonuçlarını açıklaması karar konusunda ipuçları veriyordu.
YGS milletin vicdanında mahkûm olmuş bir sınavdır. Tepeden tırnağa şaibelerle dolu bu sınavla ilgili verilen kararın ne anlama geldiğini birileri kamuoyuna açıklamalıdır. Yargının bu kararı tartışmaların bitmesine neden olmayacak, aksine tartışmaları alevlendirecektir. Bu karardan kimse tatmin olmamıştır, olmayacaktır. Aksine soru işaretleri daha da artmış, kuşkular daha da derinleşmiştir. Bu kararın kabul edilebilir hiçbir yanı yoktur. Karara itirazlar mutlaka olacaktır.
Savcılık soruşturmasında şifrelemenin varlığının kabul edilmesi ancak kopya ya da usulsüzlük tespit edilememesi de ilginçtir. Savcı şifrenin birilerine verilip, verilmediğini nasıl tespit etmiştir? Savcı kitapçıklarda “şifreleme yöntemini biliyorum” şeklinde not mu aramıştır? Şifrelemenin varlığı bile sınavın iptalini gerektirmektedir.
YGS SONUÇLARINA İTİRAZ EDENLERİN SAYISI 74 BİN’E ULAŞTI
YGS sonuçlarına itiraz edenlerin sayısı bugün 74 bin’e ulaşmıştır. Bu kadar çok sayıda itiraz olması, öğrencilerin ÖSYM’ye güven duymadığını ortaya koymaktadır. YGS sonuçlarına 74 bin itiraz bir rekordur ve bu rekor YGS’nin iptali için yeterlidir.
Türk Eğitim-Sen olarak bu noktada ilk yapılması gerekenin cevap anahtarlarının yeniden değerlendirilmesi olduğunu düşünüyoruz. Standart sapmalar değişmiştir, buna bağlı olarak öğrencilerin başarı sırası ve puanları da değişmiştir. Dolayısıyla cevap anahtarlarının optik okuyucularla yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. ÖSYM’nin yazılım programının hatalı olma ihtimali de kuvvetlidir. Bu nedenle sendikamız, ÖSYM’nin yazılım programını gözden geçirmesini ve 1 milyon 700 bin cevap anahtarının yeniden değerlendirilmesini talep etmektedir.
ÖSYM Başkanı Ali Demir’in arkasında duranlar artık hatalarının farkına varmalıdır. Bu süreçten sonra ÖSYM Başkanı Ali Demir’in bu makamı daha fazla işgal etmemesi gerekir. Önümüzdeki sınavların sağlıklı bir şekilde yapılması için Demir inadından vazgeçmeli ve derhal istifa etmelidir. Ali Demir’in bu makamda daha fazla kalması toplumda büyük infiale neden olacaktır.
Saygılarımızla.
Güncelleme Tarihi: 13 Mayıs 2011, 00:00
YARGININ YGS İLE İLGİLİ KARARI KİMSEYİ TATMİN ETMEMİŞTİR
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, YGS ile ilgili Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin kararını değerlendirdi.
YORUM EKLE
NAMAZ VAKİTLERİ
İMSAK
06:22
GÜNEŞ
07:52
ÖĞLE
12:55
İKİNDİ
15:25
AKŞAM
17:48
YATSI
19:12
1
Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin...
2
Unvanı değişen memur, unvanın maaşına hemen...
3
Kamyoncu reklamı yaptılar.
4
Kamudan istifa eden memurlara müjde
5
BİR HUKUK ZAFERİ DAHA
6
MEB, öğretmenlerin il içi isteğe bağlı yer değiştirme...
7
MEB Atamalarda AES'in Talebini Kabul Etti
8
Şimşek: 40 bin öğretmen alınacak
9
Devlet memurlarına kötü haber!
10
Özcan: Adaya özgü kitapçık olmayacak
ANKETTüm Anketler