Türkiye kanadını temsil eden sivil heyet, sunumlar esnasında katkılarını sundu. "Sivil Toplum Kuruluşları ve Türkiye'nin AB Üyelik Süreci" başlıklı raporu İsveç'ten Berivan Öngörür sundu. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise karşı çıkarak, "Sağlıklı bir rapor olmadığı için üzgünüm.
Toplantıya Türkiye'yi temsilen, Memur-Sen, TOBB, TİSK, Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen ve TESK temsilcileri katıldı.
Berivan Öngörür'ün kaleme aldığı raporunda "Türkiye'de kamu görevlilerinin toplu görüşme hakkı bulunmuyor. Sadece danışma mekanizması var. Sendikalaşma oranları çok düşük" şeklindeki ifadelerine karşı çıkan Genel Başkan Yalçın, sivilleşme alanında birtakım sorunların bulunduğunu ancak rapordaki bilgilerin ve ifadelerin yanlış olduğunu belirtti.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Sivilleşme adımlarında iyileştirmeye açık alanlarımız yok değil her ülke gibi. Fakat Türkiye'de sendikalaşma ve sivilleşme alanında atılan adımları görmezden gelirse AB kanadı, Türkiye'ye gerçekten çok büyük bir haksızlık edilmiş olur” ifadelerini kullandı.
Genel Başkan Yalçın, "Ülkemizde kamu görevlilerinin pazarlık hakkı yok demek kesinlikle bilginin yanlış olduğunu, nerden alındı bilemiyorum ama çarpık olduğunu gösteriyor.
Brüksel'e hareket etmeden önce, kamu görevlilerinin Toplu Sözleşme Hakkı'nın 7. Yılı dolayısıyla ‘Toplu Sözleşmenin Dünü/Bugünü/Yarını’ başlıklı 3 farklı oturumun yapıldığı paneli bitirdik de geldik.
RAPORDAKİ BİLGİLER SAĞLIKLI DEĞİL
Yalçın, “Kamu görevlileri olarak 4 Toplu Sözleşme gerçekleştirdik. Kamu görevlisi ve kamu görevlisi emeklisi olmak üzere toplamda 5 milyonu aşkın kişi adına Kamu İşvereni ile Toplu Sözleşme yapıyoruz.
Öyle danışma kurulu gibi bir yapı yok. Doğrudur grev hakkımız yok. Fakat sözleşme hakkımız var” ifadelerini kullanarak, "Sendikalaşma noktasında da sorun var deniliyor.
Keşke bilgi doğru olsaydı. Kamu görevlilerinin örgütlenme oranı %70'i buldu. Kamu görevlileri sendikası sayısı 150'yi geçti. ‘Müzakere yok, istişare var’ yaklaşımı da yanlış. Evet kamu görevlileri sendikacılığının bazı sorunları var ama bu bahsedilenler değil.
Genel Başkan Yalçın, "İşçi sendikaları dahil ülkemizde sendika sayısı 300'ü geçmiş durumda. İşçi sendikalarının üye oranları da artıyor ve 2012'de %8 civarında idi son rakamları baz alırsak %14'e yükseldi.
2009'da 1 Mayıs Resmi Tatil ilan edildi ve bu 1 Mayıs'ta yeni talep ve tekliflerimizi kamuoyu ile buluşturacağız tekrar. Hazırlık yapıyoruz" diye ifade etti.
Türkiye çalışma hayatında işçiler alanında kısa geçmişte 1 milyonu bulan taşeron işçiyi kamu güvencesi ile buluşturdu. Kadınların işgücüne katılımı ve eğitime erişimi noktasında özgürlükçü bir adım atarak 'kılık kıyafet dayatması'nı kaldırdı.
Kadınlar arasındaki kategorizasyonu kaldırdı ülkemiz. Rapor gerçeklerden uzak. Üzgünüm.Keşke doğru kaynaklardan beslenilse idi" şeklinde konuşan Genel Başkan Ali Yalçın, sorunlu alanlarımız da var fakat ülkemiz bir "Çukur Terörü" yaşadı.
Ben aynı zamanda bir eğitim sendikasının da Genel Başkanıyım. Terör örgütü tarafından okullar yakıldı ülkemde. Terör örgütü PKK öğretmenleri katletti. Çalışma hayatına zarar verdi.
15 Temmuz kanlı darbe girişimi yaşandı ülkemde. FETÖ darbesinde ilk sokağa çıkan ve darbeye direnen örgütlerdeniz ve hayatını kaybeden, şehit olan üyelerim var. Yaralılarımız, gazilerimiz var sendikal hareket olarak.
Olağanüstü şeyler yaşadık. Biz de bir an önce her şeyin normalleşmesini istiyoruz. Haklarını aradığımız üyelerimiz var. OHAL Komisyonunun bir an önce işlerini tamamlamasını istiyoruz. Fakat rapordaki bilgiler gerçekten sağlıklı değil şeklinde sözlerini sürdürdü.
Yalçın, “Bir sendikacıyım ve burada raporda ifade edilen şeylerin gerçeği yansıtmasını çok isterdim. Buna ihtiyacımız yok değil. Fakat bilgiler sağlıksız, kaynaklarınız nedir bilemiyorum" ifadeleriyle sözlerini tamamladı.
Ali Yalçın, AB Kanadı KİK Başkanı Panagiotis Gkofas'a; "Rapora ilişkin yazılı bir değerlendirmeyi göndereceğiz.