TÜRK BÜRO SEN TEKİRDAĞ ŞUBESİNDEN MAAŞ ARTIŞI VE ADALETSİZLİKLERE KARŞI PROTESTO EYLEMİ
Türkiye Kamu Sene bağlı Türk Büro Sen Tekirdağ şubesi maaşlardaki adaletsizlikler, maaş artışlarının düşüklüğü ve 4/C lilerin çektiği sıkıntıyla ilgili olarak Tekirdağ Merkez Tuğlalıparkta bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasının başlangıcında bir açıklama yapan Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Muzaffer DOĞAN; 4/C liler bugün çok zor durumdalar. 4/C’ lilerin sesini duyurabilmeleri için başbakana mektup çalışmasıyla birlikte 81 ilden katılan 4/C lilerin sorunlarını tespit etmek amacıyla bir panel düzenledik. Önümüzdeki günlerde panelle birlikte ortaya çıkacak raporla konu başbakana ve hükümete taşınacaktır. 4/C lilerin sorunlarının ve sıkıntılarının her zaman yanında olduk ve yanında olacağız.” Dedi.
Daha sonra söz alan Türk Büro Sen Tekirdağ Şube Başkanı Adnan GÜREL; “Bildiğiniz üzere; gündemin her an değiştiği bir ülkede yaşıyoruz. Türkiye de gündem ne kadar değişirse değişsin, kamu görevlilerinin haklarını geriye götüren işine aşına göz diken uygulamaların oluşturduğu gerçek gündem, her zaman varlığını korumuştur. Hükümetlerin milletin varlığı ile daim olduğu, milletin mutluluğunun hükümetlerin başarısı sayıldığı bir ortamda mevcut iktidar, Anayasada vurgulanan sosyal devlet ilkesinin aksine yapmış olduğu zamlarla, halka, çalışanlara cezadır. Bu cezanın en yakın göstergesi 2012 yılı içerisinde doğalgaza % 29,3; elektriğe % 20; mazota %13,5; benzine %12 ve kömüre yapılan %13,9 zamdır. Bu zamların tüm tüketim maddelerine vatandaşın alım gücüne yansıması ise, kış gününde vahim bir tabloyu ortaya çıkarmaktadır.
Tablonun bu kadar vahim olmasına rağmen 12 Eylül referandumu ile, kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı vermek üzere yola çıkan iktidar, konfederasyonumuzun sendikalarımızın tüm itirazlarına rağmen, grevsiz oldukça sınırlı bir hükmü Anayasal hale getirmiş, iktidarla aynı paralelde olan malum sendika ise, “toplu sözleşme hakkı” kamu çalışanlarına iktidarca verilmiş bir lütuf gibi grevsiz bir hakkı olduğu gibi kabullenmiş ve savunucusu olmuştur. Hükümetin toplu sözleşme oyunu bu kadarla kalmamış, Toplu sözleşmede son sözün söylendiği, kararlarının bağlayıcı olduğu Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun ağırlıklı olarak bürokratlardan oluşan yapısı 4688 sayılı yasa ile hüküm altına alınmıştır. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun vermiş olduğu zam oranı 2012 yılı ilk altı ayı için %4, ikinci altı ayı için%4 artışa ve 2013 yılı için ilk altı ay %3 ikinci altı ay için %3 dür. Kamu görevlilerine hak olarak görülen bu rakama toplu sözleşmede yetkiliyiz diyen malum sendikalar, konfederasyon ve temsilcisi sessiz kalmış, boynu bükük izlemekle yetinmiştir.
Yukarıda özetlenen tablo toplumumuzun tamamını rahatsız eden bir tablodur, Ancak yapılanlar bununla bitmemektedir aksine artarak devam etmektedir. Özellikle kamu görevlilerinin özlük hakları, sosyal hakları yapılan mevzuat değişiklikleri ile geriye götürüldüğü gibi çalışma şartları da her geçen gün ağırlaşmakta kabul edilemez hale gelmektedir. “Ya bu deveyi güdersiniz ya bu diyardan gidersiniz” anlayışının devlet
kültürümüzde yeri bulunmamaktadır. Kimsenin kamu görevlilerine ölümü gösterip sıtmaya razı tutmaya da hakkı bulunmamaktadır. Bu tür yaklaşım devletin kendisi niteliğindeki kamu görevlilerinin hükümetlerce inkarından başka bir şey değildir.
Mevcut hükümet tüm gerçeklere rağmen, TBMM’nin kanun yapmasını dahi beklemeden yangından mal kaçırır gibi yüze yakın Kanun Hükmünde Kararname çıkarmayı bir beceri gibi görmüş, Anayasal kurumlar dahil bir çok kamu kurum ve kuruluşunun teşkilat kanununu değiştirmiştir. Özellikle 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile çalışanların özlük hakları geriye götürülmüştür. Belirtilen düzenleme ile hükümet eşit işe eşit ücret uygulamasını hayata geçirdiğini gerekçe olarak ileri sürmüştür. Ancak uygulamada böyle olmadığı çok kısa sürede ortaya çıkmıştır. Yapılan düzenleme unvan ve dereceleri eşit olanların eşit ücretinden bahsetmektedir ancak hangi işin hangi işe eşit olduğunun tanımını yapacak hakkaniyet ölçülerinde bir düzenleme mevzuatta bulunmamaktadır, bu konudaki mağduriyetler ya görmezden gelinmiş, ya da bilerek atlanmıştır.
“FAZLA MESAİ ÜCRETLERİ 2013 YILINDA DA DEVAM ETMELİDİR”
666 sayılı KHK ile kamu kurumlarında fazla mesai yapılması, kurumların önerisi ve Maliye
Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'na bırakılmıştır.
Ancak kamudaki yoğun iş yükü nedeniyle, hizmetin verimli bir şekilde yürütülmesi için pek çok kurumda kamu çalışanları (mahkemelerde, vergi denetimlerinde vs.) mesai bitiminde ve hafta sonlarında çalışmak zorunda kalmaktadır.
Ayrıca, günümüz ekonomik koşullarının ve hayat pahalılığının zorlamasıyla; günlük çalışma saatleri dışındaki çalışmalar karşılığında ödenen fazla çalışma ücretleri kamu çalışanlarına ekonomik katkı sağlamakta ve gelirlerinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır.
Yeni yılla birlikte vergilerde, harçlarda ve birçok kalemde enflasyon oranının çok üzerinde artışlar, zamlar yaparken, kamu görevlilerinin gelirlerinin önemli bir kısmını oluşturan fazla çalışma ücretleri kaldırılmıştır. Kamu çalışanları fazla çalışma uygulaması ve bunun karşılığında ödenen fazla çalışma ücretine güvenerek ileriye dönük borçlandı, bankalardan kredi kullandı. Şimdiyse kara kara borçlarını nasıl ödeyeceklerini düşünüyor.
Fazla çalışma ücretlerinin kaldırılması, çalışanların hayat standartlarında ve alım
gücünde ciddi bir azalmaya yol açmıştır.
EK ÜCRETLER EMEKLİ AYLIKLARINA DAHİL EDİLMELİDİR.
Kamu görevlilerinin aylıklarına ilave olarak ek ödeme, döner sermaye, fon vb. çeşitli adlar altında yapılan ödemeler emekli aylığının hesaplanmasında dikkate alınmamaktadır.
Ülkemizde kamu görevlilerinin çalışırken aldıkları ücretlerle emekli aylıkları arasında uçurum yaratılmıştır. Günümüz hayat şartlarında kamu çalışanları emekli olduklarında uğrayacakları gelir kaybını göze alabilmeleri mümkün değildir. Kamu çalışanları geçim derdiyle karşı karşıya bırakılmakta, çalışmaya mahkum edilmektedir.
Emekliler ise, hayatlarını idame ettirebilmek için zorunlu olarak ikinci bir işte çalışmak
zorunda bırakılmaktadır.
EK ödemelerin emekli aylığına dahil edilmemesi çalışanların emekli olması önünde en büyük engeldir. Emeklilik süreci çalışanların gelirinde yüzde 50 civarında azalmaya neden olmakta on binlerce kamu çalışanı emeklilik hakkını kullanamamaktadır. Ek ödemelerin yeni bir düzenlemeyle bir an önce emeklilik maaşına dahil edilmesi, bir çok kamu çalışanının emekli olmasını sağlayacağı gibi, bu nedenle de işsiz gençlerimize istihdam alanı sağlayacaktır.
Yukarıda açıkladığımız sebepler dolayısıyla, 2013 yılında fazla çalışma ücretlerinin devamının sağlanması veya bu kaybın maaşlara dahil edilerek düzeltilmesi, ek ödemelerin emekliliğe dahil edilmesi hususunu bir kez daha yineler, kamu çalışanlarının haklarının korunması noktasında her türlü kanuni ve demokratik haklarımızı kullanacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Güncelleme Tarihi: 15 Ocak 2013, 00:00
YORUM EKLE
NAMAZ VAKİTLERİ
İMSAK
06:19
GÜNEŞ
07:47
ÖĞLE
12:54
İKİNDİ
15:27
AKŞAM
17:51
YATSI
19:14
1
ŞUBAT' TA ATAMALAR İÇİN BAŞBAKAN' DAN TALİMAT...
2
4+4+4 İÇİN ÇOK ÇARPICI DEĞERLENDİRME RAPORU
3
KİMSE KRALDAN FAZLA KRALCI TAKILMASIN
4
"AİLEMİ GERİ İSTİYORUM"
5
4001' E 5000 KADRO
6
ÖĞRETMEN ADAYI GÖZYAŞLARIYLA BAŞBAKANDAN ATAMA...
7
OKUL MÜDÜRLERİ MÜLAKATLA ATANACAK
8
MEMURLARA 2013 YAN ÖDEME KARARNAMESİ
9
MEB'DEN DERS KİTABI GENELGESİ
10
ÖĞRETMENE KIYAFET SERBEST OLMUŞTUR
ANKETTüm Anketler