İlgili mezuata göre düzenleme yaparak ;kadrolu öğretmenlerden iller arası isteğe bağlı, sözleşmeli öğretmenlerden karşılıklı yer değiştirme isteğinde bulunacakların başvuru ve atama/görevlendirme işlemlerini kapsayan mevzuat esaslarını da belirlemiştir. Buna göre;3 yılını 15 Eylül tarihi baz alınarak tamamlayanların karşılıklı yer değiştirebileceğini, bunu da puan üstünlüğüne göre yapacağını,5 il tercihinde bulunabileceğini belirtmiştir. Ayrıca farklı branşlarında bulundukları illerde norm fazlalılığı yada eksikliğine göre de yer değiştirebileceğini de belirtmiştir.Kılavuza göre;3.Genel Açıklamalar bölümü 3.maddesi ile 4.İsteğe Bağlı Yer Değiştirme bölümünde ki 3 yıl şartına bağlı ibarelerde çelişki bulunmaktadır.3.maddede 15 Eylül dikkate alınarak 3.yıl esas alınır demekte,4.madde de bulunduğu ilde en az 3(üç)yıl süreyle görev yapanlar ibaresi becayişe koşul oluyor.Burada ki ifadeler net olmamakla beraber çelişkilidir.Farklı illerde bir türlü yer değişikliği ile 3 yıldan fazla görev yapmış olanlar ne olacak?Askerlik hizmeti sayılmıyor..Bu 5 ili tercih ili nasıl belirlenecek yani kişiler nereye kim gidecek nasıl bilecek?15 Eylül tarihi bir çok öğretmenimizi mağdur edecektir.Göreve erken başlayan yada daha sonra başlayanların durumu bu tarihin esas alınmasında büyük haksızlıklara neden olacaktır.3 yıl şartına askerlik süreleri de eklenmelidir.Bu konularda Milli Eğitim Bakanlığı acil düzenleme yapmalıdır.
Ayrıca 30 bin öğretmen atamasında kadroya geçecek ve yerine gelecek sözleşmeli öğretmenlerinde mağduriyeti 15 Eylül esasına göre açıkça ortadadır.Sözleşmeli öğretmenlere seçim süreci öncesi büyük bir aldatma trajedisi uygulanmaktadır.Örneğin; Şırnak ilinin Güçlükonak ilçesinde bir öğretmenimiz görev 6 yıldır görev yapıyor(4-C dahil)burada görev yapan arkadaşımız Eskişehir’e gitmek istiyor.Eskişehir’de ki bir başka arkadaşımız bu arkadaşımızın bulunduğu ile,ilçeye tercih de bulunması lazım ki arkadaşlar karşılıklı yer değiştirebilsinler.Şimdi soruyoruz size hangi sözleşmeli arkadaşımız sınır boyuna üstelik çatışmaların yeniden başladığı bir dönemde,batıdan kalkıp da buraları tercih eder?
MEB burada ‘KADRO SÖZÜ’nü böylesi bir yanıltmayla örtmeye,unutturmaya çalışmakta ayrıca yeni 13 bin sözleşmeli alınacağı duyumlarıyla da bu statünün devam edeceği sinyallerini vermiştir.Kamuoyu yanıltılmaya çalışılmaktadır.MEB ve hükümet yetkilileri verdikleri sözü tutup bu statünün kaldırılması için çaba harcamalıdır..MEB sorun yaratan değil çözüm üreten yer olmalıdır.
‘Oynama artık benimle.Oynama duygularımla,umutlarımla, hayallerimle…’ Bunlar sözleşmeli öğretmenlerin feryatları,isyanları.Gün geçmiyor ki sözleşmeli öğretmenler üzerinden değişik planlar yapılmasın. Sözleşmeli öğretmenler sizlerin düşündüğü gibi basit bireyler değillerdir.Sizler her ne kadar öğretmen saymasanız da, bu ülkenin geleceğini belirleyecek nesilleri yetiştiren öğretmenlerdir.
Çıktılar üç yıl dediler,beş yıl dediler,KHK dediler,seçimden önce dediler,yok olmadı seçimden sonra dediler,oyaladılar,sürekli müjdeli haberlerle uyuttular.Sözleşmeli öğretmenleri düşünmeyen bir birey yerine koydular.Nereye sürsen oraya giderler diye düşündüler ve de bu güne getirdiler. Nasıl olur da bir devletin bakanları,başbakanı verdikleri bir sözün altından 3 yılda kalkamaz.Buna bir bahane bulmak bile o kadar zor ki!!!Biz biliyoruz ki isteselerdi kalkarlardı. Ama istemediler ve hala istemiyorlar.
Her hak aramada,sözleşmeli öğretmenler sesini biraz yükselttiğinde,yaptıkları manevralarla onları susturmaya çalıştılar. Öğretmenlere verilen bu isteğe bağlı kısmi yer değiştirme hakkı (oyunu)ile bir manevra yapıp sözleşmeli öğretmenler bir nebze olsun rahatlatılmış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Sözleşmeli öğretmenler KHK ile kadro beklerken onlar nelerin peşindeler. Böyle bir şey sözleşmeli öğretmenlere bir lütuf değil tam aksine kadrosunu bekleyen öğretmenlere koskoca bir illüzyondur.
Hakları olanı almak için ille de kötü bir şeyler mi olması gerekir?Veya yaşanılan onca şeyler sizlere yeterli gelmedi mi? İlle de birilerinin,intihar etmesini,psikolojisinin bozulmasını,kanser olmasını,eşinden ayrılmasını, ölmesini mi bekliyorsunuz?Metin KURTÇU’yu böyle uğurlamadık mı?30 günlük raporu yüzünden işinden olmadı mı?Kadromu istiyorum derken kadrosunu alamadan ölmedi mi?Daha ne bekliyor sunuz? Siz bu insanları kendi meslektaşlarının ,velilerin,toplumun ve öğrencilerinin gözünde küçülttünüz.Öğretmenlik mesleği saygınlığını yitirdi.İkinci sınıf vatandaş yaptınız.
Sözleşmeliler yeri ve zamanı geldiğinde bu entrikaların cevabını en güzel şekliyle vereceklerdir. Sözleşmeli öğretmenleri ve ailelerini kandırmaya,aldatmaya kimsenin hakkı yoktur. Artık yılan hikayesine dönen Sözleşmeli Öğretmenlik problemi artık kökünden halledilip ‘Koşulsuz-Şartsız’ kadroya geçirilmelidir. Sözleşmeli öğretmenlerimizde ‘Karşılıklı Yer Değiştirme’ adında ki ‘BECAYİŞ’ komplosuna düşmemelidir. Çünkü bu tamamen ‘KADRO’ olayından vazgeçirmeye yönelik bir falsodur.
Sözleşmeli öğretmenlerin Devlet büyüklerinden beklediği ,seçimden önce kadro sözlerinin tutulmasıdır.
Eğitim-Söz-Sen olarak;bizler inanıyoruz ki bu sorunun çözümü bu sorunu yaratanların ve bu sorunsallığın içinde bulunanların yaşadıkları sıkıntıları el birliği yaparak,örgütlenerek çözümleyeceğini yineliyoruz.Kadro eninde sonunda gelecektir.Bu mücadele edenlerin zaferi olacaktır.Sendikamızın her ‘KADRO’eyleminden sonra oluşan kadro gündemine yapay açıklamalar değil, kalıcı çözümlerin ivedilikle, kanun maddesinde geçirilmesi istemi, en uygun olanıdır.Oturdukları yerden sendikacılık yaptıklarını,mücadele ettiklerini ve hükümetin sözcüsüymüş gibi açıklama yapıp,siyasete alet olanları da vicdani adalet ve kamuoyu affetmiyecektir.Siyasi çıkar sendikaların üzerinde olmamalıdır.
Sendikamız hem kadro hem de özlük konularında mücadelesine hak kaybına uğramış,hakkını almak isteyen arkadaşlarımızın bizlere vereceği destekle aşabileceğimizi,gündem oluşturabileceğimizi tüm içtenliğimizle belirtmek isteriz.Saflarımıza,mücadeleye tüm meslektaşlarımızı bekliyor ,bizlere katkı sunmalarını istiyoruz.
KAMUOYUNA SAYGIYLA DUYRULUR...
Güncelleme Tarihi: 29 Mayıs 2011, 00:00
