SEÇİMLE “EĞİTİM YÖNETİCİSİ” OLMAZ
Son günlerde eğitim yöneticilerinin seçimi ve yaptığı işlerle ilgili herkes bir şeyler söylüyor. Hatta bazıları yöneticilerin seçimle gelmesi gerektiğini söylüyor. Kendileri de siyasetin içinde olan bu kişiler okulları siyasi partilere çevirip, galiba bir kaos ortamı yaratmak istiyorlar.
Zaten mevcut durumda bile siyasi desteği arkasına alan sendikalar yöneticilerin üzerinde bir baskı unsuru iken seçim olduğu takdirde neler olabileceğini düşünmek istemiyoruz.
Okullarda yönetici adayı olan öğretmenler neler vaat edecekler bunu hiç düşündünüz mü? Öğretmenlerin daha az derse girmesini mi sağlayacak? Daha fazla maaş mı verecek?
Okullara siyaset sokulmaya çalışılacağına Müdürlerde aranan nitelikler gözden geçirilmelidir. Mevcut şartlarda sınav ve ek-2 ile belirlenen müdürlere akademik destek verilmeli, bir “Eğitim Öğretim Lideri” gibi çalışmaları sağlanmalıdır.
Okul müdürünün yönetmeliklerce belirlenen birçok görevi vardır. Bu görevlerin çoğu eğitim yöneticileri için bir eziyettir. Bunun çözümü için hastaneler benzeri bir yapıya gidilebilir. Nasıl ki hastanelerde hastane müdürü var ama bir de Başhekim var. Hastane müdürü idari işleri organize edip onları yapıyor. Okullarda da hastane müdürü gibi idari işleri yapacak bir görevli olmalı, eğitim-öğretim işlerini yöneten kişi ise bu konuda akademik bilgi ve kültüre sahip bir “Eğitim-Öğretim İşleri” lideri olmalıdır.
Kısacası okul müdürlerinin seçimle belirlenmesi demokratikleşmeyi değil, okulların siyasallaşmasının sağlayacağından, okulları siyasi partilere çevirecek bir yapının değil “Eğitim Yöneticilerinin Eğitimi Yöneteceği” bir yapının oluşturulması yönünde çalışmalar yapılmalıdır.
Necdet KARA
EYSEN Genel Sekreteri