17 Mayıs 2011 Salı Günü Eğitim-iş adına Genel Sekreter ve Başkan Vekili Levent AKÇA ile Genel Özlük-Hukuk Sekreteri Dikmen ONAT, eğitimde mevzuata ve uygulamaya yönelik olarak yaşanan sorunlar ile ilgili olarak MEB Personel Genel Müdürü Necmettin Yalçın ile bir görüşme gerçekleştirmişlerdir. Görüşmede aşağıda belirtilen konu başlıkları halinde sorunlar ve çözüm önerileri paylaşılmış; ardından bir rapor olarak hazırlanmıştır. Eğitim-İş olarak eğitim sisteminin ve eğitim emekçilerinin sorunlarının takipçisi ve çözümlerinin üreticisi olmaya devam edeceğiz.
ÖĞRETMEN ATAMALARINDAKİ 40 YAŞ SINIRI SORUNU
& USTA ÖĞRETİCİLERİN DURUMU
Milli Eğitim Bakanlığı 2011 Haziran Dönemi 30 bin kadrolu öğretmen ataması için kontenjan, başvuru ve atama kılavuzunu yayımlamıştır. Kılavuzda kadrosuz usta öğretici ve devlet okullarında okul öncesi öğretmeni olarak görev yapan emekçilerle, özel sektörde ya da özel eğitim kurumlarında eğitim-öğretim hizmeti vermiş veya vermekte olan eğitimcilere ilişkin 40 yaş sınırı yer almaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda kamu kurum ve kuruluşlarına girişte üst yaş sınırı öngörülmemiştir. Kanunun 40'ncı maddesinde aynen; "Genel olarak 18 yaşını tamamlayanlar Devlet memuru olabilirler. Bir meslek veya sanat okulunu bitirenler, en az 15 yaşını doldurmuş olmak ve Türk Medeni Kanununun 12'nci maddesine göre kazai rüşt kararı almış olmak şartıyla Devlet memurluklarına atanabilirler" hükmü mevcuttur. Aynı kanunun 48. maddesinin Özel Şartlar başlıklı (B) bendinin 2'nci alt bendinde ise; "Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" hükmü yer almaktadır. Buna göre, kamu kurum ve kuruluşlarına girişte asgari yaş şartı tespit edilmiş, üst yaş sınırına ilişkin bir kısıtlama getirilmemiştir.
Kadrosuz eğitimcilere yönelik bu yaş sınırı uygulamasının hiçbir pedagojik ve hukuki dayanağı bulunmamaktadır.
Yönetmelikte yer alan “Öğretmenliğe ilk defa atanacaklar bakımından başvuruların ilk günü itibarıyla 40 yaşından gün almamış olmak” hükmü ve bu hükmün ayakta tuttuğu kılavuz hükmü düzeltilerek mağduriyete son verilmelidir.
(Necmettin Yalçın bu konunun tekrar görüşülebileceğini söyledi. Ancak bu konuda herhangi bir değişikliğe gidilebilmesi için yönetmeliğin değişmesi gerekiyor. Danıştay 2. Daire’nin bu konuda bir kararı var ve bu nedenle işlem yapılamamış. Kanun ile çözülmesi gereken bir konu. Kurumlar, kanun ile iç mevzuatlarını düzenleyebilecek hale gelmeli.
MEB’e bağlı olarak çalışan, SGK primi ödenmiş öğretmenler için bu konuda ayrıcalık yapılabileceği konusunda ortak bir görüşte uzlaşı sağlandı.)
SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLERİN KADROYA GEÇİRİLMESİ
Sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmesi konusu zaman kaybetmeden gerçekleştirilmelidir. Özür grubu atamalarında sözleşmeli ve kadrolu personel arasındaki ayrım ortadan kaldırılmalı, ortak esaslara göre değerlendirme yapılmalıdır. Sözleşmeli personele yollukları ödenmelidir.
(Genel Müdür Yalçın, sadece sözleşmeli öğretmenlerin değil, 192 bin sözleşmeli tüm personelin durumunu görüşmek üzere Ali Babacan başkanlığında bir toplantı yapıldığını, bu konuda ilerleyen günlerde bir açıklama yapılacağı bilgisinin iletildiğini belirtti.)
UZMAN ÖĞRETMENLİK
Bugün uygulamada uzman öğretmenlik sınavını kazandığı halde uzman sayılmayan öğretmenlerimiz halen hak kaybına uğramaktadır. Bu konuda gerekli düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır.
Uzman öğretmenlik sınavında başarılı oldukları halde kontenjan sınırlaması nedeniyle tazminat alamayan öğretmenlere, Anayasa Mahkemesi’nin kontenjan sınırlamasını kaldırması hükmüne bağlı olarak geriye dönük ödemeler dahil tazminatlarının ödenmesi sağlanmalıdır.
Sınavdan sonra lisansüstü ve doktora yapan öğretmenlere de uzmanlık statüsü verilmeli ve verilen ek dersler ücretleri yeniden düzenlenmelidir.
(Genel Müdür, durumun Maliye Bakanlığı’na iletildiği ve olumlu yanıt beklediklerini söyledi.)
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI, YÖNETİCİ ATAMA
& YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİK TASLAĞI
Milli Eğitim Bakanlığı, Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği değişiklik yapmak üzere bir taslak metin hazırlayarak sendikalara göndermiş ve taslak metin üzerinden değerlendirme ve görüş istemiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı’na, taslağa ilişkin olarak değişiklik önerdiğimiz konular şunlardır:
• Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumları yöneticiliği görevini yürütecek olan personelin niteliklerinin daha net belirlenmesine ve eğitimine önem verilmelidir.
• Kurucu müdürlük görevini yürütecek olan personel ilgili kuruma müdür olarak atanma niteliklerini taşıyanlar arasından seçilmelidir.
• Yüz kızartıcı suçlar nedeniyle yöneticilik görevi üzerinden alınmış olan personel yöneticilik görevine geri dönememelidir.
• Bakanlık ve il milli eğitim müdürlükleri bünyesinde oluşturulan komisyonlarda birer sendika temsilcinin de bulunmasının sağlanması şeffaflık ilkesi gereğidir.
• Rotasyon üst kademeden aşağı kademelere olacak şekilde gerçekleştirilmelidir. Sınav ve atama dönemleri Bakanlığın stratejik planında yer almalı, bunlara mutlak surette uyulmalıdır.
• Sınav soruları ve cevap anahtarları sınavı takip eden ilk iş günü Bakanlığın internet sayfasında yayınlanmalıdır.
• Sınav sonuçları elektronik ortamda puanları ile birlikte listelenerek tüm kamuoyuna ilan edilmelidir.
• Sınav duyuruları tüm adayların bilgi sahibi olmasını sağlayacak şekilde başvuru tarihinden en az 15 gün önce yapılmalıdır.
• Mesleki ve teknik eğitim kurumların müdür başyardımcılığı ve müdür yardımcılıklarına atanacaklarda, atanacağı okul ve kurumda aylık karşılığı okutabileceği ders bulunması şartı aranmalıdır.
• Mesleki ve teknik eğitim kurumlarının müdür yardımcılığı norm kadrosundan en az biri o eğitim kurumuna müdür olarak atanma yeterliliğine sahip adaylara ayrılmalıdır.
• İlk defa müdür yardımcılığı görevine atananlar, göreve başlamadan önce hizmet içi eğitime alınmalıdır.
• Zorunlu yer değiştirme süresinin 8 yıl olması eğitimde süreklilik açısından gereklidir.
• Atama ve yer değiştirme işlemleri sırasıyla müdürlük, müdür başyardımcılığı ve müdür yardımcılığı olacak şekilde yapılmalıdır.
• Seçme sınavı sonucuna göre müdürlük ve müdür yardımcılığına yapılacak atamalar her yıl ocak ve haziran aylarında yapılmalıdır.
• İsteğe bağlı yer değiştirmeler mayıs ayı içerisinde bitirilmelidir.
• Eğitim kurumlarının yöneticiliklerine atanacaklarda puan eşitliği halinde doktora düzeyinde eğitim görmüş olma ibaresi eklenmelidir.
• İller arası yer değiştirmeler her yıl eylül ve ekim aylarında mutlaka yapılmalıdır.
• Ek – 2 Yönetici Değerlendirme Forumundaki kariyer başlığındaki başöğretmenliğe ve uzman öğretmenliğe verilen puanlar kaldırılmalıdır.
• Bilgisayar kurasında ataması yapılacak olan personel hazır bulunmalıdır.
• Atamalarda ‘aynı tür ve tipteki okul’ kavramına dikkat edilmelidir.
(Yönetmelik taslağındaki bazı maddeler sendika görüşlerine göre revize ediliyor. Kısa bir süre sonra yayınlanacak.)
İL İÇİ-İL DIŞI YER DEĞİŞTİRMELER VE ÖZÜR GRUBU ATAMALARI
2011 yılı il dışı yer değiştirmeleri, il içi yer değiştirmelerinden önce yapılmalıdır. İl dışı yer değiştirmelerde kontenjan arttırılmalıdır. Şu anda tanınmış olan tercih sayıları, öğretmen ihtiyaçlarına karşılık verememektedir.
Özür grubundan yer değiştirme isteğinde bulunan öğretmenlerin atamaları, atanmak istediği ildeki kendi alanlarındaki norm açığı gözetilerek yapılmaktadır. Bu durum adı üstünde olan özür grubu atamalarının amacı ile çelişmektedir. Örneğin bir öğretmen il açık görülmediğinden dolayı tercih yapamamaktadır. Bunun yanında özür grubu atamalarında il emri uygulamasının kaldırılması nedeniyle birçok eğitim çalışanı eşlerinden ayrı yaşamak zorunda kalmaktadır.
TAKDİR TEŞEKKÜR UYGULAMALARININ KALDIRILMASI
Her ödül belgesi için belirli bir puan verilmekte ve verilen bu puan yönetici seçiminde son derece belirleyici olmaktadır.
Daha önce Eğitim-Bir Sen güdümlü olarak dağıtılan ödüllere yönelik uygulama Torba Yasa ile kaldırılmaktadır.
ÖĞRETMENLERİN EK DERS SORUNU
SBS ve LYS sınav dönemlerinde öğrencilerin sınavlara hazırlanmak için izin almaları nedeniyle dersler boş geçtiğinden, öğretmenler ek ders ücretlerini alamamaktadırlar.
Öğretmenlerin ek ders esaslarını düzenleyen mevzuatta yapılması istenen değişikliklere yönelik olarak MEB’in talep ettiği önerilerin dikkate alınması ve oluşan zaruri beklentilerin azami ölçüde karşılanması gerekmektedir.
ÖĞRETMEN AÇIĞI VE ÖĞRETMEN ATAMALARI
Öğretmen açığı, MEB’in İç Denetim Raporu’nda 133 bin 317 olarak ifade ediliyor. Sendikamızın yaptığı araştırmalar gösteriyor ki, öğretmen açığı raporda ifade edilen de daha fazla, 340 bin civarında. Ancak burada asıl sorun üniversite kontenjanları ile ilgili. Eğitim fakülteleri ihtiyaç fazlası öğrenci alıyor ancak daha sonra bakanlık, mezunların atamasını gerçekleştiremiyor. Oysa YÖK ve bakanlık bu noktada birbiriyle ilişki içinde hareket etmeli. Branşlara göre ihtiyaçlar ve kontenjanlar belirlenmelidir.
İTHAL ÖĞRETMEN PROJESİ
Bugün ülkemizde 350 bin atanmayı bekleyen öğretmen varken, yurtdışından 40 bin yabancı öğretmenin istihdam edilmesine yönelik projenin hayata geçmesi, birçok anlamda sorunludur. Yabancı dil eğitim sorunu, kendi yabancı dil mezunlarımız istihdam edilerek, gerekli noktalarda müfredatta ve eğitim projelerinde değişiklik yapılarak çözülmelidir.
NORM KADRO SORUNU
Bugün uygulamada norm kadrolar okul idarelerince kendi şartları çerçevesinde ve eğitim–öğretim planı dikkate alınarak, objektif biçimde belirlenmemektedir. Bazı branşlarda eğitim öğretim başladıktan sonra norm fazlası durumuna düşme durumu yaşanmaktadır. Açık norm kadrolar zamanında ilan edilmemekte, bazılarının tasarrufu için kısa sürede açılıp kapatılmakta, ya da açık ilan edilmeyerek görevlendirmeyle kayırmacılık yapmak için kullanılmaktadır. Okulun bildirdiği normlara uyulmayarak daha fazla norm verilmekte ve bu nedenle o okulda bulunan öğretmenler mağdur edilmektedir. Bu taraflı uygulamaya son verilerek, öğretmenlerin mağduriyetinin önüne geçilmelidir.
BİLİŞİM VE TEKNOLOJİ DERSLERİ
Bugün okullarımızdaki bilişim teknolojisi ihtiyacı ve eğitim sistemimizin bilişim teknolojilerine uyarlanması ve dahil edilmesi sürecini sağlamak için her okulda Bilişim Teknolojileri Formatör öğretmenlerinin kadrolu olarak görevlendirilmeleri ve uygun çalışma koşullarının sağlanması gerekmektedir.
Görev tanımları net bir şekilde yapılmalı ve özlük ve hukuksal hakları garanti altına alınmalıdır. Rehber öğretmenler ve diğer branş öğretmenleri ile aynı haklardan yararlanabilmelidirler.
08.00-17.00 olan mesai saatleri 09.00-15.00 olarak belirlenmelidir. Çalışma ortamı gürültülü olan Bilişim teknolojisi sınıflarının gürültüsü ve radyasyonun neden olduğu sorunlar iş veriminin düşmesine neden olmaktadır. Düşürülen ders saatleri yeniden düzenlenmeli, maaş karşılığını bile alamaz hale gelen Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin mağduriyetleri giderilmelidir.