Öyle bir geceydi ki; alevler göğe yükseliyordu… Askerlerin iniltileri ruhları parçalıyor, yaralı bedenler tüfeklerini her şeye rağmen bırakmıyordu.
Bu aşkın adı vatandı, milletti, bayraktı. Genci, yaşlısı, kadını, erkeği, hatta çocuğu hep birlikte son nefeslerine kadar savaşıyorlardı.
Gözlerde meydan okuma, tetikte olan ellerde cesaret ve azim, yüreklerde ise bir kuşun kanat çırpışı vardı.
İşte böyle nice savaş yaşadı bu aziz millet. Bu cennet vatanın uğruna feda olacak yiğitler döküldü er meydanlarına. Amaç ulvi idi, “Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda” diyerek çarpıştılar işgalcilerle, yayılmacılarla korkusuzca…
İstiklal Marşı’mız, işgalci postalları ülkemize çöreklenirken, topraklarımız pervasızca paylaşıma açılırken, müstemleke devlet yaratma gayretleri vuku bulurken, Taceddin Dergâhında mum ışığında yazıldı kalemi kılıçtan keskin Mehmet Akif Ersoy tarafından.
Akif; sarsılmaz inancı, milletine ve bayrağına olan sadakati, doğduğu topraklara duyduğu sevda, mücadele azmi ile kaleme aldı İstiklal Marşı’nı.
Türk milletinin emperyalizme, işgale ve esarete karşı haysiyetli başkaldırışının silinmemecesine tarihe kazınmış mührü olan İstiklal Marşı’mızın TBMM’de kabul edilmesinin 98’inci yıldönümünü kutlu olsun!
Gururluyuz, coşkuluyuz. Öyle bir marşa sahibiz ki, her mısrasında kahramanlık mücadelemizi hissediyor, bayrak, vatan, millet sevgisini en kalbi duygularımızla içselleştiriyoruz.
İstiklal Marşı’nda yiğitlik var, cesaret var, zulme, emperyalizme, mandacılığa başkaldırış var, milli mücadele azmi, bağımsızlık aşkı var.
Bu millet İstiklal Marşı’nın yazıldığı günlerden bugüne ne badireler atlattı, ne ihanetlere, ne korkaklıklara tanıklık etti. Dış mihrakların içteki payandalarıyla koyun koyuna yatması, terör unsurlarının kalleş saldırılarını sürdürmesi, ruhunu çetelere satmış zevatın akıl almaz faaliyetleri baş döndürücü hızla sürmektedir.
İhanetin çukurunda yuvarlanan bu mihraklar, milletimizin tüm değerleri ile kavgalıdır, milli olan her şeye karşı kurdeşen dökmekte ve hassasiyetlerimizi pervasızca kaşımaktadır; Türkiye’yi yanı başımızdaki Suriye, Irak yapmanın yollarını aramaktadır.
Ülkemiz çeşitli terörist örgütlerin atış poligonu haline gelmiştir. Sözde demokrasi ve özgürlük havarisi kesilen devletler de terörizmi besleyip, büyütmektedir, her türlü silah ve teçhizat desteğinde bulunmaktadır. Gerek içte gerekse dışta terör unsurlarını yok etmemiz, İstiklal Marşı’nın yazıldığı o ruhu hissederek çetelerle, bölücülerle mücadele etmemiz elzemdir.
Aziz milletimiz müsterih olmalıdır. “Türkiye sevdamız, ekmek için kavgamız” şiarıyla memleket sevdasını ekmek kavgasının önüne koymuş olan milli bir sivil toplum kuruluşu olarak Türk milletinin var olma meselesinde her durum ve koşulda tereddütsüzce devletimizin yanında saf tutuyoruz. Ülkemize ihanet pazarlayanlar, milli ve manevi değerlerimizi iç etmekle meşgul olanlar kazdıkları o dipsiz çukurda boğulacaktır.
Dünyaya Türk mührünü vurduğumuz günden bugüne saldırılara şereflice göğüs geren, bu toprakları vatan yapmak için, dirliğimizin ve birliğimizin bozulmaması, ezanlarımızın susmaması ve bayrağımızın göklerden inmemesi için can veren şehitlerimizi yüreğimizde taşıyoruz.
Bu minvalde İstiklal Marşı’nın derin anlamını iyi kavramalı ve çocuklarımıza iyi kavratmalıyız ki, gelecekte yaşanabilecek her türlü ihanetin önüne geçebilelim, her türlü kirli oyunun karşısında dimdik dikilelim, gövdemizi siper edelim.
İstiklal Marşımızın 98’inci yıldönümünü kutluyor; istiklal şairimiz, büyük dava adamımız Mehmet Akif Ersoy’u sonsuz şükran ve rahmetle anıyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Güncelleme Tarihi: 11 Mart 2019, 17:14