Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim! Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım” Akif’in dizelerinde ruh bulan bu anlayışla, bugün Çin zulmünü lanetlemek için burada toplanmış bulunmaktayız.
Yüce Allah’ın akrabaya bakmayı bizlere emretmesi bilinciyle, dünyanın çeşitli bölgelerinde zulme uğrayan tüm mazlum Türkler için buradayız.
Kırım için, Kerkük için, Karabağ için, Doğu Türkistan için buradayız.
Evlerinden yurtlarından edinen, sürgün edilen, zindanlarda işkence edilen kardeşlerimiz için buradayız.
Mustafa Cemiloğlu’nun, Osman Baturun, İsa Yusuf Alptekin’in yolunda olduğumuzu haykırmak için buradayız.
Bir kez yükselen bayrak bir daha inmez diye haykıran Mehmet Emin Resulzade için, İşte dilde, fikirde birlik diye haykıran Gaspıralı İsmail için, Vatan ne Türkiye’dir.
Türklere ne Türkistan vatan ebed ve müebbet bir ülkedir adıTuran! diye haykıran Ziya Gökalp in Turan ülküsünü gerçekleştirmek için buradayız. Gökyüzü çadırımız, güneş tuğumuz diyen Oğuzkağan için, Ya İstiklal ya Ölüm diyen İstiklalin Türk için ne kadardeğerli olduğunu anlatan Mustafa Kemal Atatürk için buradayız.
Buradan Doğu Türkistan da zindana konulan küçük yaştaki yavrularımıza selam olsun, yüreği yaralı annelere selam olsun, direnen teslim olmayan yiğitlere selam olsun. Türk ün davasını omuzlayan,Türkistanın hürriyeti için bu alana toplanan, siz öksüz Türklüğünü bin cihana değiştirmeyen hanımefendilere, beyefendilere selam olsun.
Değerli basın; bugün dünya insan hakları günüdür. 1949 yılında o zamanki adıyla Kızıl Çinin işgal altında tutulansoydaşlarımıza yapılan gayri insani muamele ne yazık ki gündeme gelmiyor. Bu bölgemizde yaşanan insanlık dramına seyirci olmak aymazlıktır, ülküsüzlüktür, ilkesizliktir.
Türk olanların Doğu Türkistan Türk olduğu için ses vermeli, Müslüman olanlar Doğu Türkistan Müslüman olduğu için ses vermeli, İnsan olan Doğu Türkistan insan olduğu için ses vermelidir. Bu özelliklerin hepsine sahibim diyenler neden suskunsunuz,Neden zulme dur demiyorsunuz, siz de mi ticaret, dostluk masalıyla avutuluyorsunuz.
Ne yazık ki dünya güce teslim olmuş,zalimliği alkışlar hale gelmiştir. Bu durum insanlık içinutanç vericidir. Daha yakın tarihte devlet terörüyle
ülkemizde katledilen Suud gazeteci pazarlık meselesi yapılmıştır.
Dünya artık küçülmüştür. Bu katliamı gören dünya basını ve tabiî ki Türk basını Çin de soydaşlarımıza yapılan zulmü de görmelerini isterdik. Çin de; Doğu Türkistanlı soydaşlarımızın erkek evlatlarının küçük yaşta anne kucağından alınıp devşirme ocaklarına götürüldüklerini biliyoruz.
İbadet etmelerinin yasaklandığını biliyoruz. Doğu Türkistan lı genç kızların Çinli zalimlerle zorla evlendirildiklerini biliyoruz. Kardeş aile projesi kapsamında evlerinin içine kadar girilip kızlarımızın ırzlarına geçtiklerini biliyoruz.
Sormak lazım; Çin ne hakla Doğu Türkistan’da dır, hangi gerekçelerle Türk’ün toprağını işgal edip buradaki soydaşlarımıza zulmetmektedir. Bu cesareti kimden
almaktadır.
Bütün bunlar olurken Hükümetimizin ve dahi siyasetimizin bu konuda sessiz kalmasını yadırgıyoruz, ayıplıyoruz. Herkes şunu bilsin ki Türkün kanına bedel olacak hiçbir para icad edilmemiştir, Türkün esaretine rıza gösterecek bir vicdan yaratılmamıştır.
Türk’e kefen biçenin ölümü her zaman korkunç olmuştur. Ahlaksızlığın her türlüsünü Doğu Türkistan’daki kardeşlerimize reva gören bu barbar anlayışı nefretle kınıyoruz. Tüm mazlum Türk Dünyası için çarpmayan yürekleri de nefretle kınıyoruz. Dünyadaki bütün Müslüman mazlum milletleri konu eden, yardım toplayan ancak Türk söz konusu oldu mu dili tutulan lal olan Diyanet yetkililerini de kınıyoruz ve ayıplıyoruz.
Bu coğrafya bütün Dünya Türklüğünün umududur, ikinci vatanıdır. Gelin Dünya Türklüğünü bu umuttan mahrum etmeyelim. Ağabeylik görevimizin gereğini yapalım başta Doğu Türkistan olmak üzere bütün mazlum Türklerin hamisi olduğumuzu bir kez daha yüksek sesle dillendirelim. Ve hep birlikte Ne Mutlu Türk’üm diyene diyelim! Orada kanayan yaraya daha fazla seyirci olmayalım.
Remzi ÖZMEN
Türkiye Kamu Sen İstanbul İl Tems.
Güncelleme Tarihi: 11 Aralık 2018, 17:06