Türkiye'de son dönemlerde ekonomide yaşanan dalgalanma ile elektrik ve doğalgaz gibi temel ihtiyaçlara gelen zamlar sonrası bir çok kesimden 'geçinemiyoruz' tepkileri gelmişti. Başta emekliler olmak üzere özel sektör çalışanları yapılan zamma rağmen ücretlerinin enflasyona oranla çok düşük kaldığını vurgularken, tüketim ürünlerine gelen son zamların ardından ise 'maaşımızı alamadan zamlar erdi' eleştirisinde bulunmuştu. Pandemi döneminde birçok ülkede ekonomik dalgalanmalar yaşanırken, ülkemizdeki dalgalanmadan en fazla etkilenen sektörlerden biri de sağlıkçılar oldu. Salgınla mücadelede en ön cephede yer alan ve her fırsatta 'hakkınız ödenmez' övgüleri yöneltilen sağlık çalışanları son zamlarla birlikte hayal kırıklığına uğradıklarını sık sık dile getirdi.
Sağlık çalışanlarının son durumu hakkında Ege'de Sonsöz'e konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şube Eş Başkanı Erkan Batmaz gelecek yıllar için dikkat çekici uyarılarda bulundu.
YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA MAAŞ ALIYORUZ Sağlıkçılara verilen zammın çok düşük kaldığını ve yoksulluk sınırının altında ücretler aldıklarını belirten Erkan Batmaz, TV'lerde gösterilen maaşları hiçbir sağlıkçının almadığını vurgularken, "Zaten bizim istediğimiz seyyanen zam bu değildi. Maalesef bir hayal kırıklığı ve dağın fare doğurduğu bir süreç yaşadık. Bugün açıklanan enflasyon verisi yüzde 36'dı. Belli araştırma şirketlerini yaptığı araştırmalarda 60'larda, DİSK'in yaptığında ise yüzde 80'lerdeydi. Biz toplamda yüz de 30 zammı zam olarak görmüyoruz, enflasyon farkını görüyoruz. Geçen yıldan bu yana yaşanan enflasyon fakrı var ancak zam yok. Biz bu algı ile mücadele edeceğiz. Ortada bize yapılan yüzde 7,5 yapılan zam var. Gerisi enflasyon farkı. Makyajlı enflasyon rakamları olmasına rağmen… Yüzde 80'ini verilen zam ile karşılaştırdığımızda gerçekten temel ihtiyaç gıda ihtiyaçlarından tutun diğer ihtiyaçları hesapladığımızda yüz de50'lik fark var. Bu yüzde 50 nerde? Bunların hepsi şu durumu yaratıyor; Biz son yapılan veriler ile yoksulluk sınırını altında maaş alıyoruz. TV'lerde yanlış algı ile bir maaş algısı yaratıyor ancak bu maaşı kim alıyor merak ediyoruz. Rastgele bir sağlıkçının bodrosunu çıkarıp baksınlar böyle bir rakam yok.
EK ZAM TALEBİMİZİN ÜSTÜNÜ KAPATMADIK
Sağlıkçıların üzerinde olan vergi yüküne de dikkat çeken Batmaz geçen yılın aynı ayına oranla 3 kat alım gücü azalması olduğuna dikkat çekerken, "Bizim en büyük yükümüz vergi yükü. Biz Haziran ve Mayıs aylarında vergi yükü içine giriyoruz ve bu nedenle zamlarları hissedemiyoruz. Ocak Şubat ve Mart aylarında tam maaş alıp sonra sürekli eksilen ve vergi ile kuş kadar kalan enflasyon ile de yok olan maaşlarımız var. Bizler 3 kademede parça parça maaş alıyoruz. Biz asgari cüretin çok az üstünde bir ücret alacağız. Son gelen zamlarla artık geçinemiyoruz. Ancak algı operasyonu ile her şey çözülmüş gibi gösteriliyor. Geçen yıl Ocak ayında aldığımız maaş ile bu yıl ocak ayında alacağımız maaş arasında alım gücümüz 3 kat azalmış durumda. Bunların hepsi sağlıkçılara haklarınız ödenemediğinin söylendiği ve gerçekten ödenmediği dönemde haklarımızın verilmediği bir dönem var. Bizim ek zam talebimiz üstünü kapattığımız bir durum değil. Yüzde 7,5 sağlıkçıların aklı ile dalga geçmektir" dedi.
YOKSULLUK SALGINI İLE BAŞBAŞAYIZ
Fiziki ve psikolojik olarak tükenmiş olan sağlıkçıların yeni bir salgınla karşı karşıya olduğunu da vurgulayan Batmaz, "Yoksulluk salgını ile başbaşayız. Yapılan zam bizim sağlığımız bozan ve yaşamımızı tehlikeye atan durumda. Her geçen gün özellikle sağlık emekçileri dil kurlarına yazılarak göç etme derdinde. Hekimlerde ve hemşirelerde üst seviyede olmamıza rağmen Avrupa'ya gitmeyi düşünüyorlar. Bizler yetişirken bu ülkesine vergisini veren insanların ancak maalesef yoksulluk sınırının altında bir sürece doğru gidiyoruz. Hem psikolojik hem de fiziki olarak zaten yorulmuştuk ancak ekonomik olarak desteğe ihtiyacımız vardı ancak bunu da alamadık. Biz lüks istemiyoruz en azından doğalgazımızı rahatça açabilmek, gıdamızı rahatça alabilmek.
5 HEMŞİREDEN 3'Ü YURTDIŞINA GİTME HAYALİ KURUYOR
İlerleyen süreçte hastanelerde ameliyat yapacak doktorların bulunamayacağını belirten Batmaz, "Bir araştırma içindeyiz ancak bizlerin duyduğumuz çok fazla. Her 5 hemşireden 3'ü yurt dışına gitme hayali kuruyor. Hatta bir çoğu girişimde bile bulunuyor. Bu süreçten yararlanmaya çalışan kurumlar bile oluştu ve oradaki hastaneler ile iletişim kurarak iş imkanı sağlıyorlar. Benim yakınımda 2 arkadaşım firma ile anlaşıp yurt dışında çalışmaya başladı. Bu böyle gitmesi durumunda Türkiye'de sağlık krizi yaşanacak çünkü gidişler artacaktır. Bizim ülkemizde atanan sayısı az ancak yurtdışında bu açık fazla ve geçiş olmasını istiyorlar. 2022-2023'de geçişlerin böyle olması halinde vatandaşlar Türkiye'de ameliyat yapan bir doktor ya da kendilerine bakacak bir hemşire bulamayacak hale gelebilirler" ifadelerini kullandı.
Kaynak: YENİÇAĞ
