Geçtiğimiz Cuma günü Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi asistanlarınca başlatılan ve hastanenin diğer sağlık çalışanlarının katılımı ile büyüyen grev, sağlık emekçilerinin bütün taleplerinin kabul edilmesi ile sonlandırılıyor. Geçtiğimiz aylarda ellerinden alınan özlük hakları ve ücretlerin azalmasının yanı sıra performansa dayalı ücretlendirme sistemine karşı yola çıkan asistan hekimler ve sağlık çalışanları, elde ettikleri kazanımlarla, 19 Nisan'da gerçekleşecek olan genel greve yönelik olarak tıp camiasının cesaretini bir kat daha arttırdı.
Grevin ilk günlerinden itibaren geliştirdikleri dayanışma ruhu ve örgütlülük anlayışı ve grevi örgütleme sürecinde ortaya çıkardıkları yaratıcı yöntemler ile kısa zamanda grev güçlenmiş ve hastane işlemez duruma gelmişti. Hastalar ile iletişimi de asla koparmadan onlara dertlerini anlatan asistan hekimlere grev boyunca hastalardan ve yakınlarından da destek geldi.
Baskılara rağmen hep bir aradaydılar
Grevin nedenlerinden biri olan "Hoca baskısı" da ilk günlerden itibaren kendini hissettirmeye başladı. Uzmanlıklarının yanacağı, haklarında idari ve akademik soruşturma açılacağı tehditleri ile karşılaşan asistan hekimler ve sağlık çalışanları ilk günden itibaren büyük bir dayanışma göstererek dağılmamayı başardılar. Hocaları tarafından bölümlerinden çıkmalarına mani olunan asistan hekimler, diğer bölümlerden hekim meslektaşları ve o bölümlerde çalışan sağlık emekçisi arkadaşları tarafından gidilip alındı. Kendilerini hekimlere nazaran daha güvencesiz hisseden sağlık personeli ise, asistan hekimler tarafından "ya hep beraber, ya hiç birimiz" sözleri ile cesaretlendirildi. Eylemin ilerleyen günlerinde asistanların yanında olan hocaların ve tıp fakültesindeki öğrencilerin de aktif desteği ile büyük bir birlik oluşturan DEÜ sağlık çalışanları, zaman zaman başhekimlik, dekanlık veya rektörlükten gelen tehditlere ve bölme taktiklerine karşı da göğüs germeyi başardı.
Bütün Türkiye'den greve destek yağdı
Bütün gün, kurulan ses sistemi ile seslerini duyuran ve grev çadırlarında yüksek moralle mücadelelerini sürdüren grevcilere Türkiye'nin dört bir tarafındaki tıp meslek örgütleri ve diğer asistan arkadaşlarından destek yağdı. Sağlık alanında örgütlü bazı sendikalar da ilk günden itibaren bütün sağlık çalışanlarının her daim arkasında olduğuklarını bildirdi. 19 Nisan'da yapılması beklenen sağlık çalışanlarının genel grevi yolunda da önemli bir adım olarak addedilen DEÜ'deki grev süreci, tıp camiası tarafından büyük bir ilgi ile izlendi.
Rektörün pazarlık hamleleri boşa çıktı
Yaptığı görüşmelerde önce asistanlara verdiği daha avantajlı seçenekler ile eylemcileri bölmeye çalışan, daha sonra da talepleri muğlaklaştırıp pazarlık konusu haline getirmeye çalışan rektörlük, bu konuda da grevcilerin büyük bir direnci ile karşılaştı.
5 Nisan günü (dün) gerçekleştirilen görüşme sonrasında rektörlük tarafından yapılan teklif, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının ayrı ayrı gerçekleştirdikleri toplantılarda ele alındı. Yapılan toplantılarda, grevi sürdürmek ve geride kimseyi bırakmamak üzere herkes haklarına kavuşuncaya dek ve hiç kimsenin zarar görmesine izin vermeden yola devam etme kararı büyük coşkuyla alındı. Greve devam kararının ardından dün saat 9'da "bütün taleplerin karşılanacağı" mesajı grev temsilcilerine iletildi.
Ayrıntılı ve resmi duyurunun bugün saat 11.00'de yapılacağı açıklandı.