"Öğretmenlerin Kapsayıcı Eğitim Bağlamında Uzaktan Eğitim Süreçlerinde Tasarım ve Yönetim Becerilerinin Geliştirilmesi Eğitimi Kursu"nu tamamlayan öğretmenlere sertifikalarını yapılan canlı bağlantılarla takdim etti.
Bakan Selçuk, buradaki konuşmasında, teknolojinin hızla değiştiğini söyledi, "UNICEF iş birliği ile yaptığımız çalışmayı, dünyanın ihtiyacı olan, teknolojideki hızın öğretmen mesleğine yansımasının ve salgın döneminde bu becerilerin uzaktan eğitim bağlamında geliştirilmesinin bir fırsatı olarak görüyoruz."
Hiçbir öğretmenin mesleğe başladığı gibi mesleğini bitiremediğine, sürekli bir yenilenme ve dönüşüm ihtiyacının bulunduğuna dikkati çeken Bakan Selçuk, bu dönüşüm ihtiyacını karşılamak için ihtiyaçları tespit edip gereğini yapmaya çalıştıklarını anlattı.
Öğretmenlerin ve öğrencilerin hizmetine yeni içerikleri, araçları ve gereçleri sunmaya devam edeceklerinin altını çizen Selçuk, "Büyük fotoğrafa baktığımda gördüğüm şey; Türk eğitim tarihinin en büyük öğretmen eğitimi çalışmasını yapıyoruz.
Bu çok önemli. Çünkü uzaktan eğitim olarak da öğretmen eğitimi olarak da gerçekten çok büyük bir öğretmen eğitimi hamlesi var ve bunun iller ve ilçeler düzeyinde kılcal damarlara kadar yayılmış olması beni ayrıca mutlu ediyor."
Bu kapsamda sadece öğretmenlere yönelik hizmet içi eğitimle sınırlı kalmadıklarını, EBA, TRT EBA gibi çalışmaları da devam ettirdiklerini dile getiren Bakan Selçuk, "Bu arada öğretmen arkadaşlarımızın büyük bir özveri içerisinde okulu beslemeye, çocuklara destek olmaya çalışan çabaları gerçekten çok takdire değer ve motivasyonlarını azaltmadan, dikkatlerini dağıtmadan bu gayretlerini sürdürüyorlar."
Bakan Selçuk, UNICEF iş birliği ile yaptıkları çalışmaya dair şu bilgileri verdi:
UNICEF ile yaptığımız çalışmada, tasarımın teknoloji ile bütünleştiği noktada yapılabilecekler ve yönetim becerilerinin geliştirilmesi konularını ele aldık.
150 bin dolayında öğretmenimiz bu eğitimi almış durumda ve 2021 yılı içinde öğretmenlerimizin tamamının bu eğitimi almış olmasını hedefliyoruz. Bunun üstüne yeni yeni katmanlar ekleyeceğiz.
Öğretmenlerimiz, "V-fabrika" uygulaması ile beraber kod yazmak, öğrencilere etkileşimli ortamlar sunmak, ödevler hazırlamak, paylaşmak gibi pek çok işlevi çok rahatlıkla yürütebilecekler ve derslerini zenginleştirip yaptıkları eğitimi daha etkili hale getirebilecekler.
Böylece çevrimiçi süreçlerde de ilgi ve motivasyonun geliştirilmesi noktasında bir mesafe almış olacağız. Elbette bizim için aslolan yüz yüze eğitimdir ve yüz yüze eğitimin bir an önce salgın şartları içerisinde, sağlık şartları içerisinde hayata geçmesi için gayretimiz sürüyor.
Bu çabamız içerisinde de bu hafta ikinci bir aşamaya geçmiş olduk ve öğretmenlerimizin ödün vermeyen hevesleri, sönmeyen çabaları bizim en büyük desteğimiz. Hep birlikte bunu omuzlayıp bu ülkenin çocuklarının eğitimden mahrum kalmaması için elimizden geleni yapacağız.
En büyük yatırım öğretmene
Bakan Selçuk, en büyük yatırımın öğretmene yapılan yatırım olduğunu dile getirerek, "Öğretmene yaptığımız her yatırım, bu ülkenin geleceğine, çocuklarımızın geleceğine bir yatırımdır.
Bundan dolayı öğretmene yaptığımız yatırımın katlanarak artacağını rahatlıkla söyleyebilirim. Bütün bu araçlar gereçler, yazılımlar, eğitim ortamları hepsi ama hepsi çocuklarımızın daha nitelikli bir eğitim alması, öğretmenlerimizin mutlu olması ve işlerinin kolaylaşması için."
Eğitimlere katılan öğretmenleri tebrik eden Selçuk, bu konuda yeni projelerin, yeni müjdelerin peşinde olduklarını söyledi.
Gün gün yaşanan değişimin ve bu doğrultudaki ihtiyaçların dikkate alınması gerektiğinin altını çizen Selçuk, "Böylece zaman ve mesafe tanımayan bu uygulamaların daha da ilerlemesini sağlamış olacağız."
Bu yılın sonuna kadar 300 bin öğretmen eğitim alacak
Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı ise 2018'yılında alt yapısı kurulan sistemle öğretmenlere yönelik mesleki eğitimde bugüne kadar 1 milyonun üzerinde kapasiteye ulaştıklarını bildirdi.
Dijitalleşme konusunda öğretmenlerin güçlendirilmesi için UNICEF ile başlatılan projede, Kovid-19 salgını döneminde öğretmenlerin uzaktan eğitimle gerçekleştirdikleri canlı derslerdeki becerilerinin desteklenmesinin amaçlandığını anlatan Boyacı, projenin üç ana bileşininin bulunduğunu belirtti.
Uzaktan eğitim ve öğretimde on-line eğitim platformlarında özü itibarıyla öğretmenin rolünün değişmediğini ancak öğrenci ile kurdukları iletişim akslarının değiştiğini dile getiren Boyacı, "Öncelikle şu soruyu sorduk, uzaktan eğitimde öğrencilerin motivasyonu nasıl olacak? Örneğin sınıfta öğrenciler fiziksel olarak yerleştirilir, acaba on-line ortamda fiziksel yerleşim planlarının öğretime yansıması nasıl olacak? Örneğin öğrencilerimizin derse katılması nasıl olacak? Bu birinci bileşenimiz. Yani geleneksel ortamdan farklılaşan sınıf yönetiminin boyutlarını buraya olabildiğince aktarmaya, öğretmenlerimize bu konuda beceri kazandırmaya gayret gösterdik."
Sınıflarda, "öğrenci-öğrenci", "öğrenci-öğretmen", "öğrenci-materyal" etkileşimi olmak üzere 3 etkileşimin yaşandığına dikkati çeken Boyacı, uzaktan öğretim ortamlarında bu 3 etkileşimin daha etkili kurulması için bir beceri seti hazırlandığını söyledi.
Sayıları 1 milyonu bulan öğretmenler için uzaktan eğitimde dijital materyal hazırlama imkanlarının desteklenmesinin de üçüncü bileşen olduğunu anlatan Boyacı, her branşa yönelik dijital öğretim materyallerinin hazırlanması konusunda çalışıldığını söyledi.
Proje kapsamında "V-fabrika" yazılımının etkin şekilde kullanılmasına dair bir beceri seti hazırlandığını belirten Boyacı, bu yılın sonuna kadar 300 bin öğretmene yönelik eğitimlerin açılacağını söyledi.