İstanbul Barosu avukatları ve hukukçu akademisyenler, siyasi iktidarın basın özgürlüğünü ortadan kaldırma ve siyasi muhalefeti sindirme girişimlerine, özel yetkili mahkemelerin adil yargılama hakkını ihlal eden hukuk dışı uygulamalarına, savunma hakkı ihlallerine ve polis devletine karşı tepkilerini göstermek ve bu konulardaki kaygıları kamuoyu ile paylaşmak için yürüyüş yaptı.
Yürüyüş saat 13.00’da İstanbul Barosu Merkez binasının önünden başladı. Yürüyüşe İstanbul Barosu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri, önceki baro başkanları, TBB Denetleme ve Disiplin Kurulu Üyeleri, hukukçu akademisyenler, grup başkanları, İstanbul Barosu Üyesi avukatlar, Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAG) ve Katılımcı Avukatlar Grubu (KAV) üyesi avukatlar katıldı.
“Demokrasi, Hukuk Devleti ve Özgürlükler İçin Artık Yeter!” sloganını içeren pankartı arkasında yürüyen hukukçular, ayrıca, “Özgür Basın Susturulamaz”, “Polis Devleti Değil Hukuk Devleti”, “Bağımsız Yargı”, “Adil Yargılanma Hakkı”, “Arabuluculuk Yasasına Hayır!”, “Hukuka Aykırı Telefon Dinlemelerine Hayır!”, “Gözdağına Dönüşen Gözaltına Hayır!”, “Savunma Hakkı Kısıtlanamaz”, “Dokunan Yansa da Dokunacağız” pankartları da taşıdılar.
Yürüyüş Taksim Meydanı'nda sona ererken, burada bir basın açıklaması yapan İstanbul Barosu Başkanı Av. Doç. Dr. Ümit Kocasakal, “Hukuk devleti, demokrasi ve özgürlükler tehdit altındayken kimse bizi susturamaz” dedi.
İfade ve basın özgürlüğü üzerindeki her türlü yasağa ve baskıya derhal son verilmesini isteyen Kocasakal, siyasi iktidarların baskı aracı haline getirilmiş olan, savunmanın hiçe sayıldığı Özel Yetkili Mahkemeler ve özel yargılama usullerinin derhal kaldırılması gerektiğini bildirdi.
Kocasakal "Bugün ülkemizde başta basın özgürlüğü olmak üzere, en temel hak ve özgürlükler siyasi iktidarın ve iktidar odağı çevrelerin ağır saldırısı altındadır. Kimsenin özel hayatının gizliliği, konut dokunulmazlığı, kişi güvenliği, kısacası hukuk güvenliği kalmamıştır. Hukuk güvenliğinin kalmadığı bir yerde hukuk devletinden bahsedilemez. En tehlikelisi ise hukuksuzluğun ve baskının görünürde, şekli bir hukuk eliyle, meşrulaştırılmaya çalışılmasıdır. Bilinmelidir ki, hukuk devleti, demokrasi ve özgürlükler tehdit altındayken sessiz kalamayız" dedi.
Basın açıklamasından sonra Başkan Kocasakal, katılımcılar adına Atatürk Anıtına çelenk bıraktı.
Genç Siviller Baroyu yine protesto etti
Genç Siviller hukukçuların eylemini, geçen yıl olduğu gibi açtıkları bir pankartla protesto etti. Genç Siviller, geçen yıl ki eyleme gönderme yaptıkları "Anlarsın ya baro!" yazılı bir pankart açtı.
Genç Siviller, geçen yıl Taksim Meydanı'na bakan Square Hotel'in beşinci katından aşağı "Darbeci baro Taksim'e hoş geldin" yazılı pankart açmışlardı
Güncelleme Tarihi: 23 Mart 2011, 00:00