ÖĞRETMENE ŞİDDETİN AKTÖRLERİNİ KINIYORUZ …

                Kamuoyuna;
                Eylül ayında İzmir’de Öğretmen Sevilay Durukan’ın, öğrencileri önünde 8. Sınıf öğrencisi tarafından öldürülmesi, henüz hafızamızda tazeliğini korurken kasım’ın ilk haftasında Aydın’da da bir öğretmen öğrencisinin saldırısına uğramıştır. Samsun’da bir öğretmen öğrencisi tarafından bıçaklanmış ve Muş’ta da bir öğretmen velinin saldırısına uğramıştır. Sonunda ilçemizde de 6 Kasım 2012 günü Dikmen İlköğretim Kurumu’nda sınıf öğretmeni M.K. bir velinin saldırısına uğramıştır.
Türkiye’nin her yanında öğretmene yapılan saldırılar göstermiştir ki:
1.Okullarımızda öğrencilerin, memurların ve öğretmenlerin can güvenliği yoktur.
2.Türkiye’de insanlar hakkını hukukla değil zaman zaman orman kanunları ile aramaktadır.
3.Başbakan başta olmak üzere, hükümetin ve Mili Eğitim Bakanı’nın eğitim çalışanları aleyhine verdiği mesajlar orman kanunları ile hareket eden ve kendi hukukunu yazıp kendi cezasını biçmeye çalışanlara cesaret vermiştir.
4.Eğitim çalışanlarının itibarı düşürülmüştür.
5.Hükümetin taşra temsilcileri devletin memuruna sahip çıkamamıştır.
                Öte yandan kamu çalışanlarına yönelik olarak geçtiğimiz aylarda gündeme oturan şiddet görüntülerini izlediğimizde aklımıza şu soru gelmiştir:
“Toplumsal değerlerimize neler oluyor?”
                Biz öğretmenimizi sokakta görsek kıyafetimizi ve duruşumuzu değiştirir, sevgi ile selamımızı verir, başımızı okşayan öğretmenimizin şefkatini hissederdik. Ne oldu bize!
                İlçemizdeki saldırının üzerinden 10 gün geçmiştir. Temsilciliğimiz tarafından 10 gün boyunca bu olayla ilgili olarak Milli Eğitim Müdürlüğü’nün tavrını merakla izledik. Sivil toplum teşkilatlarının, basının, sendikaların Öğretmen M.K’yi telefonla aradığını; okuluna gidip ziyaretlerde bulunduklarını gözlerimizle gördük. Ancak Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri yoktu. Üstelik Milli Eğitim yetkilileri ziyarete gitmeyince Dikmen İlköğretim Kurumu Temsilcileri Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gittiler. Kapıda bekletildiler. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün internet sitesine geçmiş olsun mesajı bile konmadı. İşte hükümetin taşra temsilcilerinin devlet memuruna yaklaşımı! Yuh artık!
                İnsanlar öğretmene saldırıp ifade verip de elini kolunu sallaya sallaya sokaklarda dolaşabiliyorsa o hukuka saygı kalmaz. Kamu çalışanlarına saldıranlara daha ciddi yaptırımlar uygulanmalıdır.
                 Öğretmenler okulda neredeyse etkisiz ve yetkisiz hale getirilmiştir. Disiplin yönetmelikleri çok yetersizdir.
                Okullarımızda ödeneksizlik sebebiyle güvenlik çalışanı bulunmamaktadır.
                Okullar güvenli alanlar olmalı, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin can güvenliği mutlaka sağlanmalıdır. Okul Aile Birliği hesaplarına Bakanlık tarafından “güvenlik elemanı ödeneği” gönderilmelidir.  
                Sınav merkezli eğitim terk edilmeli milli değerlerimizi öne çıkartan, insan yetiştiren eğitim anlayışı egemen kılınmalıdır.
                Öğretmenlere kaybettiği itibarı yeniden kazandırılmalıdır.
                Milli Eğitim Bakanlığı’nın merkez ve taşra teşkilatı öğretmenleri ve eğitim çalışanlarını sahiplenen, onları koruyan, kollayan bir niteliğe bürünmelidir.
                Öğrencilerini kendi çocuğu gibi sahiplenen, mesleğine gönülden bağlı olan, “maddi imkânsızlıktan dolayı kitap aldığı öğrencisinin velisinin saldırısına maruz kalan öğretmenlerimize” yapılan saldırılar son bulmalıdır.
                Yeni nesil öğretmenlerin eseri olacaksa öğretmenler baş tacı edilmelidir.
                Son olarak Milli Eğitim Müdürlüğü’ne “Okullarda Güvenli Eğitim Ortamı Oluşturma” ile ilgili mevzuatı, Milli Eğittim Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı arasındaki protokolü hatırlatmak ihtiyacı duyuyoruz. Sadece hatırlatmayın, gereğini yapın.
                Olayla ilgili tahkikat sürmektedir.
                Okulların güvenliği meselesi ile ilgili ve takipçi olacağız.
                Memleketimizin her sathında ve de ilçemizde öğretmenimize yapılan şiddet olaylarının aktörlerini bir kez daha kınıyorum. Şiddete uğrayan M.K’ye, Dikmen İlköğretim Kurumu’na ve öğretmenlik mesleğine yapılan bir saldırı olduğu için tüm meslektaşlarımıza bir kez daha geçmiş olsun diliyorum.
                Saygılarımla…
15/11/2012
 
Tayfun Öztürk
Türk Eğitim Sen KDZ Ereğli Temsilcisi
Güncelleme Tarihi: 15 Kasım 2012, 00:00