EĞİT-BİL SEN GENEL KURULUNU YAPTI. KURULDAN SERT MESAJLAR ÇIKTI.

 
   28 Ağustos’ta gerçekleştirilen Genel Kuruldan sandık için tek liste çıktı.  Kurucu Genel Başkan Ahmet YILDIZ başkanlığında oluşan liste şu şekilde şekillendi.
Genel Başkan Ahmet YILDIZ, Genel Sekreter Sadık DEMİR, Genel Mali İşler Başkanı Muhammed ÜRE, Genel Teşkilatlandırma Başkanı Mehmet Emin KARADAŞ, Genel Mevzuat ve Toplu Sözleşme İşleri Başkanı Adem KANLI, Genel Eğitim İşleri Başkanı Ahmet SEZGİN ve Genel Sosyal ve AR-GE İşleri Başkanlığına da Hüseyin ALAN getirildi.

 Kurul, çok iyi ve profesyonelce hazırlanmış programla son buldu. Kurulda açış konuşması yapan Genel Başkan Ahmet YILDIZ “Eğitim Çalışanları Kardeşlerimizin evvela kendilerine saygı duymaları gerektiğini, 4 büyük sendikanın eğitim çalışanlarına yönelik iyi niyet taşımadıklarını ifade etti.”  Genel Başkan Ahmet YILDIZ konuşmasının devamında “20 yıldır kurulu bulunan öğretmen kökenli sendikalar birçok defa olağan ve olağan üstü kurullarını gerçekleştirdiler ve ısrarla sadece eğitim öğretim kökenli öğretmen arkadaşlarımızı yönetimlerine ve zorunlu organlarına aldılar. Hâlbuki MEB’in taşıyıcı kolonları eğitim çalışanlarıdır, bunu görmezden gelerek yıllardır sağır kurbağa oyunu oynadılar. Hadi genel başkanlığı şef, teknisyen memur, şoför veya hizmetli arkadaşımız yapamadı diyelim, diğer başkalıklardan birini en azından temsili olarak verseydiniz de samimiyetinizde sorgulamaya gitmeseydik. Bugün doktora yapan hizmetli kardeşlerim var, her biri kendini müthiş donatmış, sınıf ayrımcılığındaki ısrarınız nedir onu söyleyin” diyerek sözlerine söyle sürdürdü; Sözde büyük  sendikalarımız “Genel yetkili olmak için çeşitli yollar ve siyasi partilerin desteğini alarak becerdiler, fakat önemli şeyleri unuttular. O da genel etkili olmak, onu beceremediler.   Çünkü sözde yetkili ve büyük olduğunu iddia eden bu zihniyetler, siyasi ve ideolojik ağabeyleri ne söyledilerse bunu harfiyen yerine getirmek zorunda bırakıldılar.”

ÇIKARIN VE SİYASETİN MAHKÛMU OLDULAR

 Genel Başkan Ahmet YILDIZ “Siyaseti alet olarak kullanmak isteyen sözde büyük sendikalar siyasetçilere alet oldular. Yıllardır haklarımız için bir karış mesafe alamayan büyük(!) sendikalarda eğitim çalışanlarına sesleniyorum artık onları bırakın. Artık bir güneş doğmuştur, artık azalan umudunuza sarılın, umudunuzu güçlendirin ve bu güzide yapınıza sahip çıkın. Önceki sendikalar gibi değiliz; vatanını, milletini seven her kardeşimizin mücadelemizde yeri var, kapımız sonuna kadar açıktır. Çıkar heveslisi değiliz, siyaseti asla düşünmüyoruz. Gücümüz farklılığımız olacaktır. Cesaretin sendikasıyız,  direncin simgesi olacağız. Yarınları emanet edeceğimi çocuklarımızı sisteme ve siyasi çarkta ezilmelerini asla ve asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.

ONLAR BLOKLARA AYIRIDILAR, BİZ BİRLEŞTİRECEĞİZ!

 Ayrıca Genel Başkan Ahmet YILDIZ “Bugün bu çatı altında sağcısı, solcusu, Türk’ün, Kürt’ün, Laz’ın, Çerkez’in bir arada nefes aldığını görüyoruz, kimsenin kimliğine bakmadık. Yeter ki iyi niyetli olunsun, yeter ki insan olsun. Biz engelleri yıkmaya geldik kardeşlerim, blokları yıkmaya geldik. Sendikacılık üyeler ve çalışanlar için hak ve menfaat merkezlidir. Kaybolan itibarımızı geri istiyoruz, iş güvencesi ve ücret zammının geçinebilir bir düzeye çıkarılmasını istiyoruz. Bunun dışında başka maceralar ararsanız eğer sonunuz hüsran olur. Yıllardır ülkemizde karanlık oyunlar oynanıyor çok dikkatli olmamız gerek, iyi niyetle üyesi olduğumuz sendikalara bir bakıyorsun karanlık odakların değirmenlerin su taşıyorlar. Sen neyin mücadelesindesin?” dedi.

MEB ÇALIŞANLARININ ATAMA VE YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ DERHAL ÇIKARILMALI!

 Genel Başkan Ahmet YILDIZ konuşmasını “1924’ten beri devlet memurlarının haklarında ciddi bir iyileştirme görülmedi, hala sıkıntılarımız var, sorunlarımız var. Bunun için ciddi bir örgütlenmeye/teşkilatlanmaya ihtiyacımız var. Hızla kurumsallaşıyoruz. Ciddiyet ve kurumsallaşmanın getireceği sonuç, haklarımızı tayin edenlere karşı net duruşumuzla ciddi mesajlar vermek zorundayız. Bakın; Eğitim Çalışanları olarak ortaçağ hali yaşıyoruz, sistem bizi amire karşı kul, köle yapmıştır. Bir atama ve yer değiştirme yönetmeliğimiz yok, hayatımız amirin iki dudağı arasında şekilleniyor, buna müsaade etmeyeceğiz, sırf bu sebepten eşinden, işinden, memleketinden, sevdiklerinden ayrılan çalışanlarımız var. Öğretmenler gibi bizimde yaşamaya, aile kurmaya ve istediğimiz yerde görev yapmaya hakkımız var. Burada fırsat eşitliğini bakanlık kendi eliyle bozuyor. Artık kimseye minnetimiz de yok ihtiyacımız da yok. Elimizde günümüze uygun bir atama ve yer değiştirme taslağı mevcut, taslak için çalışmamızı bitirdik. Bu yönetmelik için ısrar edeceğiz, MEB bizim baskımızdan kurtulamayacaktır. Her türlü mücadele ve eylemler için siz değerli eğitim ve bilim çalışanlarından söz istiyorum bu hakkımızı/itibarımızı ancak böyle alırız” diyerek sözlerini bitirdi.