APOMANDELA

APOMANDELA

APOMANDELA
Adalet ve Kalkınma Partisi, üç milletvekilinin öncülüğünde bir çalışma heyetini Güney Afrika Cumhuriyeti’ne göndermeye karar vermiş.
Buna dair haberler, 11 ve 12 Nisan tarihlerinde basında yer aldı. Şu ana kadar da haberle ilgili olarak AKP’den kurumsal düzeyde bir tekzip gelmedi. 
Demek ki, medya üzerinden kamuoyuna yansıyan bu bilgi doğru.
AKP’nin Van Milletvekili Burhan Kayatürk, İzmir Milletvekili Mehmet Tekelioğlu ve Sivas Milletvekili Mesude Nursuna Memecan'dan oluşan heyet, Nelson Mandela ile görüşecek ve Çözüm Süreci’nde yapılacak faaliyetlerle ilgili olarak kendisinin deneyim ve görüşlerinden faydalanacaklarmış!
İzmir Milletvekili Tekelioğlu, Akşam Gazetesi’ne verdiği mülakatta “Orada bu işler nasıl sonuçlanmış? Çatışmaların bitirilmesi için neler yapılmış? Nerelere gidilmiş? Tüm bunları incelemeyi planlıyoruz" diyerek gezilerinin amacını ifade etmiş.
Vay vay vay..!
Rezilliğe bakın hele!
Güney Afrika Cumhuriyeti.
2006 Sayımına göre 45 milyonun üzerinde nüfusa sahip. Nüfusunun yüzde yetmişinden fazlası siyahlardan oluşuyor; beyazların genel nüfus içerisindeki oranı ise yüzde on civarlarında. Nüfusunun yalnızca % 2’ye yakını Müslüman olan ülkede, halkın ezici çoğunluğu fakirlik ve imkansızlıklarla boğuşmakta. 
Aslında ülke doğal kaynakları açısından çok zengin. Başlıca ihracat kalemlerinin başında altın ve elmas gelmekte. Dünya altın rezervinin % 70’i ve dünya elmas rezervinin % 55’i bu ülkede bulunmakta. Bu iki zenginliğin sahibi ise, yüzyıllardır olduğu gibi bugün de tahmin edeceğiniz gibi Afrika’nın siyah tenli halkı değildir.
Yüzyıllardır, kıta Afrikası’nın genelinde olduğu gibi, Güney Afrika Cumhuriyeti’ni de emperyalist vahşi batı insafsızca sömürmekte. 
Bu sömürü bugün de devam ediyor, formatı güncellenmiş şekilde…
Güney Afrika Cumhuriyeti, daha 30-40 yıl öncesine kadar siyahların insan yerine dahi konulmadığı, ırk ayrımının bir devlet politikası olarak kabul edildiği, 1989’daki seçimlerde bile siyahlara seçme hakkının verilmediği bir ülkedir. Ülkede yerleşim yerleri dahi ten renklerine göre ayrılmış, okullar ve üniversiteler bile beyazlara ve diğer yerli halka göre tasnif edilmiş durumdadır. Daha çok yakın tarihlere kadar siyahların, her yerleşim yerine girme hakları dahi bulunmuyordu.
Nelson Mandela
AKP’nin sayın milletvekillerinin ziyaretine gideceği Nelson Mandela, işte böyle bir zeminde kendi halkı adına eşitlik ve özgürlük mücadelesi vermiş, 27 yıl hapiste yatmış ve zorlu yaşamıyla dünyada ırk ayrımıyla mücadelede sembol olmuş bir isimdir.
Irkçı beyaz yönetime karşı mücadele yürüten Mandela, 1961’de Umkhonto we Sizwe (Ulusun Mızrağı) isimli örgütü kurarak silahlı mücadeleyi de başlatmıştır. Devlet hedeflerine yönelik bombalı saldırılarda bulunan bu örgütün eylemlerinden de sorumlu tutulan Mandela, 1963’te yargılanarak ömür boyu hapisle cezalandırılmıştır. 
11 Şubat 1990 tarihine kadar hapiste kalan Mandela, özgürlüğüne kavuştuktan bir yıl sonra ise merkez sol parti Afrika Ulusal Konseyi (ANC)’nin başına gelmiş; 1994’te yapılan seçimde de Güney Afrika Cumhuriyeti Devlet Başkanı seçilmiştir.
Mandela, ırkçılığa karşı vermiş olduğu özgürlük mücadelesi dolayısıyla bugüne kadar aralarında Nobel Barış Ödülü, ABD Başkanlığı Özgürlük Madalyası ve Sovyet Lenin Nişanı’nın da bulunduğu 250’nin üzerinde ödül aldı. 
Ancak bu noktada şu dipnotu da verelim ki; 
Mandela, 1992 yılında Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin kendisine verdiği Atatürk Barış Ödülü’nü reddederek almamıştı. O dönem, Mandela adına yapılan resmi açıklamaya göre “Türk hükümetine yönelik insan hakları ihlali suçlamaları” nedeniyle ödülün reddedildiği belirtilmişti. 
Ülkemizdeki bölücü cephenin ve bu ihanet şebekesinin uluslararası destekçilerinin etkisiyle olsa gerek ki; Mandela, Türkiye’deki etnik ayrılıkçı hareketi, insan hakları mücadelesinin mağdurları olarak nitelendirmiştir. Yıllardır, Batı nezdinde ülkemizi insan hakları ihlali yapan ve farklı etnik unsurları asimile etmeyi hedefleyen bir Devlet olarak yaftalamaya gayret eden kirli lobi, Mandela üzerinden de bu anlamda mevzi kazanmaya çalışmıştır. Ve maalesef, Nelson Mandela da, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin kendisine verdiği ödülü almayarak, hayatı boyunca mücadele ettiği emperyalist-sömürgeci batının stratejisine hizmet etmiştir. 
Mandela ve apo
Velhasıl..;
Bir yanda Nelson Mandela ve sadece insanca yaşamak için verilen bir mücadele; diğer yanda bebek katili apo ve kanlı katiller sürüsü pkk.
Bir yanda, insanlık tarihinin utanç vesilesi ırkçılığa karşı yürütülmüş olan bir insanlık mücadelesi; diğer yanda hiçbir ilkesi ve ahlaki ölçüsü olmayan bir terör hareketi.
Bir yanda ülkenin kaynaklarını emen emperyalist sömürgecilere karşı sergilenen direniş; diğer yanda okulları, sağlık ocaklarını, şantiyeleri yakıp yıkan bir çapulcu sürüsü.
Bir yanda ırkçı beyaz yönetime karşı en temel insan haklarını elde etme isyanı; diğer yanda Kürt Türk demeden kundaktaki bebekleri ve hamile kadınları bile gözünü kırpmadan öldüren dünyanın en acımasız katliam örgütü olan pkk. 
Bir yanda mülkün esas sahibi olan ve fakat yüzyıllardır sömürülen ve ezilen bir halk adına yürütülen bir varolma direnişi; diğer yanda uyuşturucu, silah ve insan kaçakçılığından milyarlarca dolarlık paraya hükmeden bir taşeron örgüt.

Şimdi AKP’li vekillere sormak lazım; 
Afrikalı siyahların insanca yaşama talepleri ve bu uğurda verdikleri mücadele ile pkk terör örgütünün katliamları ve terör faaliyetleri arasında nasıl bir benzerlik gördüler de; Mandela’nın deneyimlerinden faydalanmak için Güney Afrika’ya giderek, “Orada bu işlerin nasıl sonuçlandığını, çatışmaların bitirilmesi için neler yapıldığını incelemeye” gidiyorlar acaba?
Birbirleriyle evlenerek aile olmuş olan Kürt ve Türkmen kökenli insanlarımız bin yıldır ülkemizde bir olmuş, bütün olmuş, hamur olmuşlardır. Etnik kökeni ne olursa olsun bütün insanlarımız, bu devletin en tepesine kadar yükselebilmiş; iş dünyasında, bilim alanında, bürokrasi ve siyaset hayatında her kademede şereflice hak ettiği yeri bulabilmişlerdir. Ülkemizin her santimetrekaresinde, etnik kökenine bakılmaksızın, her vatandaşımız mülk sahibi olabilmekte ve kardeşçe yaşayabilmektedir. Merhamet, muhabbet ve saygı, bu toprakların ve büyük milletimizin en ayırıcı vasıflarından olmuştur.
AKP milletvekilleri bu güzel fotoğrafla, ırkçılık denince ilk akla gelen Güney Afrika Cumhuriyeti arasında nasıl benzerlik görebiliyorlar acaba? 
İnsanların ten renginden dolayı hakir görüldüğü, siyahların daha geçtiğimiz yüzyılın ortasına kadar köle olarak çalıştırıldığı, kendilerine ayrılmış bölgelerin dışındaki yerleşim yerlerine bile sokulmadığı, beyazlarla aynı okullara gidemediği, 20 sene önceki seçimlere kadar oy kullanma haklarının bile olmadığı bir ülkedeki gelişmelerle; ülkemizdeki terör kaynaklı sorun arasında nasıl bir illiyet kurabiliyorlar merak ediyoruz!
Yazıklar olsun insafınıza!
Bu girişiminizin, ülkemizi dünya kamuoyu nezdinde düşüreceği konumu ve bölücü katiller çetesi pkk’yı ve onun bebek katili elebaşını nasıl bir statüde konumlandıracağını göremiyor musunuz?
Göremiyorsanız gaflet içerisindesiniz!
Eğer bu tehlikeyi öngörerek girişimde bulunuyorsanız;
….!
Bu arada belirmek gerekir ki; sanırım apo katili ile Mandela arasında kurulabilecek tek benzerlik, Marksist apo ile demokratik sosyalist Mandela’nın ideolojik akrabalığıdır!
Allah ıslah etsin hepinizi.

Talip GEYLAN
Güncelleme Tarihi: 17 Nisan 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER