Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2012 yılında "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini imzalayan Barış için Akademisyenler hakkında ilk ihlal kararını verdi. Avukat Benan Molu ve Mert Elekçi tarafından yapılan başvurunun kararı bugün açıklandı.
AİHM kararının sonucunu sosyal medya hesabından paylaşan Molu, "AİHM bugün Barış Akademisyenleri ile ilgili ilk ihlal kararını verdi. Mert Elekçi ile yaptığımız başvurularda pasaportları iptal edilen akademisyenlerin özel hayata saygı ve eğitim hakkının ihlal edildiğine, 675 ve 686 sayılı OHAL KHK'lerinin kanun niteliğini taşımadığına karar verdi" dedi.
NE OLMUŞTU?
Kasım 2012'de cezaevlerinde tutuklular tarafından başlatılan açlık grevi sırasında 50’nin üzerinde üniversiteden 264 akademisyen, açlık grevinin barış talebini desteklemek amacıyla bir bildiri yayımladı. Yayımlanan bildiri sonrası akademisyenler "Barış için Akademisyenler" adı altında toplandı.
2012 Aralık ayında yapılan ilk toplantısında Barış İçin Akademisyenler Türkiye’de bir barış sürecinin ortaya çıkması ve bu sürecin sağlıklı yürütülmesi için çaba gösterme, çatışmalar ve müzakere süreçleri, barış ve barışma pratikleri, barışın toplumsallaşmasında kadınların rolü, eğitim sürecinde anadillerin entegrasyonu, savaşın ekoloji üzerindeki tahribatı gibi konularda bilgi üretilmesini destekleme kararı aldı. Barış İçin Akademisyenler, 2013-2016 yılları arasında barış talebini yükseltmek ve başlayan sürece katkıda bulunmak için çeşitli imza metinleri yayınladılar, toplantılar yaptılar. Akil İnsanlar Heyeti’nden çeşitli kişilerle bir araya geldiler ve bunları raporlaştırdılar. Gazetelerde yazdıkları yazılar ile dünyadaki diğer süreçlerden örnekler vererek Türkiye’deki sürece katkıda bulundular ve defalarca süreçte aktif olarak yer almaya hazır olduklarını belirttiler. 2016 Ocak ayında ise “Bu suça ortak olmayacağız!” adlı bir metin kaleme alarak imzacısı oldular.
“Bu suça ortak olmayacağız!” metni bir basın toplantısı ile kamuoyuna duyurulduğundan beri bu metnin imzacısı olan iki bini aşkın akademisyenin yüzlercesi işten atıldı, pasaportlarına el konuldu, başka yerlerde iş bulmaları engellendi, bulundukları yerellerde tehdit edilip saldırıya uğradılar, defalarca karakola çağrıldılar, bu hak ihlallerine dikkat çekmek için bir basın bildirisi okuyan dördü tutuklandı, yüzlercesi KHK’lerle kamu hizmetinden men edildi ve nihayetinde hepsine birden bireysel davalar açıldı. Akademisyenlerin büyük çoğunluğu imzaladıkları metnin arkasında durarak dayanışmaya devam etti.
KARAR