Çünkü Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurduğumuz TBMM ile savaş koşullarında bile ulusal egemenliği, demokrasiyi yaşatabilen bir ulusuz.
Demokrasimizin beşiği olan TBMM, Ulusal Kurtuluş Savaşı yıllarında top seslerinin yankılandığı, ateş, kan ve barut kokularının dört bir yanı sardığı bir ortamda kurulmuştur. Ulusumuzun kaderini tayin eden savaş kararları bile bu mecliste tartışılarak alınmıştır.
Ülkemizin bölünmez bütünlüğünün ve bağımsızlığının güvencesi, ulusumuzun sahip olduğu egemenlik hakkıdır. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk; bağımsızlığımızın koruyucusu olarak gördüğü çocuklara bu büyük günü “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak armağan etmiştir. Bu bilinçle, ulusumuzun cumhuriyetle perçinlemiş egemenliğini yok saymaya çalışanlara en güzel yanıtı, azmi ve kararlılığı ile bu büyük mirasın varisi olan çocuklarımız verecek; yorulsalar da Büyük Önderlerini takip edeceklerdir. Çünkü “Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar.”
Bugün ülkemizin en büyük dinamiği olan çocuklarımız yazık ki, bu yüksek ideale ulaşma yolunda türlü zorluklarla mücadele etmek zorunda kalmışlardır. Fakat her türlü baskı ve yıldırma politikalarına karşın, geleceğin devlet adamları, doktorları, mühendisleri daha çok küçük yaşlarda ulusal egemenlik bilinciyle tanışmakta; ulusun ve devletin birlik ve bütünlüğüne, bağımsızlığına, hukukun üstünlüğüne olan inançla yetişmektedir. Bu sayede demokratik laik Cumhuriyet, bireysel, sosyal ve ekonomik hak ve özgürlüklerle gelişerek bugünlere kadar gelmiştir. Atatürk’ün “Egemenlik, kayıtsız şartsız ulusundur.” özdeyişi ile özdeşleşen ulusal egemenlik anlayışımız, hiçbir güç tarafından değiştirilemeyecektir. Bu ulus, kendi kaderini tayin etme konusunda hiçbir ulusun sahip olamayacağı deneyime ve kazanıma sahiptir.
Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları görüyoruz. Bağımsızlık onurumuza yapılan saldırıların nedenini anlamak için, sindirme siyasetiyle eş zamanlı olarak yürütülen, ivme kazandırılan açılımlar sürecine ve anayasa değişikliğiyle yapılmak istenenlere bakmak yeterlidir. Küresel sermayenin ve emperyalizmin sözcüsü ABD, şimdi de çuvalı Cumhuriyet’imize ve demokrasimize geçirerek önümüzü kapatmaya çalışmaktadır. İşte biz bütün bunları görerek, sorgulayarak kararlı bir duruş sergilemek zorundayız.
Eğitim-İş olarak 91 yıl sonra bize bağımsızlığımızı ve ulusal egemenliğimizi kazandıran Ata’mızı daha çok özlüyor, O’na ve mücadele arkadaşlarına daha çok minnet duyuyoruz. Eğitim ordusunun birer neferi olarak bu konudaki hassasiyetimizi her ortamda ifade ettik, ifade etmeye de devam edeceğiz. Sadece söylemlerimizle değil, eylemlerimizle de bu sözün arkasında durmaktayız. Bütün varlığımızı Cumhuriyetimize, Atatürk ilke ve devrimlerine, ulusal bağımsızlığımıza feda etmeye hazır olduğumuz herkesçe bilinmelidir.
Bu duygularla aydınlık geleceğimizin güvencesi çocuklarımız başta olmak üzere, tüm ulusumuzun 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyoruz.
Merkez Yönetim Kurulu
Güncelleme Tarihi: 22 Nisan 2011, 00:00
'DİNLENMEMEK ÜZERE YÜRÜMEYE KARAR VERENLER, ASLA VE ASLA YORULMAZLAR'
Bugün ulusal egemenliğimizin, demokrasi ve bağımsızlık mücadelemizin 91. yılını coşkuyla kutluyoruz.
YORUM EKLE
NAMAZ VAKİTLERİ
İMSAK
06:24
GÜNEŞ
07:54
ÖĞLE
12:55
İKİNDİ
15:24
AKŞAM
17:47
YATSI
19:11
1
YGS matbaasına şifre baskını
2
Etiler'e rezidans yakışır!
3
Tübitak'a Mustafa Topaloğlu'nu önerdiler
4
MEB'in uzman öğretmenlik cevabı
5
"TEK BİR MAĞDUR ÇIKARSA ÖSYM BAŞKANI'NI...
6
ŞEHİT VE GAZİ ÇOCUKLARI GENELKURMAY BAŞKANI ORGENERAL...
7
HANGİ YÜZLE 4/C'LİLERİN HAKLARINI KORUDUKLARINI...
8
Atatürk'ü en iyi o anlattı. Fakat bakın o kim?
9
İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü önünde YGS...
10
Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir
ANKETTüm Anketler