Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, iş ve meslek kuruluşu temsilcileri ile işçi-işveren ve memur konfederasyonu temsilcileriyle Çankaya Köşkü’ndeki iftar yemeğinde bir araya geldi.
Yemekte yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Gül, konuklarını bir kez daha Çankaya Köşkü’nde ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Daha önceki yıllarda sendikalarla çalışma hayatının diğer temsilcilerini ayrı ayrı davet ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, bu sefer çalışma hayatının tüm temsilcileriyle birlikte iftar yapmanın daha doğru olduğunu düşündüğünü söyledi.
TERÖRLE MÜCADELEDE KARARLILIK...
Konuşmasının başında şehitlerimize Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Gül, “Aslında Ramazan ayı barışın, huzurun, toleransın ve kardeşliğin pekişmesi ve öne çıkması gereken bir ay. Bu toprakların ruhu bunu söylüyor, ama ne yazık ki bu toprakların ruhuna ters düşenler acımasızca teröre başvurmaktan geri durmuyorlar ve bugün malesef şehitlerimiz oldu. Şehitlerimizin ailelerine, milletimize, silahlı kuvvetlerimize, güvenlik güçlerimize ve herkese bu vesileyle bir kez daha başsağlığı diliyorum.” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, devletin terörle mücadeledeki kararlılığından ve bu mücadelede tüm imkânlarını kullanacağından kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini hatırlattı.
“ÇALIŞMA HAYATINDAKİ HUZUR, GENEL HUZURUNUN TEMEL DİREKLERİNDEN BİRİDİR”
Her şeyin başında huzur ve güvenliğin geldiğine de işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, huzur ve güvenliğin çok geniş anlamda düşünülebileceğini belirterek, “İş dünyasındaki huzur, karşılıklı anlayış ve dayanışma çok önemlidir. Bir tarafta işverenlerimiz, bir tarafta çalışanlarımızın, emekçilerimizin temsilcisi sendikalarımız. Bütün alanlarda, sanayide, hizmet sektöründe, tarımda, her alanda çalışma hayatındaki huzur, bir memleketin genel huzurunun temel direklerinden biridir. Bunu sağlamak da tabii ki devletin görevidir.” dedi.
Demokrasi, hukuk ve serbest piyasa ekonomisinin ilkeleri çerçevesinde herkesin birbirinin hak ve hukukunu gözeteceği ortamın sağlanması ve karşılıklı diyalog içerisinde olmanın herkesin ortak arzusu olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, çalışma hayatında bu diyalog ortamını yakinen gördüğünü belirtti.
“HEPİMİZİN BİREYSEL SORUMLULUĞU OLDUĞU GİBİ KURUMSAL SORUMLULUĞU DA VARDIR”
Cumhurbaşkanı Gül, konuklarının Türkiye’nin sadece ekonomik hayatıyla değil, daha geniş anlamda siyasi ve demokratik hayatıyla ilgili görüşlerinin ve tavsiyelerinin de olduğunu ve kendisinin tüm bunları dikkatli bir biçimde izlediğini kaydederek herkesin bu fikirlerden azami derece faydalanması gerektiğini aktardı. Bunların, Türkiye’nin geleceğini kurmakta büyük ufuklar açacağına olan inancını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, “Şunu unutmayalım ki, memleket kendi memleketimizdir. Hepimiz bu ülkenin birbirine eşit şerefli vatandaşlarıyız; hepimizin bireysel sorumluluğu olduğu gibi kurumsal sorumluluğu da vardır.” dedi.
Dünyanın özellikle son yıllarda büyük ekonomik krizlerle karşılaştığını kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, 2008 krizinin üzerinden dünyanın bir başka kriz ile karşı karşıya olduğunu kaydederek, bütün bunların her ülkenin kırılgan olabileceğini gösterdiğine dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Gül, “Bu ortamda ülkeler ne kadar kendi evlerini düzene koyarlarsa, kendi iç barışlarını diyalog yoluyla temin ederlerse, çalışma hayatında ne kadar çok karşılıklı anlayış ve birbirinin hukukuna saygı duyulan bir ortam oluşursa bu zararlardan o kadar etkilenmeden kurtulabilirler. Tabii ki sadece bu krizlerden kurtulmak değil, refah düzeyini topyekün yükseltmek, yüceltmek gerekir.” dedi.
Ülkemizde bazı bölgelerde hâlâ refah düzeyinin geride olduğuna dikkat çekerek, konuklarından, elbirliği içerisinde çalışarak, tüm enerjilerini ülkemizin refahı ve mutluluğu için vermelerini isteyen Cumhurbaşkanı Gül, “Sizler çalışma hayatını en değerli temsilcilerisiniz; sizler ne kadar mutlu olursanız bu memleket o kadar mutlu demektir” şeklinde seslendi.
“MUTLULUK İÇİN HUKUK VE ÖZGÜRLÜK KADAR EKONOMİK ZENGİNLİK DE GEREKLİDİR”
Mutluluğun sadece özgürlüklerle, hukukla olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, bunun yanında ekonomik zenginliğin ve tüm vatandaşların temel ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılayabileceği bir ortamın sağlanamaması halinde mutluluktan bahsedilemeyeceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, kiminin yediği, kiminin baktığı bir ülkede mutluluktan bahsedilemeyeceğini aktararak, ”Komşusu açken, diğer bir komşunun tok olmasını düşünemeyiz. O bakımdan elbirliği içerisinde, bir taraftan kamuda, devlette sorumlu olanlar, bir taraftan özel sektörde sorumlu olanlar, hep beraber elbirliği içerisinde bu arzu ettiğimiz hedeflere, ortama ulaşacağız ve bunu sağlamak da bizim elimizde”, dedi.
İFTARA KATILAN KURUM VE KURULUŞLAR
Çankaya Köşkü’ndeki iftar yemeğine Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), Dış Ekonomik İşler Kurulu (DEİK), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK), Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD), Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Türkiye İşadamları ve Sanayicileri Konfederasyonu (TUSKON), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), Memur Sendikaları Konfederasyonu (MEMUR-SEN), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (TÜRKİYE KAMU-SEN) temsilcileri katıldı.
RESİMLERİN ÜZERİNE TIKLAYIN
Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2011, 00:00