MİLLİ Eğitim Bakanlığı Kanun Hükmünde Kararname yoluyla yeniden yapılandırıldı, birim sayısı 32’den 17’ye düşürüldü. Bakan Ömer Dinçer, “Hedef daha etkin bakanlık. Motor gücünü yükseltip kaportayı hafiflettik. Öğretmenler için ciddi bir çalışma yaptırıyorum. Temel taş öğretmendir, yeniden kendine güvenecek” dedi. Resmi Gazete’de dün yayımlanarak yürürlüğe giren yeni yapılanma konusunda basın mensuplarına açıklama yapan Dinçer, bir görevi birden çok birimin yapmasının önüne geçtiklerini belirterek, müsteşar yardımcılığı sayısını da 2 azaltarak 5’e çektiklerini söyledi. Yapılanın tamamen bakanlık idari yapısını daha etkin hale getirmek olduğunu savunan Dinçer, özetle şunları söyledi:
Harcama yapılamıyor
Mesleki teknik eğitim konusunda 6 birim vardı, teke indirdik. Öğretmen hizmetleri, temel eğitim de böyle. Dünyada hayat boyu öğrenimle ilgili önemli gelişmeler yaşanıyor. Uzaktan eğitim veya meslek edindirme gibi. Dünyada oran yüzde 12 düzeyindeyken bizde yüzde 2. Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, bu konuda ilgili her düzenlemeyi yapabilecek. AB’ye uyum sürecinde de yetersizlikler var. Eğitim sistemi çok merkezileşmiş. Bu durum da karar almayı ve maliyeti etkiliyor. Geçen yıl, özel idareler, kendilerine yolladığımız halde 967 milyon lirayı harcayamadı. Özel sektör ilköğretimde etkin değil. Dünyada yüzde 11 olan oran bizde yüzde 2.
İkili yapı var
Türkiye’de ikili bir eğitim yapısından bahsetmek, gerçekçi bir tespit olacaktır. Bu ikili yapı içinde dershaneler tamamlayıcı bir eğitim faaliyeti değil, gittikçe birincisini ikame eden bir alternatif eğitim hüviyeti kazandı. Sebebi, eğitim sistemi içinde yeterli sayıda kaliteli okul bulunmayışıdır.
OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) tarafından yapılan bir karşılaştırmaya göre, Türkiye’de kararların yüzde 94’ü merkez tarafından verilen, 32 ülke arasında Uruguay’dan sonra en merkeziyetçi yapıya sahip ülkedir. Bu değerlendirmeler dikkate alınarak çalışma yapıldı. Talim ve Terbiye Kurulu (TTK) Başkanlığı’nı daha da güçlendirerek, ancak üye sayısını 15’ten 10’a düşürerek koruduk.
Yeni birimler
TEMEL Eğitim Genel Müdürlüğü, Ortaöğretim Genel Müdürlüğü, Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü, Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Rehberlik ve Denetim Başkanlığı, Strateji Geliştirme Başkanlığı, Hukuk Müşavirliği, İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü, Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Bilgi İşlem Grup Başkanlığı, İnşaat ve Emlak Grup Başkanlığı.
Milli kısım tarih oldu
MEB’i yeniden yapılandıran Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Atatürk ilkeleri, Atatürk milliyetçiliği ve Türk kültürüyle ilgili ifadelerin kaldırılmasına CHP’den tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, dün özetle şunları söyledi: “Hükümetin MEB üzerinde 2002’den beri yürüttüğü özel politikanın finali olmuştur. Artık adı milli olan bakanlığın milli bir görevi olamayacağı ilan edilmiş bulunuyor. Eski kanunda bakanlık hizmetlerinin milli güvenlik siyasetine uygun olarak yürütülmesi görevi verilmişti. Bu ibarenin kaldırılmış olması dikkat çekicidir. Bu ve benzer değişiklikler gösteriyor ki Milli Eğitim Bakanlığı’nın milli kısmı tarih olmuştur.”
Güncelleme Tarihi: 15 Eylül 2011, 00:00
Harcama yapılamıyor
Mesleki teknik eğitim konusunda 6 birim vardı, teke indirdik. Öğretmen hizmetleri, temel eğitim de böyle. Dünyada hayat boyu öğrenimle ilgili önemli gelişmeler yaşanıyor. Uzaktan eğitim veya meslek edindirme gibi. Dünyada oran yüzde 12 düzeyindeyken bizde yüzde 2. Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, bu konuda ilgili her düzenlemeyi yapabilecek. AB’ye uyum sürecinde de yetersizlikler var. Eğitim sistemi çok merkezileşmiş. Bu durum da karar almayı ve maliyeti etkiliyor. Geçen yıl, özel idareler, kendilerine yolladığımız halde 967 milyon lirayı harcayamadı. Özel sektör ilköğretimde etkin değil. Dünyada yüzde 11 olan oran bizde yüzde 2.
İkili yapı var
Türkiye’de ikili bir eğitim yapısından bahsetmek, gerçekçi bir tespit olacaktır. Bu ikili yapı içinde dershaneler tamamlayıcı bir eğitim faaliyeti değil, gittikçe birincisini ikame eden bir alternatif eğitim hüviyeti kazandı. Sebebi, eğitim sistemi içinde yeterli sayıda kaliteli okul bulunmayışıdır.
OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) tarafından yapılan bir karşılaştırmaya göre, Türkiye’de kararların yüzde 94’ü merkez tarafından verilen, 32 ülke arasında Uruguay’dan sonra en merkeziyetçi yapıya sahip ülkedir. Bu değerlendirmeler dikkate alınarak çalışma yapıldı. Talim ve Terbiye Kurulu (TTK) Başkanlığı’nı daha da güçlendirerek, ancak üye sayısını 15’ten 10’a düşürerek koruduk.
Yeni birimler
TEMEL Eğitim Genel Müdürlüğü, Ortaöğretim Genel Müdürlüğü, Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü, Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Rehberlik ve Denetim Başkanlığı, Strateji Geliştirme Başkanlığı, Hukuk Müşavirliği, İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü, Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Bilgi İşlem Grup Başkanlığı, İnşaat ve Emlak Grup Başkanlığı.
Milli kısım tarih oldu
MEB’i yeniden yapılandıran Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Atatürk ilkeleri, Atatürk milliyetçiliği ve Türk kültürüyle ilgili ifadelerin kaldırılmasına CHP’den tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, dün özetle şunları söyledi: “Hükümetin MEB üzerinde 2002’den beri yürüttüğü özel politikanın finali olmuştur. Artık adı milli olan bakanlığın milli bir görevi olamayacağı ilan edilmiş bulunuyor. Eski kanunda bakanlık hizmetlerinin milli güvenlik siyasetine uygun olarak yürütülmesi görevi verilmişti. Bu ibarenin kaldırılmış olması dikkat çekicidir. Bu ve benzer değişiklikler gösteriyor ki Milli Eğitim Bakanlığı’nın milli kısmı tarih olmuştur.”
