Aralarında Eyüp Sultan, Sultanahmet, Yeni Cami, Selimiye ve Bursa Ulu Cami'nin de bulunduğu İstanbul, Edirne ve Bursa'daki vakıf camiler, 4 asırdır olduğu gibi bu ramazan da topluma mesajlar veren mahyalarla süslendi.
Mahya ustalarınca Vakıflar Genel Müdürlüğünün İstanbul'daki atölyesinde hazırlanan "Sorumlu Ol Sağlıklı Kal", "Hayat Eve Sığar", "Şifa Senden Ya Şafi", "Evde Kal Sağlıklı Kal" mesajlarını da içeren mahyalar camilere asıldı.
Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy, yaptığı açıklamada, camilerin iki minaresi arasına gerilen iplere ve tellere zeytinyağı kandillerinin asılarak ramazan aylarında yakılmasıyla 17'nci yüzyılda başlayan mahya sanatının bugün Genel Müdürlükleri bünyesinde sürdürüldüğünü söyledi.
Elektrik kullanılmaya başlamadan önce zeytinyağlı kandillerle yapılan bu zanaatın "Kandiller yandı" deyişinin de kökeni olduğunu belirten Ersoy, "Mahya ekibimiz İstanbul'daki atölyede artık ampullerle yapılan mahyaları vakıf camilere asmak üzere hazırladı."
Sultanahmet Camisi'nin mahyanın sembolü olduğuna, mahya geleneğini de Sultan 1. Ahmet'in başlattığını söyleyen Ersoy, bu sanatın usta çırak ilişkisiyle yüzyılları aşarak günümüze eriştiğini ve ramazan ayının sembolü haline geldiğini söyledi.
Yüzyıllar boyunca vakıf camileri topluma mesajlar verdi
Ersoy, camiler üzerinde parlayan mahyaların ramazan sevincini arttırdığını dile getirerek, şunları söyledi:
Mahya geleneği aslında bir iletişim yöntemi dersek yanlış olmaz. Camilere asılan mahyalarla verilen mesajlar herkesi aynı duyguda buluşturmak, aynı konuda düşündürmek amacındaydı.
Ayetlerden alınan bölümler, hadisi şerifler, güzel sözlerle yüzyıllar boyunca vakıf camileri topluma mesajlar verdi. Mahya vakıf eserin sesi oldu. Genel Müdürlük olarak İstanbul, Edirne ve Bursa'da vakıf camilerimizi yine mahyalarla donattık.
Bu sene sağlığımız için yanıyor mahyalar. Bir olacağız, biz olacağız bugünleri yardımlaşarak aşacağız. Özümüzdeki yardımlaşma ve dayanışma duygularımıza tutunmalıyız.
