Nüfusu 16 milyona dayanan İstanbul'da kar yağışı nedeniyle hayat adeta felce uğradı. İstanbul Havalimanı'nda tüm uçuşlar durdu, Kuzey Marmara Otoyolu, TEM Otoyolu bir gün boyunca kilitlendi. Bir hafta öncesinden yapılan yoğun kar yağışı uyarılarına rağmen, önlemlerin yetersiz kalması, "Yaşanan bu aksaklıklarda sorumlu kim?" sorusunun sorulmasına neden oldu. Konuyla ilgili KARAR'a konuşan Çelebi Turizm eski Genel Müdürü, Havaş Havaalanları Yer Hizmetleri A.Ş. Teçhizatlardan Sorumlu eski Genel Müdür ve aynı zamanda İYİ Parti İBB Grup Sözcüsü Suat Sarı; havalimanlarında ve yollarda insanların mahsur kalmasına neden olan işletmelerin suç işlediğini belirtti.
Havalimanlarında, otoyollarda yaşanan aksaklıklarda devletin ve İBB'nin eşgüdüm halinde hareket etmemesinden kaynaklandığını belirten Sarı, "Valilik ve İBB yurt dışındaki örneklerde olduğu gibi birlikte hareket etse; İnsanlar önceden uyarılsa ve bazı ticari araçlar kente sokulmasaydı bunları yaşamazdık." dedi.
Karadeniz'den yoğun rüzgar alan bir bölgede yer alan İstanbul Havalimanı'nın yanlış yere yapıldığını belirten Sarı, uçakların Atatürk Havalimanı'na inmesi durumunda hiçbir yolcunun mahsur kalmayacağını vurguladı ve tüm metropollerde en az 3 havalimanı varken bizi neden İstanbul'da 2 havalimanına mahkum ediyorlar?' açıklaması yaptı.
İstanbul Havalimanı
'IGA'DA SUÇ VAR'
Kurallara göre çalışılmadığını belirterek söz konusu işletmelerin denetlenmemesine tepki gösteren İBB İYİ Parti meclis üyesi Suat Sarı şu sözleri kaydetti:
''Ben 5 yıl boyunca Havalimanı'nda Havaş'ta çalıştım. Çelebi Grubu'nda da yöneticilik yaptım, 17 yıldır bu sektörün içindeyim. Neyin ne olduğunu çok iyi biliyorum. Sivil Havacılık kurallarına göre insanları uçakların içinde ya da apron otobüslerinde 6 saatten fazla tutamazsınız. Bu yaşanılan olaylarda benim arkadaşım, İstanbul-Adana uçağında 8 saat, apron otobüsünde ise 2 saat bekletildi. Şoföre ısrar ederek ve terminalin kapısını kırarak terminalin içine girebildiler. Kuzey Marmara Otoyolu'nda da sorun olduğu için terminalde sabahladılar. TAV gibi alanında yetkin bir firma varken IGA gibi 3 yıllık bir işletmenin terminal işletmeciliğinde beceriksizliği ortaya çıktı. Kurallara göre insanları uçakta 6 saatten fazla bekletemezsiniz; mutlaka otele götürmek zorundasınız. Yeme-içmesini temin etmek zorundasınız. Onu da yapmadılar. Burada da IGA'da suç var.
BAKANLAR NEDEN ATATÜRK'E İNİŞ YAPIYOR?
Dünyada havalimanlarının etrafına önce metro yapılır, oteller teşvik edilir ve oteller yapılır ve hatta havalimanları şehir dışında olduğu için daha ucuz ve yürüme mesafesindedir ki herhangi ani iniş durumunda, tahliye durumunda insanlar otellerde kalabilsin. İstanbul Havalimanı'nın etrafında 2-3 yataklı otel dışında hiçbir şey yok. İnsanlar bu durumda gidecek yer bulamıyorlar. Büyük bir plansızlık var. Halbuki biz 2024 yılında havalimanını açsaydık -ki zaten yeri doğru yer değil- Atatürk Havalimanı'nda bu hizmet olacaktı. Çünkü o gün Atatürk Havalimanı'nda kar 10 santim iken İstanbul Havalimanı'nda 45-50 santimdi. Daha zor ve iklim şartlarına göre mantıksız bir havalimanı orası Karadeniz'den gelen rüzgarlar sebebiyle. Bir kere yer olarak da yanlış yere yapıldı ama Moskova'da 3 tane uluslararası 3 tane de iç hat uçabilen havalimanı var.
BİZİ NEDEN İKİ HAVALİMANINA MAHKUM ETTİNİZ?
Londra'da 5 tane havalimanı, New York'ta 3 tane var. İstanbul gibi bir yerde neden bizi 2 tane havalimanına mahkum ettiniz? Neden Atatürk Havalimanı'nı kapattınız? Atatürk Havalimanı açık olsaydı oraya uçaklar inerdi. Bakanlar, daha iyi olduğu için oraya indi. Bu havalimanının içine tramvay geliyor. Dünya kadar yatırım yapmışız. Havalimanı işletmecisinin daha 2 buçuk sene işletme hakkı var. Erken çıkarttınız, bir de tazminat ödemek zorunda kalmışsınız. Havalimanı her türlü konfora sahip, otoparkları var.''
Kuzey Marmara Otoyolu'nda yoğun kar yağışı nedeniyle gerçekleşen kaza
'TAMAMEN PLANSIZLIK, ÖN GÖRÜSÜZLÜK'
Havalimanı yapılmadan önce metro yapılması gerektiğini belirten Sarı, Sakarya'dan bağlantılı trenin 5 buçuk yıldır bitmemesini plansızlık olarak değerlendirdiği sözlerine şöyle devam etti:
''Üstelik daha siz metro yapmamışsınız, havalimanı açıyorsunuz. Avrupa Yakası'na giden metro bu; Anadolu Yakası'na giden treni 5 buçuk yıldır Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü açmanıza rağmen açmadınız. O tren de Sakarya'dan havalimanı bağlantılıydı. O da olmayınca insanlar mahsur kaldı. Bu tamamen plansızlık, yanlış öngörü sebebiyle yaşandı. Havalimanlarında, yollarda yaşananlara baktığınızda devletin Valilik'in, İBB'nin birlikte olmamasının getirdiği bir durum var. Birlikte olsa yurt dışındaki örnekleri gibi; Meteoroloji, zaten bu işlere hakim. İnsanlar önceden uyarılabilirdi ve bazı ticari araçlar sokulmayabilirdi bir iki gün önce anons ederek. Biz şimdi sonuçları tartışıyoruz. Kar gelince, işler kötüleşince tedbir almaya başladık. Hususi araçlar yola çıkmasın diyoruz ama bir iki gün önce neredeydiniz? Japon, Alman, Fransız böyle yapıyor. Biz ise yaşandıktan sonra bunları yapıyoruz. Bizde afet kültürü yok. Depremde ve karda insanlar ne yapacağını bilmiyor.
KAR LASTİĞİ 2 BİN TL OLMUŞ, VATANDAŞ ALAMIYOR
Aralık 2021'den itibaren ticari araçlara kar lastiği zorunluydu. Hiçbiri denetlenmedi. Denetim kimde? Denetim İçişleri Bakanlığı'nda, valide, poliste. İBB'nin denetim yetkisi yok. İnsanlarımızın gelir seviyesi belli olduğu için muayene dahi yaptıramıyor, 4 tane lastik fiyatı 2000 lira olmuş. Kimse de vermiyor. Denetlemezseniz olmaz. Süspansiyon desteği vermeniz gerekir. Tüm dünyada tırlara da kış lastiği mecburiyken bizde değil. Neden? Bunun gibi komplikasyonlar var. Bu nedenle biz bu sıkıntıyı yaşadık. Esas önemli olan şey şu; devlet ve İBB, yaşananlar şunlardır. Şu sıkıntılar yaşandı, yanlışlar yapıldı. Bundan sonra şunları yapmalıyız şeklinde bir manifesto yayınlaması lazım. Çünkü Şubat ve Mart ayında da böyle bir tehlike var ve bunu yaşamamamız lazım ama devletin en büyük eksiği; bir afet bilinci olmaması. Devlet tarafından süspanse edilip kötü hava araçlarında mutlaka kış lastiğinin takılması lazım. Çünkü bir tır, bir kamyon ve özellikle ticari araç sürücüleri, karda araç sürme tekniklerini bilmiyorlar. Öğrenmeleri lazım. Kuzey Marmara Otoyolu'nda olduğu gibi devrilebiliyor ve devrilince 3-4 şeridi kapatabiliyorlar.
Otoyolda 17 saat mahsur kalan araçlar
'OTOYOL VE HAVALİMANI İŞLETMESİNE NE CEZA VERİLECEK?'
Uluslararası otoyollarda olması gereken Müdahale Üniteleri yerinde restaurantların olmasının nedenini de soran Sarı, tüm bu sorularının yanıtlarının açığa çıkması gerektiğini şu sözlerle ifade etti:
''Her şeyin başı denetim. Denetim olmadığı sürece de bunları çözmek mümkün değil. Şu anda metro yok. Bundan sonra başımıza aynı şeyler gelince devlet ne yapacak? İnsanları nasıl tahliye edecek? Şimdi insanlar havalimanında mağdur oldu. Kuzey Marmara Otoyolu'nda 17 saat mahsur kaldılar. Bu insanlar manevi, psikolojik ve maddi olarak zarar gördü. Travma atlatanlar oldu. Bunun karşılığında Kuzey Marmara Otoyolu işletmesine ne ceza verilecek? Firma neden çıkıp da 'biz şu hatayı yaptık, bunu yapamadık.' diye bir açıklama yapmadı? Kuzey Marmara Otoyolu'nu işleten firmanın sözleşmesinde kaç tane kar küreme ve kara müdahale aracı var? ya da sözleşmede böyle bir madde var mı? Bu tetikleniyor mu denetleniyor mu? Uluslararası yolda bunlar istendi mi sözleşme ile? İşleten bunları alıp depolarına koydu mu? Bunlar denetlendi mi? Neden bizim otoyollarımız, Avrupa ya da Amerika'daki standartlardaki gibi Müdahale Üniteleri konulmuyor? Neden Avusturya'da her 30-40 kilometrede bir Müdahale Üniteleri (solüsyon, tuz yerleri) ve şoförlerin dinlenme yerleri varken bizde yalnızca restaurant var. Sırf para kazanmak için restaurant koyuyorlar, müdahale yerleri koymuyorsunuz? Bunların açığa çıkması lazım.
HALK ADINA SORUYORUM: İNSANLARA TAZMİNAT VERİLECEK Mİ?
Yunanistan'da otoyol işletmesinin 1200 arabaya karşılık iki bin euro ceza verildi. Baş savcı, 'Vatandaşı nasıl mağdur edersin?' diyerek dava açtı ve bir günde sonuçlandı. Meclisten de tek günde geçti ve otoyol işletmesi mahkum edildi. Şimdi ne olacak bekliyoruz. Bu kadar insanın mağduriyeti giderilecek mi? IGA, o kadar insanın evine, işine gidememesinin karşılığını ödeyecek mi? Bu insanlara bir tazminat verilecek mi? Ne yapacaksınız? Bunun bir daha yaşanmaması için Kuzey Marmara Otoyolu'na ve IGA Havalimanı işletmecisine ne ihtarlar ve cezalar vereceksiniz? Önceden insanlar neden uyarılmadı? Aralık ayından bu yana kaç tane araç kar lastiği taktı mı diye denetlendi? Halk adına devlete, hükümete soruyorum.''
Kaynak: Karar Gazetesi
