Hafter'bir seneden bu yana herhangi bir ayrım gözetmeksizin devam ettirdiği saldırılarla Libya'da insani durumu daha da derinleştirdiği belirtilen açıklamada, bu salgın ortamında petrol üretimine uyguladığı ablukayı devam ettirerek Libya halkının ihtiyaç duyduğu tıbbi malzemenin teminini engellediği ve suyu baskı aracı olarak kullanmaktan çekinmediği söylendi.
Yapılan Açıklamada, Libya'da bir cunta rejimi kurma niyeti olduğu konusunda artık herhangi bir şüphe olmayan bu şahsa uluslararası toplumun daha çok gecikmeden gereken karşılığı vermesi gerekmektedir.
Demokrasi havariliği yapan bazı ülkeler dahil, kendisine destek verenlerin Libya halkının gözünde onun yaptıklarına ortak olacakları da unutulmamalıdır.
Ayrıca Türkiye'nin bölgeyle olan köklü tarihi bağların getirdiği sorumluluk anlayışıyla, Libya Siyasi Anlaşması tarafından oluşturulan Ulusal Mutabakat Hükümeti ve tüm diğer meşru Libya kurumların korunması için kardeş Libya halkının yanında yer almaya ve siyasi çözüm çabalarını desteklemeye kararlılıkla devam edeceğinin altı çizildi.
Hafter kendisini tek taraflı "devlet başkanı" ilan etmişti
Hafter, son dönemde yaşadığı askeri kayıplardan sonra dün akşam yapmış olduğu konuşmada, Birleşmiş Milletler himayesinde imzalanan "Suheyrat Anlaşması'nın hükmünü yitirdiğini ve ülkenin başına geçtiğini" ileri sürmüştü.
Kendisine bağlı silahlı grup Libya Ulusal Ordusunun "bütün ülkeyi kontrolü altına alacağını" ileri süren Hafter, daha önce de "yönetime el koyduğunu" açıkladığı darbe girişimlerinde bulunmuştu.
