Sivas katliamının 1 numaralı sanığı olan, Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan ve Fransa'da olduğu sanılan Cafer Erçakmak'ın, Sivas'ta öldüğü iddia edildi. Katliam döneminde Refah Partisi'nden belediye meclis üyesi olan Erçakmak'ın, özellikle Aziz Nesin otelden itfaiye aracı yardımıyla indirilirken Nesin'le aynı karede kitleye seslenirkenki görüntüleri basında sıkça yer almıştı, dolayısıyla Erçakmak Sivas'ta çok iyi tanınan biriydi.
Erçakmak'ın öldüğü ve oğluna ait olduğu belirtilen ev, kentin en işlek caddesi üzerinde ve valilik binasına 400, Fethi Akyüz Polis Merkezi’ne 500, Madımak Oteli’ne ise sadece 600 metre uzaklıkta. Erçakmak'ın ne kadar süredir Sivas'ta olduğu bilinmiyor. Erçakmak, Fransa'ya son olarak 2007 yılında giriş yapmış. Fakat DHA'dan Eraydın Aytekin'in haberine göre Erçakmak, uzun süredir Türkiye'deydi. Habere göre Erçakmak, İzmir'de bir çiftlik evinde kalıyordu. Daha sonra Sivas'ta bir çiftlik evine taşındı. 5 gün önce ise rahatsızlanınca oğlunun evine getirildi.
Erçakmak skandalıyla birlikte bu seneki 2 Temmuz, son senelerin en adaletsiz 2 Temmuzu olarak kayda geçmeye aday hale geldi. Önce Sivas Valiliği, göstericilerin Madımak Oteli önüne gitmelerini yasakladı. Ardından utanç müzesi yerine bilim ve sanat merkezi yapılan Madımak'a ölenlerin adlarının bulunduğu plaketler asılırken, katliamı yaparken ölen 2 saldırganın da isminin yazıldığı görüldü. 2 Temmuz günü anmayı yapan göstericilere polis gaz bombalarıyla saldırdı. Ve bu defa da katliamın baş faillerinden, yıllardır aranan Erçakmak'ın, uzun zamandır Türkiye'de saklandığı ortaya çıktı.
"Aranmaktan kurtulmak için bu vefat uydurulmuş olabilir"
72 yaşındaki Erçakmak'ın önceki gün saat 20:00 sularında oğlunun evinde kalp krizi neticesinde öldüğü iddia ediliyor. Ertesi sabah cenaze aracı geldi, 3-4 kişinin taşıdığı tabut hızla araca yüklendi ve gözden yitti. Erçakmak, yeni alınan aile mezarlığının ilk sırasına gömüldü. Geçici olarak konulan mezar tahtasının ön tarafına ‘Mehmet Dayı’ yazılması dikkat çekti. Tahtanın arka tarafında ‘C.E.’ kısaltması, ölüm tarihi olarak dünün tarihi olan 11.07.2011 yazıldı.
Fakat ölen kişinin Erçakmak olduğuna dair henüz somut kanıt yok. Erçakmak’ın defin işlemleriyse Mezarlık Müdürlüğü sistemine dün işlendi. Tutanakta imzası olan Toplum Sağlığı Merkezi'nde görevli Dr. Levent Oktar, 'Sabah Ömer Ergin Erçakmak adlı biri geldi ve babasının öldüğünü söyledi. Birlikte eve gittim, cesette gerekli muayeneler yapıldıktan sonra ölüm belgesini verdim. Bu kişinin Sivas olaylarından aranan kişi olduğunu bilmiyordum' dedi.
Fakat katliamın müdahil avukatlarından Şenal Sarıhan, Cafer Erçakmak’a ait olduğu iddia edilen mezarın açılarak, ölen kişinin kimliğinin tespit edilmesini istedi. Sarıhan, Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesine sunduğu dilekçede, “18 yıldır kaçmayı başarmış olan bir şahsın böyle bir yolla ‘aranmaktan kurtulma yolunu’ denemesi akla gelmeyecek bir durum değildir” dedi.
Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nden Yukarı Tekke Mezarlığı’na giden polis ekibi de mezar yerinde inceleme yaptı, ardından mezarlık yetkililerinden bilgi aldı. Emniyet yetkilileri ise konuyla ilgili araştırmaların sürdüğünü, büyük ihtimalle cenazenin firari sanık Erçakmak’a ait olduğunu belirtti. Başlatılan soruşturma kapsamında, cenazenin Erçakmak’a ait olması ihtimali üzerine mezarın açılarak otopsi yapılabileceği kaydedildi.
Erçakmak'ın bunca yıl, özellikle Sivas'ta nasıl yaşadığı muamma. Zaman gazetesinin haberine göre Sivas Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin Erçakmak'ın evini aylık periyodik olarak kontrol ediyordu, Erçakmak'ın evi en son Sivas olaylarının 18. yılı anma etkinliklerinden önceki günlerde kontrol edildi ve sanığa ait ize rastlanmadı. Fakat eğer gerçekse bu aramaların nasıl ve ne ciddiyetle yapıldığı da soru işareti.