Çalışma Bakanı Faruk Çelik başbakan Erdoğan'ın öğretmenlere yönelik çıkışından sonra tartışmaya yeni boyut getirdi. Memura çalıştığı kadar ödeme çalışması yaptıklarını açıkladı.
Faruk Çelik, "Verimli kamu çalışanlarından oluşan bir yapı kuracağız. Verimli personelle verimsiz personel arasında bir fark getireceğiz. Soruyorum size. Bir personel, 8 saat boyunca nefes almadan çalışacak, bir diğeri de oturarak aynı maaşı alacak. Bu işten ne anladık biz?" diye konuştu
Bakan Faruk Çelik, Bursa'da yerel bir televizyonda yaptığı açıklamada, 657 Sayılı Devlet Memurlar Kanunu'nda yapılacak değişikliklerle ilgili bilgi verdi. Taslak halindeki çalışmaların devam ettiğini belirten Çelik, değişikliğin ilk aşamasında rotasyonların olduğunu ifade etti.
"YERİNİ DEĞİŞTİRDİĞİMİZ BÜROKRAT GERİ DÖNÜYOR"
Çelik, "Nitelikli memur hep İstanbul'da Ankara'da ve Bursa'da mı olsun? Neden Edirne'de, Diyarbakır'da veya Erzurum'da olmasın? Bu ciddi bir sorundur. Mevcut yasa, bölgeler arası hizmet farklılıkları doğuruyor. Ayrıca bir diğer sorun da üst düzey bürokraside. Mesela ben bakan olarak, istediğim genel müdür veya müsteşarla çalışamayacak mıyım? Ama yerini değiştirdiğimiz bürokrat mahkemeye gidip eski görevine dönebiliyor."
VERİMLİLİK ESAS ALINACAK
Memurların performansına da dikkat çeken Çelik, ikinci en önemli sorunun 'verimlilik' olduğunu ifade etti. Çelik, şöyle devam etti: "Şimdi siz kamu çalışanısınız diyelim ve nasıl olsa devlete kapağı attık anlayışındasınız. 25 yılınız da garanti olduğu için suya sabuna hiç dokunmadan idare edelim düşüncesindesiniz. Dünyanın neresinde üretmeyen bir insanı çalıştırırlar? Ha devlette çalıştıralım diyorlar. Oysa ki biz devleti batırmak için değil var etmek için varız. Nasıl ki özel sektör verimliliği esas alıyorsa kamuda da verimliliği esas almalıyız. O halde biz verimliliği esas alan bir sistemin çalışmasını yapıyoruz. 3 milyon memurdan daha fazla verim almanın yollarını arayacağız. Hani çok maaş istiyoruz veya maaş az diyoruz ya. İşte öyle bir sistem getireceğiz ki çok üretene çok maaş üretmeyene de düşük maaş alsın istiyoruz."
"VERİMLİ KAMU ÇALIŞANLARINDAN OLUŞAN BİR YAPI KURACAĞIZ"
Mevcut sistemin bunu mümkün kılmadığına işaret eden Çelik, "Verimli kamu çalışanlarından oluşan bir yapı kuracağız. Verimli personelle verimsiz personel arasında bir fark getireceğiz. Soruyorum size. Bir personel, 8 saat boyunca nefes almadan çalışacak, bir diğeri de oturarak aynı maaşı alacak. Bu işten ne anladık biz?"
Bakan Çelik, tüm bu konuları sosyal taraflarla masa oturup uzlaşı içerisinde hayata geçireceklerini sözlerine ekledi
MEMURA ÇALIŞTIĞI KADAR ÖDEME !
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yapılması planlanan değişikliğe ilişkin, ''Çalışan memurla, az çalışan, çok çalışan memur arasında performans açısından, ortaya koydukları verim açısından bir kriter yok'' dedi.
Bence; uygulamaya önce Milli Eğitim Teşkilatı'ndan başlanılmalı çünkü MEB'de sadece Öğretmenlerin olduğu sanılan bir teşkilat. Oysa ki öğrenciler, veliler, okullar, hizmetliler, memurlar ve diğer personel olmasa "Öğretmen" ne iş yapar? diye sormak lazım. Mesleğinin dışında sadece kendini düşnen, kendi çıkarının dışında diğer memurları hakir gören bir kitle. Bu davranış çok yanlış, yanlış çünkü onlara hizmet veren idari ve teknik memurlar yıllardır hep göz ardı edilmiştir. Örneğin; İl Milli Eğitim Müdürlüklerinde GİHS dahil bütün idari kadrolarda Öğretmenler var, daha kendini bile ifade edemeyen bir çok zat var içlerinde. Anlamadıkları konuların ve işlerin başındalar. Mesela bir sınıf öğretmeni, yatırımın başında veya muhasebenin başında. Yapılan yanlış işler sonrası yapılan herkesin yanına kar kalıyor. Oysa, o idari işin başına bir Kamu Yönetimi mezunu veya teknik işlerin başına Mühendis yada Mimar kökenli MÜDÜR atansa daha şık olmazmı?Acilen, teşkilat yapısının değişmesi gerekir. Sağlık Bakanlığı örnek alınabilir. Mesleki idari kadrolar ile İdari ve Teknik kadrolara getirileceklerin özellikleri ayrıntılı olarak belirlenmelidir. Mesela İl Milli Eğitim Müdürlüklerinde boş yatan İşletme-İktisat-Kamu Yönetimivb. idari okul mezunu TESİS MÜDÜRLERİ var, iş verilmiyr, yetki verilmiyr. Peki bu adamlar ne yapacak tabiki yatarak para almış olacaklardır. Burda suçlu olan kim? Tabiki sistem. O zaman "az olsun benim olsun" "Benden başkası yemesin, içmesi" mantığı ortya çıkıyor. MEB'de en somut örnek. Araştırabilirsiniz tüm İllerde durum aynıdır, yazılı cevap istediğinizde konuhk. yalan yanlış bilgiler elinize çabucak ulaştırılır. Çünkü, tüm idareciler Öğretmen kökenlidir.Kısacası ben şikayetçiyim ve 25-26 yıldır bu teşkilatta bir değişiklik görmedim. Aldığımız maaşlar Sınıf veya farklı branş Öğretmeni kökenli bir Şube Müdürü yada MüdürYardımcısı tarafından kıskanılır. İnşallah Sayın Bakanımız Ömer DİNÇER gereğini yapacaktır.
İMSAK
03:48
Bunları anlamak mümkün değil,iyiki varsın AB.Yaptırımlarına devam lütfen.Hepimizi sözleşmeli yapacaklarına kadrolu yaptılar,şimdi ne diyorlar.Milletvekillerinin de dokunulmazlıkları kalksın,erken emekli olmasınlar,çalışsınlar.Bunlar ne zaman olur,tabiiki biz uyanırsak olur,UYANIR MIYIZ Kİ?