Başbakan Tayyip Erdoğan'ın sır gibi sakladığı ve herkesin merakla beklediği 'çılgın proje' açıklandı.
Kameraların karşısına geçen Başbakan Erdoğan'ın arkasında Boğaz Köprüsü'nün havadan çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Açıklanan projeyi uluslararası haber ajansları flaş olarak duyurdu, onlarca televizyon kanalı canlı yayınla verdi.
Eşsiz eserlerin arkasında hep hayallerin olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, konuşmasına Necip Fazıl Kısakürek'in 'Canım İstanbul' şiiriyle başladı:
"Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
...Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni söyle dursun, ağlayanı bahtiyar...
Gecesi sümbül kokan
Türkçe’si bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul...
İstanbul'da yönetime geldiğimizde kentte çöp dağları vardı, patlayan çöp dağları vardı, işbaşında CHP vardı. Suyun hayaliyle kavrulan İstanbul'u suyla buluşturduk. Temiz bir Haliç isteniyordu, kime gittiysek bize diyorlardi ki 'Haliç temizlenmez, burayı ancak doldurmanız gerekir.' Düşünebiliyor musunuz?
Bunu söyleyenler danıştığımız koskoca hocalarımızdı. Biz aradık, araştırdık, Haliç'in temizlenebileceğini öğrendik, projelirini yaptırdık. Haliç'in içinden bütün çamuru aldık, 9,5 kilometre uzaklıktaki taş ocaklarına taşıdık. Kimse bunun farkında değildi, kamyonlarla taşımıyorduk, petrol boru hattı gibi borular döşemiştik. Borulardan Haliç'in tüm çamurunu taşıdık. Orada kendimize 650 bin metrekarelik bir yeşil alan meydana getirdik. Kim çevreci? CHP mi, biz mi?
İstanbul tutkumuz bizi buralara getirdi. İnsan alemde hayal ettiği kadar yaşar. Hem hayal kurduk hem de milletimizin hayaller kurmasını sağladık.
4 yıl içinde bütün okullarda akıllı tahtalar ve öğrencilerin elindede iPad gibi akıllı defterler olacak.
162 bin dersliğin tamamında her yıl ücretsiz kitaplar çocuklara takdim ediliyor.
Kış mevsiminde kar altında hastaneye yetişmeye çalışanların acısı bizi hayale sevk etti. Hastaneler kurduk, paletli ambulanslar, helikopterler gerçek oldu.
69 ilimize doğalgaz götürdük. Hans, George, Katerine, Helga bu güzellikleri yaşayacak da Ahmet, Ayşe niye bu güzellikleri yaşayamasın?
Cumhuriyet tarihinde 6 bin 100 kilometre duble yol yapılmıştı, biz 8,5 yılda 13 bin kilometreden fazla duble yol yaparak bu hayali gerçeğe dönüştürdük. Şimdi ikinci 15 bin kilometrenin de startını verdik.
Çocukluğumda uçak nedir bilmezdim, uçağın sesini duyduğum zaman sırt üstü yatıp uçağı seyrederdim. Soruyorum, artık uçağa binmek bu ülkede hayal mi? Artık havayolları, belirli bir kaymak tabakanın yolu olmaktan çıktı, halkın yolu oldu. Bunu biz sağladık. Türkiye'de 46 noktada şu anda havaalanı var. Karadeniz'de Ordu'da havaalanı temelleri atılıyor. Hakkari Yüksekova'da havaalanı yapıyoruz. Şırnak Cizre'de havaalanı yapıyoruz. Ayrım var mı? Batı'da ne varsa Doğu'da da o var, Güney'de ne varsa Kuzey'de de o var.
Ecdadımız Abdülmecid, 1856 yılında bir proje hazırladı, boğazın altından geçiyordu. O başlayamadı, projeyi tamamlamak biz torunlarına nasip oldu. Dedelerimize diyoruz ki, ruhunuz şad olsun, siz bize ışık verdiniz ve biz o izde yürüyoruz. Marmaray'la kalmadık, onun hemen güneyinde ikinci bir tüp geçidin temelini attık, araçlar için. 2013 sonunda Marmaray, 2014'te de diğer tüp geçidi bitiriyoruz. Türkiye hazır, hedef 2023.
Üçüncü köprü dedik, CHP'lilerin hemen eteği tutuştu, 'Üçüncü Köprü'ye karşıyız' açıklamaları geldi. CHP'den ne beklenirdi ki? Bu zihniyet Marmaray'ın bitişini 4 yıl erteletti. Neymiş, kazılar esnasında çanak-çömlek çıkmış. Lafa geldiğinde insan öncelikliler... Çıkanlar bir yerde sergilenir ama proje bu kadar uzatılmaz.
Türkiye'de hızlı tren hayaldi. Eskişehir-Ankara arasını bitirdik, İstanbul-Eskişehir bitmek üzere. Duydum ki bir parti Ankara-Konya arasına hızlı tren koyacakmış! Bunların klavuzunu bilemiyorum. Ankara-Konya hızlı tren seferlerinin test sürüşünü bizzat ben yaptım, hızlı tren önümüzdeki ay seferlere başlıyor. Günaydın! Ankara-Konya arası 1 saat 15 dakikaya indirdik.
500 bin konut hayalimiz vardı ve şu ana kadar 490 bin konut yapıldı, 350 binini sahiplerine teslim ettik. Bu süreç aynen devam edecek. 2023'e kadar 500 bin konut daha yapacağız. Yeni evlenecek ve evli olanlara 65 metrekare uygulaması getireceğiz, 100 lira taksitle konut vereceğiz. Yeni evleneceklere hazır eşyalı konutlar vereceğiz.
Bu ülkede hayal olan ne varsa hayal olmaktan çıkarıp, projeye dönüştük. Artık daha büyük hayaller kuruyoruz. Hayallerimizi asla ulaşılamaz görmüyoruz. 2 trilyon dolar milli gelir, kişi başına 25 bin dolar, 500 milyar dolar ihracat hedefimiz var 2023 için. Türkiye'nin dört bir yanını Gazi Mustafa Kemal Atatürk dediği gibi -CHP'ye ithaf olunur- demir ağlarla ördük ve örmeye devam edeceğiz. Arkadaşlar matematik konuşuyorum, göreve geldiğimizde Türkiye ekonomik büyüklükte 26. sıradaydı, 8,5 yılda 17. sıraya yükseldi. 2023'te hedefimiz 10. sıra, 12 yılda 7 basamak zıplamak o kadar zor değil artık.
İstanbul dünyanın gözbebeğidir. Kim ki dünyanın değişik yerlerinden İstanbul'a gelir, hep bize şunu söylerler, 'Siz tanrının sevgili kullarısınız.'
Bugün açıklayacağım muhteşem proje şahsımın olduğu kadar, arkadaşlarımın olduğu kadar, yüzlerce yıl öncesindeki İstanbul idarecilerinin de hayaliydi. İstanbul'a Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum zaman Independenta faciasını düşündüm uzun süre, gece gündüz böyle bir şey bizim başımıza gelse ne yaparız diye kafa yordum, arkadaşlarımla konuştum. Helikopterle İstanbul'un üzerinde gezdik daha sonra. On yıllar boyunca zihnimizde şekillenen bu hayal bugün artık ete kemiğe bürünmeye başladı.
Türkiye, 2023'e çılgın bir projeyle girmeyi haketmektedir. Proje çok ama çok boyutlu. Aynı zamanda bir enerji, aynı zamanda ulaştırma, bayındırlık, tarım projesidir. Bu proje bir şehircilik projesi, onun kadar aile, turizm projesidir. Bu bir çevre projesidir. Projeyi açıklamadan önce iki hususun altını çiziyorum. Uzun bir süredir bu projenin üstünde çalıştık. Her türlü olumsuzluğu, haksızlığı önlemek adına projenin tam olarak yeri ve maliyetini gizli tutmaya devam edeceğiz. Onu açıkladığımız anda bir çok olumsuzlukların olabileceğini görüyoruz. Yeri ve maliyeti üç aşağı beş yukarı belirlenmiş durumdadır. Sadece etüd çalışmaları iki yıl sürecek arkadaşlar. Böyle devasa projenin yer ve zaman açısından bazı değişikliklere uğrayacak olması son derece tabidir.
Dünyanın içinden nehir geçen nice şehirler vardır, içinden deniz geçen yegane şehir İstanbul'dur. Artık İstanbul içinden iki deniz geçen bir şehre dönüşecek projeyle.
İki yarım ada ve bir ada oluşacak. Karadeniz ve Marmara arasına yaklaşık 45-50 kilometre uzunluğunda bir kanal yapıyoruz. İstanbul'a 'Kanal İstanbul'u kazandırıyoruz.
Panama, Süveyş kanalıyla kıyas dahi kabul etmeyecek yüzyılın en büyük projelerinden biri için kolları sıvıyoruz.
Kanalın su derinliği yaklaşık 25 metre, genişlik 150 metre civarında olacak. Taban genişliği ise 120 metreyi bulacak. Kanaldan bugün dünyanın en büyük gemileri geçebilecek.
Kanal üzerine inşa edeceğimiz köprülerle kara ve demiryolu ulaşımı hiçbir kesintiye uğramayacak. Üçüncü köprünün bağlantı yolları da bu kanal üzerinden geçecek.
Boğaz trafiğini azaltacak ve boğazdaki riski minimize edecek. İstanbul Boğazı'nı yeniden Türkiye ve dünyaya kazandırıyoruz. Boğaz'da artık su sporları yapılacak, kent içi ulaşım sağlanacak ve eski günlerine geri dönecek. Marmara'da demirleyen gemilerden artık büyük oranda kurtuluyoruz, kirliliğin önüne geçiyoruz.
İstanbul Boğazı'ndan günde ortalama 149 gemi geçiyor ve yeni kanal deniz trafiğini artıracak. Şu anda gemilerin Boğaz'dan geçmek için bekleme maliyeti yıllık 1.4 milyar doları buluyor, bu maliyet ortadan kalkacak.
Türkiye'nin en büyük havalimanını İstanbul'da yeni bölgede yapacağız. Atatürk ve Sabiha Gökçen artık ihtiyaca cevap vermiyor.
Kanal, İstanbul'un yer altı ve yer üstü su kaynaklarına zarar vermeyecek. Bunların tüm planları yapıldı. Tarım üretimini etkilemeyecek. Kanaldan çıkan toprağın bir kısmı sönmüş maden ocaklarının kapatılması için kullanılacak.
Kanalın finansmanı için herhangi bir sıkıntımız yok, yaklaşık 2 yıl boyunca etüd çalışmaları yapılacak.
Kanalın inşaatı onbinlerce insanımıza iş imkanı sağlayacak. Kanalın etüd çalışmasında bütün öneriler ve eleştiriler dikkate alınacak. Çalışmayı dünyaya açık olarak yürüteceğiz.
Ağırlıklı hazine arazileri kullanılarak projeyi gerçekleştireceğiz. Tabi ki zorlandığımız yerler olabilir, orada da kimsenin mağduriyetine sebebiyet vermeyeceğiz.
Projede bana yardımcı olan tüm arkadaşlarıma özellikle teşekkür ediyorum."
İLK HINCAL ULUÇ YAZMIŞTI
'Çılgın proje'yi gündeme ilk Hıncal Uluç getirmişti. Başbakan'la telefon görüşmesi yapan Uluç köşesinde şunları yazmıştı: "İki cümle ile projenin adını söyledi. Telefon elimde dondum kaldım.. Bu İstanbul konusunda bugüne dek duyduğum en çılgın proje.. Biri bana "Bin proje say" dese, bin gün izin verse aklıma gelmez. Öyle çılgın.
Bu projeyi, bir TV canlı yayınında Türk ve Dünya (Dünya.. Bu sözcüğe dikkat edin. Şifre o.) kamuoyuna açıklamak Başbakanın hakkı.."
1953 TURKIYEDE DOGDUM. 17 YASIMA KADAR KADIKOYDE MODADA OTURUYORDUM. 40 SENE SONRA TEKRAR TURKIYEYE GELDIM O GORDUGUM RESIMLER GOZLERIMDEN GITMIYOR SIZE BIN YASA YASASIN TURKIEGOZLERINIZDEN OPERIM