Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün kabine toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada SSK ve Bağkur emeklisi aylıklarına ek yüzde 5 oranında artış yapıldığını duyurdu.
Erdoğan, “SSK ve BAĞ-KUR emeklilerimizin Ocak 2024'ten itibaren 6 aylık artış oranı yüzde 42,6'ya yükseliyor. Temmuz ayında artışlarla birlikte emeklilerimizin hepsi yaklaşık aynı oranlarda maaş artışına kavuşacaklardır. Emekli maaşı alt sınırını 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarıyoruz. 2024'ü emekliler yılı olarak ilan ediyoruz. Amacımız bu vesileyle emeklilerimizin hayat kalitesini artıracak yeni hizmetleri devreye almaktır" dedi.
'DAĞ YİNE FARE DOĞURDU, BEKLENTİLER BOŞA ÇIKTI'
Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Başkanı Zeynel Abidin Ergen, söz konusu aylık artışlarına tepki gösterdi ve şunları söyledi: "Dağ yine fare doğurdu. Emeklilerin beklentileri boşa çıktı. En son yapılan yüzde 5'lik artışın hiçbir soruna çözüm getirmeyeceği açıktır. Bizi de tatmin etmemiştir. Emekliler olarak beklentilerimiz boşa çıkmıştır. 2024 yılı güya emekliler yılı olacaktır; bu mudur emekliler yılı? En düşük emekli maaşı 10 bin lira olmuş, 10 bin lira ile geçim olabilir mi?
En düşük emekli maaşı asgari ücretin yüzde 58, 82'si kadardır. Böyle bir rezalet olabilir mi? Bütün emekliler olarak bu durumu reddediyoruz ve bu duruma karşı demokratik direnme hakkımızı kullanacağız. Talebimiz çok açıktır, en düşük emekli maaşı işe yeni girmiş en düşük memur maaşına eşitlenerek ayılık bağlanma oranları düzeltilmelidir. Yapılandırma da bunun üzerine olmalıdır."
'SGK YENİDEN EMEKLİ MAAŞI BAĞLAMAYI HESAPLAMALI'
Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Cumhurbaşkanı, günlerdir emeklilere müjde vereceğim diye bugünü bekledi. Bugün verdiği müjdede gerçekçi çıkmadı. Emeklileri yine mağdur edecek bir açıklamada bulundu. Biz Tüm Emeklilerin Sendikası olarak taleplerimiz emekliler ile ilgili şunlardır; Sosyal Güvenlik Kurumu yeniden emekli maaşı bağlamayı hesaplamalı, hizmeti baz almalı, primi baz almalı. Bunun yanında eğitimi de baz almalı. Buna göre maaş hazırlığı yapmalı.
Yani, yeni işe girenle 30 yıl hizmeti olan arasında fark olabilmeli. Ayrıca her insanın önce insanca yaşayacağı bir ücreti olmalı. Hükümetten talebimiz şuydu; en düşük emekli maaşı, yeni işe giren çalışan memurun maaşı ile eşitlenmeli. Yeni işe giren memurun maaşı 32 bin lira olmuş, ayrıca asgari geçim endeksini de alırsak bu da 49-50 bin lira olmuş. Dört kişilik bir ailenin gelirinin en az 50 bin lira olması lazım, maalesef bu açıklama yeterli değildir. Bununla ilgili önümüzdeki süreçte alanlarda emeklilerin haklarını aramaya devam edeceğiz.
'2024 EMEKLİLER YLI DEĞİL BU SEFALET YILIDIR'
Yüzde 5 zammı müjde diye verdiler; yeterli değildir, hüsrandır. Açlığa, yoksulluğa, sefalete bırakır. Sokaktaki insanlar evlerine alışveriş edemiyorlar, evlerine yiyecek, içecek alamıyorlar, bu yeterli değildir. Ayrıca Cumhurbaşkanı 2024 yılını emekliler yılı değil, emeklilerin açlık ve yoksulluk yılı ilan etseydi daha iyi olurdu. Bu sefalet yılıdır. Bizim için 2024 yılı sefalet yılıdır.
'10 BİN LİRAYI KİRAYA VERİRSE MUTFAĞINDA NE KAYNAYACAK'
Ayrıca, emeklilerin ücretleri belirlenirken biz tarafız. Emeklilerin sendikasıyız. Hükümete diyorum ki, bizim maaşlarımızı tek taraflı olarak açıklama hakkınız yoktur. Bizimle aynı masaya oturacaksınız, biz size tekliflerimizi sunacağız, ona göre bizim insan gibi yaşayacağımız ücretleri talep edeceğiz. Emekliler, çok yoksul ve sefalet içerisindeydiler; ocak ayını beklediler. Hükümet, 'Bekleyin, Sayın Cumhurbaşkanı müjdeyi verecek' dedi. Maalesef müjdeyi veremedi. Bir ev kirası en varoş semtte 10 bin lira olmuş.
Bugün diyorlar ki, en az maaş alanları 10 bin liraya çıkardık, 10 bin lirayı kiraya verirse bu insanın mutfağında ne kaynayacak? Yemek kaynamayacak, taş mı kaynayacak? Zaten et alamaz oldu, peynir alamaz oldu, yumurta alamaz oldu, zorunlu beslenme gıdaları alamıyor ve beslenemiyor. Bunun yanında yaşı ilerlemiş insanlarız.
Sağlık giderleri çok fazla ve en büyük talebimiz de insan gibi yaşayacak ücretlerimizin dışında bir de, emeklilerin maaşlarından kesilen sağlık giderlerinin kaldırılması taleplerimiz var. Aldığımız maaşların bir kısmı da sağlık giderlerine gidiyor. Onun için hükümeti tekrar bunun gözden geçirmesini, aklını başına almasını, bizi tekrar alanlara çıkarmasını beklemiyoruz. İnsan gibi yaşayacağımız ücretleri versin. Yoksa biz tekrar alanlarda hakkımızı almayı biliriz.”
KARAR GAZETESİ