Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Emeklilikte Yaşa Takılanlara (EYT) yönelik düzenlemenin aralık ayında Meclis'e geleceğini söyledi. EYT düzenlemesinin en geç 2023 yılı Ocak ayı başında kanunlaşması beklenirken milyonlarca kişiyi etkileyecek detaylar da ortaya çıktı.
Milyonlarca EYT'linin dört gözle beklediği EYT düzenlemesine ilişkin Bakan Vedat Bilgin, düzenlemenin Aralık ayında Meclis'e geleceğini söyledi. En geç 2023 yılı Ocak ayında kanunlaşması beklenen düzenlemenin detayları da ortaya çıktı. İşveren tarafından önemli sorunların ortaya çıkacağı düşünülen düzenlemeye ilişkin konuları kaleme alan Dünya yazarı Celal Özcan, kıdem tazminatı ödemelerinde işverenlerin karşılaşacakları yük de önemli miktarda artacak dedi.
Celal Özcan'ın yazısında öne çıkanlar şöyle;
Yaş şartı aranmadan, kişilerin belli prim gün sayısı ve sigortalılık süresini dolmalarına bağlı olarak emekli olmalarının gerek mikro düzeyde işletmelere, gerekse makro düzeyde genel ekonomik göstergelere bazı yansımaları olacaktır.
1)VERGİ VE SİGORTA PRİM YÜKÜNÜN ARTMA OLASILIĞI
Bakanlık ve SGK tarafından çıkacak olası EYT düzenlemesinden kaç kişinin hemen emekli olabilecek şartları taşıdığına ilişkin resmi bir sayı belirtilmemiş ise de, yapılan bazı açıklamalara göre, EYT kapsamına giren kişi sayısının yaklaşık 4-5 milyon kişi olduğu, bunlardan yaklaşık 1,5 milyon kişinin prim gün sayısı ve sigortalılık süresini tamamladığından hemen emekli olabileceği, geriye kalanların da zaman içinde prim gün sayısı ve sigortalılık süresini tamamlamalarına bağlı olarak emeklilik hakkı elde edecekleri anlaşılmaktadır.
Şu anda en düşük emekli aylığı 3.500 olup, bu tutarın altında bağlanan SGK aylıkları ile aradaki fark ise genel bütçeden karşılanmaktadır. EYT kapsamında 1 milyon kişinin hemen emekli olduğunu varsaydığımızda, EYT nedeniyle SGK'ya aylık 3,5 milyar, yıllık 42 milyar lira ilave yük (bütçe açığı) gelecektir. 2023 yılında alt sınır emekli aylığı seviyesinin yükseltilmesi durumunda bu açık daha da artacaktır.
EYT düzenlemesinin ortaya çıkaracağı mali yük, ya sigorta prim oranlarının/prime esas kazanç matrahının artırılması, ya vergi oranlarının yükseltilmesi, ya da genel borçlanma yoluyla finanse edilmeye çalışılacaktır.
Bu durum ise, işletmelerin iş gücü maliyetlerini artıracak, finansmana erişimlerini güçleştirecektir.
2) KIDEM TAZMİNATI YÜKÜ
1475 sayılı İş Kanunu’nun “Kıdem tazminatı” başlıklı halen yürürlükte olan 14. maddesine göre;
- 4857 İş Kanunu’na tabi işlerde çalışmakta olup, yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla işten ayrılan ve işveren nezdindeki bir yıllık çalışma/kıdem süresini de doldurmuş olan işçilere,
- Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 60. maddesinin 1. Fıkrası’nın (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81.maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılanlara,
İşe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için 30 günlük ücreti tutarında ve bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir.
Buna göre, EYT düzenlemesinden yararlanarak emekli olup, işten ayrılacaklara yapılacak olan kıdem tazminatı ödemeleri, fesihle birlikte muaccel hale gelecek olup 14. madde ve 4857 sayılı İş Yasası’nın 120. maddesi gereğince iş sözleşmesinin feshi tarihinde nakden ve def'aten ödenmesi gerekecektir.
EYT düzenlemesinin en geç 2023 yılı Ocak ayı başında kanunlaşması beklendiğinden, hem 2023 yılının seçim yılı olması, hem de 2022 yılı enflasyonunun yüksek olacağına ilişkin tahminler nedeniyle asgari ücrette de %40 gibi bir artış olabileceğine ilişkin beklentilerin ve dolayısıyla kıdem tazminatı hesabına katılan giydirilmiş ücret kalemlerinde de aynı oranlarda yapılacak iyileştirmelerin de etkisine bağlı olarak kıdem tazminatı ödemelerine ilişkin işverenlerin karşılaşacakları yük de önemli miktarda artacaktır.
3) YILLIK İZİN ÜCRETİ YÜKÜ
Yıllık ücretli izin alacağı bir ücret olmasına karşın akdin feshinde kesinleşen bir alacak olduğundan ve fesih tarihi itibarı ile yıllık izin kullanılmamış olduğundan yerleşik Yargıtay kararlarına göre tazminatlar gibi iş sözleşmenin feshi ile muaccel hale gelmektedir.
Ancak, uygulamada genellikle kullanılmamış yıllık izin ücretleri iş sözleşmesinin feshi tarihini izleyen ilk ücret ödeme döneminde ödenmektedir.
EYT düzenlemesi sonrası çalışanların işten ayrılmaları halinde, hak edipte kullanmadıkları izin sürelerine ilişkin ücretlerinin de işyerlerince ödenmesi gerekecektir.
4) BAZI İSTİHDAM TEŞVİKLERİNDEN YARARLANAMAMA
Şu anda işverenlerin yararlanabileceği pek çok istihdam teşvik ve desteği bulunmaktadır.
Ancak, bazı istihdam teşviklerden yararlanılabilmek için diğer şartların yanı sıra belli dönemdeki (6 ay, 1 yıl) işyeri işçi sayısına ilave olarak işçi çalıştırma şartı bulunmaktadır.
Dolayısıyla, EYT düzenlemesi sonrası işten ayrılmalar nedeniyle ilgili ayda söz konusu sigortalı sayılarının altına düşülmesi halinde yararlanılmakta olan bazı teşviklerden yararlanamama söz konusu olabileceğinden işverenlerce bu teşvik kayıplarının giderilebilmesi için teşvik hakkı olan sigortalıları işe alma yönünde planlama yapmaları gerekecektir.
5) TEŞVİKLERDEN YARARLANAMAMA
Halen teşviklerden yararlanma hakkı olan, ancak EYT düzenlemesi sonrası emekli olarak aynı veya başka bir işyerinde sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışacak olan sigortalılardan dolayı 5 puanlık prim indirimi teşviki de dahil sigorta primi teşviklerinden yararlanılması mümkün olmadığından bu durumun da işverenlerce dikkate alınması gerekecektir.
Bu bağlamda, 2022 yılı 01.07.2022 – 31.12.2022 dönemi için geçerli olan 6.471,00 TL asgari ücret üzerinden %5 teşvik tutarı 323,55 TL olup, EYT düzenlemesi ile emekli olup çalışacaklardan dolayı söz konusu teşvikten yararlanılamayacaktır.
6) EMEKLİ PERSONEL İSTİHDAMININ İŞVEREN AÇISINDAN DAHA MALİYETLİ OLMASI
2022 yılı 01.07.2022 – 31.12.2022 dönemi için geçerli olan 6.471,00 TL asgari ücret üzerinden normal çalışan için işveren maliyeti 7.603,43 TL iken, emekli olarak çalışmakta olanın maliyeti ise 8.056,40 TL’dir. Dolayısıyla, EYT düzenlemesinden yararlanarak emekli olan personelin çalıştırılması durumunda işveren maliyeti kişi başı 452,97 TL daha fazla olacaktır.
7) DENEYİMLİ VE TECRÜBELİ PERSONELİN İŞTEN AYRILMASI
EYT kapsamında emekli olacak kişilerin büyük bir çoğunluğu 20 yıldan daha fazla iş hayatında olan kişilerdir. Bunların önemli bir bölümü de görevleri ve yaptıkları işler gereği işletmelerin kilit personel pozisyonundadır.
Bazı işletmeler, personelini emekli olduktan sonra da istihdam edebilmekte ise de, bazı global firmaların emekli personel çalıştırmama politikası bulunmaktadır.
Dolayısıyla, olası EYT düzenlenmesinden yararlanarak emekli olmayı tercih edecek olan personelden dolayı pek çok işletme tecrübeli ve deneyimli personelini kaybedebilecektir.
8) KAYITDIŞI İSTİHDAMIN ARTMA OLASILIĞI
Henüz emeklilik hakkını elde etmemiş kişiler, hem prim gün sayısını tamamlayabilmek, hem daha yüksek emekli aylığı alabilmek, hem de sağlık güvencesinden yararlanabilmek için sigortalı (kayıtlı) çalışma konusunda daha hassas ve bilinçli davranmaktadırlar.
Emekli olduktan sonra Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ödeyerek çalışma durumunda ise, sosyal güvenlik sistemine ödenen primlerin emekli aylığına hiçbir katkısı olmamakta, sadece iş kazası ve meslek hastalığı durumunda bir sosyal koruma sağlamaktadır.
KARAR GAZETESİ