Yönetmelik Yayımlandı Yönetici Adayları Ne Yapmalı?
Ölçme Değerlendirme Uzmanı Ahmet Cevdet TURALP'in yeni yönetmelik ile ilgili değerlendirmesi
Günlerdir merakla beklenen Yönetici Atama Yönetmeliği yayınlandı. Yönetmelikle ilgili söylenebilecek en kestirme söz: Yargı kararları ve torba kanun dikkate alınarak yeniden dizayn edilmiş olmasıdır. Yeni yönetmelikte en belirgin olan iki husus sınav barajının 60’tan 70’e çıkması, yönetmeliğin kapsamına giren yöneticiliğin tüm kademelerine rotasyonun getirilmiş olmasıdır. Diğer değişiklikler yargı kararlarının özenle takip edenlerin beklediği ve olması gereken değişikliklerdi.
İki ana değişiklik üzerinden ikincisinden başlayacak olursak rotasyona müdür yardımcıları ve müdür başyardımcılarının dahil edilmesi beklenilen bir durumdu. En azından müdür rotasyonu sonrası İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri, Müfettişler ve İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin konuya ilişkin değerlendirmesi ve raporları müdür rotasyonunun son derce faydalı olduğu noktasındaydı. Öyleyse rotasyon bazı lokal mahkeme kararları bir kenara konulursa başarıyla sonuçlanmıştı. Müdür Yardımcıları ve Müdür Başyardımcılarının rotasyon kapsamına dahil edilmesini engellemek imkansızdı. Müfettişlerin bile kendileri ile ilgili rotasyona karşı çıkmaları ve ortalığı ayağa kaldırmaları dikkate alınmamış rotasyon kâbusu (!) yılların müfettişlerini hallaç pamuğu gibi savurmuştur. İlçe Milli Eğitim Müdürleri, Şube Müdürleri, İl Müdür Yardımcıları ve İl Milli Eğitim Müdürleri, kısa süreli haz duymaya devam ederlerken ve rotasyon son derece faydalı oldu derlerken akıllarından çıkarmamaları gereken nokta sıranın kendilerine geldiğidir.
Birinci ana değişik konusunda; yani sınav puanının barajının 60’tan 70’ e çıkarılmasında söylenilecek söz; görevde yükselme sınavları ve şeflik sınavlarında barajın 70 olması nedeniyle kısır tartışma Bakanlığı yormuştur. Cevabı her defasında verilmesine rağmen “Neden müdürlükte 60’ta şeflikte ve Bakanlıkta alt kadrodaki personelin görevde yükselme sınavında baraj 70” diye bir çırpıda sorulan sorunun cevabı çok basit olduğu halde kafa karışıklığını gidermemesi, sorunun duyguları harekete geçirmek üzere kurgulanmış bazı sınıf sendikacılığı yapanlar tarafından da propaganda malzemesi haline dönüştürülmesini engelleyemedi. Dolaysıyla elma ile armut arasındaki farkı anlatmaktansa bütünlük açısından 70’te toparlanması doğal olanıydı. GİH sınıfı ile Eğitim-Öğretim Sınıfı ayırımını anlatmaktansa “barajı 70’ e çekelim olsun gitsin. Zaten önceden de sınav barajı genellikle 70 olarak tutuluyordu” kolaycılığı yönetmelik hükümlerine yansıdı. Bundan sonra 60–70 kavgasını bir kenara bırakarak “Hatice’ye değil, neticeye bakmak” lazım.
Bu yönetmeliğin haykırmak istediği gerçek şudur. Sınav yöneticiliğin bütün kademelerinde ana belirleyici unsurdur bunu herkes kabul etsin. Bu bir… İkinci olarak ta rotasyon artık mesleki yaşamın bir parçasıdır. Planlarınızı ona göre yapın bu da iki…
Yönetmelik, Ağustos ve Eylül aylarında rotasyon yapılır demekte. Bu: bu sene rotasyonun ıskalanmak istenmediği gibi bir anlamı taşımaktadır. Yetişmeme ihtimali rotasyona uğrayacaklara bir yıl kazandıracak ve bu arada yeni fırsatları sunabilecektir. Rotasyonun kapsama alanına girenlerle gelecek yıl girecek olanların kazaya kurban gitmemek ve isteğe bağlı yer değişikliklerinde puan üstünlüğü ile yer değiştirme avantajından yararlanmaları için yapacakları en önemli iş; iyi bir sınav puanına sahip olmak olacaktır. Yıllardır yöneticilik kadrolarında oluşan boşluğun 2009 sınavı sonrası doldurulmuş olması ise yöneticiliğe yeni adım atacaklara “artık eskisi kadar boş kurum çok olmayacaktır. Öyleyse yöneticilik aslanın ağzında değil artık midesinde… Eğer yöneticilik düşünüyorsan barajı kıl payı geçerek alacağın puanla yönetici olamazsın. Sınav puanın yüksek olmalı” demektedir.
Peki, mevcut yöneticiler ve yönetici adayları ne yapmalı?
Öncelikle 2009 sınavı örneğini gözlerinin önüne getirmeli. Hatırlanacak olursa sınava ilişkin klavuz bir ay önce yayınlanmış ve sınav takvimi dar bir zamana sıkışmıştı. Bireysel olarak yapılacak çalışmadan ziyade, organize olanlara avantaj sunabilecek bir süreç algılanması gereken gerçekti. Sendikalar örgütlü gücünü kullanarak bunu avantaja dönüştürebilirdi ve bunu en iyi değerlendiren Eğitim-Bir-Sen sendikası olmuştu. Serdivan Çalıştay Grubu adı altında bir şubenin yaptığı ve kitaplaştırdığı pratik yöntem denemeli çalışma, hem sınav başarısı bakımından hem de atamalarda pastadan en fazla payı almak istemesi açısından hedefine ulaşmış ve tartışmalar, “atı alanın Üsküdar’ı geçmesini” engellememişti. Bu aslında diğer sendikaların hazırlıksız yakalanmaları ve geleceği ön görememeleri ile ilgili bir durumdu. Bazıları bu yazıma kızabilir ama sendikal aidiyetlerini bir kenara koyarak düşünülebilirlerse bana hak vereceklerdir. Sınava şaibe düşürmeye yönelik çıkarılan gürültüyü kabahat örtme telaşı olarak algılamıştım. Bu benim kendi görüşümdür. Gördüğüm kadarıyla yine aynı sendika farklı bir kitap çıkararak sınav sürecini önemsemiştir. Sendikalarla ilgili boyutunu bir tarafa bırakalım ve yeni yönetmelik yayınlandı ne yapmak lazım ona yoğunlaşalım isterseniz.
2009’da Yönetmelik sonrası Klavuzun yayınlanması ile başlayan sınava hazırlığın dar banda sıkışmasına benzer bir durum söz konusu. Bakanlık sınav takvimini önceden ilan etti. Sınav, 2 Ekim 2011’de olacak. Takip edenler bilirler. Bir sendikanın sınavın tarihinin ertelenmesini talep eden yazısına bakanlık olumsuz cevap verdi ve sınav takviminde boş yer yok anlamına gelecek şekilde karşılık yazdı. Öyleyse sınav kesinlikle 2 Ekim 2011’de ve Müdürlük, Müdür Yardımcılığı ve Müdür Başyardımcılığının tamamı da sınavla mümkün olacak…
Yöneticiler ve yönetici adayları 1,5 aylık süreyi çok çok iyi değerlendirmek zorunda. Ramazan Bayramı ile ilgili, hafta içi birleştiğinde 10 günlük Bayram Tatilini bir kenara koyar, küsuratları önemsemezsek yine bir aylık hazırlık süresi söz konusu denilebilir. Çünkü Bayram süresince kimse sınav kitabını eline alamayacaktır. Okulların açılması ile başlayacak iş yükü mevcut yöneticilerin aleyhine işlerken öğretmenlerinde vaktini alacaktır. Sınava hazırlığa bu günden başlamalı ve her gün düzenli aralıklarla çalışmalı demek için kâhin olmaya gerek yoktur.
Yöneticilik sınavına girecekler için önceki sınava nazaran daha fazla doküman var. Fakat dar zamanda sonuca ulaştıracak çalışma, yine pratik yöntemle keçiboynuzu çiğnetmeden öze yönelen kitaplar olacaktır. “Sınavlarda soru tekniklerinin işlevselliği” üzerine Yüksek Lisans ta uzmanlaşan birisi olarak; piyasadaki 8 kitabı da incelemem sonrası söyleyebileceğim öz cümle şudur. Eğer sınava 3–4 aylık süre olsaydı konu anlatımlı bir kitap alınız ve sindire sindire istikrarlı bir şekilde kitabı bitirdikten sonra sorular çözerek pekiştiriniz olacaktı. Fakat zamanın dar banda sıkışması üzerine söyleyebileceğim şey; Serdivan Grubu Kitapları gibi soru cevap tekniği ile hazırlananlar, “az zamanda çok iş” yapacaklardır. Sınava hazırlık kursu açan sendikalar ise, aday için süreci kolaylaştıran ikinci unsur olacaktır. Bazı kitapların gereksiz bilgileri doldurarak adaya kabuk çiğnetmeleri ne yapacağını bilenlere aslında gizli bir fırsatı da altın tepside sunmaktadır.
Yönetmelik tamam ve geriye sayım başladı. Bütün adaylara başarılar diliyorum. Süre başlamıştır. 10, 9, 8, 7,6, 5, 4, …
09.08.2011
Ahmet Cevdet TURALP
Ölçme Değerlendirme Uzmanı
Güncelleme Tarihi: 09 Ağustos 2011, 00:00
İki ana değişiklik üzerinden ikincisinden başlayacak olursak rotasyona müdür yardımcıları ve müdür başyardımcılarının dahil edilmesi beklenilen bir durumdu. En azından müdür rotasyonu sonrası İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri, Müfettişler ve İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin konuya ilişkin değerlendirmesi ve raporları müdür rotasyonunun son derce faydalı olduğu noktasındaydı. Öyleyse rotasyon bazı lokal mahkeme kararları bir kenara konulursa başarıyla sonuçlanmıştı. Müdür Yardımcıları ve Müdür Başyardımcılarının rotasyon kapsamına dahil edilmesini engellemek imkansızdı. Müfettişlerin bile kendileri ile ilgili rotasyona karşı çıkmaları ve ortalığı ayağa kaldırmaları dikkate alınmamış rotasyon kâbusu (!) yılların müfettişlerini hallaç pamuğu gibi savurmuştur. İlçe Milli Eğitim Müdürleri, Şube Müdürleri, İl Müdür Yardımcıları ve İl Milli Eğitim Müdürleri, kısa süreli haz duymaya devam ederlerken ve rotasyon son derece faydalı oldu derlerken akıllarından çıkarmamaları gereken nokta sıranın kendilerine geldiğidir.
Birinci ana değişik konusunda; yani sınav puanının barajının 60’tan 70’ e çıkarılmasında söylenilecek söz; görevde yükselme sınavları ve şeflik sınavlarında barajın 70 olması nedeniyle kısır tartışma Bakanlığı yormuştur. Cevabı her defasında verilmesine rağmen “Neden müdürlükte 60’ta şeflikte ve Bakanlıkta alt kadrodaki personelin görevde yükselme sınavında baraj 70” diye bir çırpıda sorulan sorunun cevabı çok basit olduğu halde kafa karışıklığını gidermemesi, sorunun duyguları harekete geçirmek üzere kurgulanmış bazı sınıf sendikacılığı yapanlar tarafından da propaganda malzemesi haline dönüştürülmesini engelleyemedi. Dolaysıyla elma ile armut arasındaki farkı anlatmaktansa bütünlük açısından 70’te toparlanması doğal olanıydı. GİH sınıfı ile Eğitim-Öğretim Sınıfı ayırımını anlatmaktansa “barajı 70’ e çekelim olsun gitsin. Zaten önceden de sınav barajı genellikle 70 olarak tutuluyordu” kolaycılığı yönetmelik hükümlerine yansıdı. Bundan sonra 60–70 kavgasını bir kenara bırakarak “Hatice’ye değil, neticeye bakmak” lazım.
Bu yönetmeliğin haykırmak istediği gerçek şudur. Sınav yöneticiliğin bütün kademelerinde ana belirleyici unsurdur bunu herkes kabul etsin. Bu bir… İkinci olarak ta rotasyon artık mesleki yaşamın bir parçasıdır. Planlarınızı ona göre yapın bu da iki…
Yönetmelik, Ağustos ve Eylül aylarında rotasyon yapılır demekte. Bu: bu sene rotasyonun ıskalanmak istenmediği gibi bir anlamı taşımaktadır. Yetişmeme ihtimali rotasyona uğrayacaklara bir yıl kazandıracak ve bu arada yeni fırsatları sunabilecektir. Rotasyonun kapsama alanına girenlerle gelecek yıl girecek olanların kazaya kurban gitmemek ve isteğe bağlı yer değişikliklerinde puan üstünlüğü ile yer değiştirme avantajından yararlanmaları için yapacakları en önemli iş; iyi bir sınav puanına sahip olmak olacaktır. Yıllardır yöneticilik kadrolarında oluşan boşluğun 2009 sınavı sonrası doldurulmuş olması ise yöneticiliğe yeni adım atacaklara “artık eskisi kadar boş kurum çok olmayacaktır. Öyleyse yöneticilik aslanın ağzında değil artık midesinde… Eğer yöneticilik düşünüyorsan barajı kıl payı geçerek alacağın puanla yönetici olamazsın. Sınav puanın yüksek olmalı” demektedir.
Peki, mevcut yöneticiler ve yönetici adayları ne yapmalı?
Öncelikle 2009 sınavı örneğini gözlerinin önüne getirmeli. Hatırlanacak olursa sınava ilişkin klavuz bir ay önce yayınlanmış ve sınav takvimi dar bir zamana sıkışmıştı. Bireysel olarak yapılacak çalışmadan ziyade, organize olanlara avantaj sunabilecek bir süreç algılanması gereken gerçekti. Sendikalar örgütlü gücünü kullanarak bunu avantaja dönüştürebilirdi ve bunu en iyi değerlendiren Eğitim-Bir-Sen sendikası olmuştu. Serdivan Çalıştay Grubu adı altında bir şubenin yaptığı ve kitaplaştırdığı pratik yöntem denemeli çalışma, hem sınav başarısı bakımından hem de atamalarda pastadan en fazla payı almak istemesi açısından hedefine ulaşmış ve tartışmalar, “atı alanın Üsküdar’ı geçmesini” engellememişti. Bu aslında diğer sendikaların hazırlıksız yakalanmaları ve geleceği ön görememeleri ile ilgili bir durumdu. Bazıları bu yazıma kızabilir ama sendikal aidiyetlerini bir kenara koyarak düşünülebilirlerse bana hak vereceklerdir. Sınava şaibe düşürmeye yönelik çıkarılan gürültüyü kabahat örtme telaşı olarak algılamıştım. Bu benim kendi görüşümdür. Gördüğüm kadarıyla yine aynı sendika farklı bir kitap çıkararak sınav sürecini önemsemiştir. Sendikalarla ilgili boyutunu bir tarafa bırakalım ve yeni yönetmelik yayınlandı ne yapmak lazım ona yoğunlaşalım isterseniz.
2009’da Yönetmelik sonrası Klavuzun yayınlanması ile başlayan sınava hazırlığın dar banda sıkışmasına benzer bir durum söz konusu. Bakanlık sınav takvimini önceden ilan etti. Sınav, 2 Ekim 2011’de olacak. Takip edenler bilirler. Bir sendikanın sınavın tarihinin ertelenmesini talep eden yazısına bakanlık olumsuz cevap verdi ve sınav takviminde boş yer yok anlamına gelecek şekilde karşılık yazdı. Öyleyse sınav kesinlikle 2 Ekim 2011’de ve Müdürlük, Müdür Yardımcılığı ve Müdür Başyardımcılığının tamamı da sınavla mümkün olacak…
Yöneticiler ve yönetici adayları 1,5 aylık süreyi çok çok iyi değerlendirmek zorunda. Ramazan Bayramı ile ilgili, hafta içi birleştiğinde 10 günlük Bayram Tatilini bir kenara koyar, küsuratları önemsemezsek yine bir aylık hazırlık süresi söz konusu denilebilir. Çünkü Bayram süresince kimse sınav kitabını eline alamayacaktır. Okulların açılması ile başlayacak iş yükü mevcut yöneticilerin aleyhine işlerken öğretmenlerinde vaktini alacaktır. Sınava hazırlığa bu günden başlamalı ve her gün düzenli aralıklarla çalışmalı demek için kâhin olmaya gerek yoktur.
Yöneticilik sınavına girecekler için önceki sınava nazaran daha fazla doküman var. Fakat dar zamanda sonuca ulaştıracak çalışma, yine pratik yöntemle keçiboynuzu çiğnetmeden öze yönelen kitaplar olacaktır. “Sınavlarda soru tekniklerinin işlevselliği” üzerine Yüksek Lisans ta uzmanlaşan birisi olarak; piyasadaki 8 kitabı da incelemem sonrası söyleyebileceğim öz cümle şudur. Eğer sınava 3–4 aylık süre olsaydı konu anlatımlı bir kitap alınız ve sindire sindire istikrarlı bir şekilde kitabı bitirdikten sonra sorular çözerek pekiştiriniz olacaktı. Fakat zamanın dar banda sıkışması üzerine söyleyebileceğim şey; Serdivan Grubu Kitapları gibi soru cevap tekniği ile hazırlananlar, “az zamanda çok iş” yapacaklardır. Sınava hazırlık kursu açan sendikalar ise, aday için süreci kolaylaştıran ikinci unsur olacaktır. Bazı kitapların gereksiz bilgileri doldurarak adaya kabuk çiğnetmeleri ne yapacağını bilenlere aslında gizli bir fırsatı da altın tepside sunmaktadır.
Yönetmelik tamam ve geriye sayım başladı. Bütün adaylara başarılar diliyorum. Süre başlamıştır. 10, 9, 8, 7,6, 5, 4, …
09.08.2011
Ahmet Cevdet TURALP
Ölçme Değerlendirme Uzmanı
Güncelleme Tarihi: 09 Ağustos 2011, 00:00
YORUM EKLE
YORUMLAR
ahmet yeniyurt - 13 yıl Önce
Yönetmelik şu haliyle iyi,ancak geçen yıl uygulan yönetmelikte;istek dışı bilgisayar kurasına kalan yöneticilerin günahı neydi?Sıkıntıları halen devam ediyor.Bu konuda hiç bir çalışma olmadı.Yaptım ,oldu,bitti anlayışıyla mağduriyet devam etmektedir.Lütfen bu konu hakkında düşüncelerinizi bekliyoruz.
mehmet binboğca - 13 yıl Önce
öğretmenler bu konuda şanslılar.idareciliğin cazibesi kalmadı idareciler rotasyona tabi olunca idareciliğin anlamı kalmıyor. bu yüzden yüzlerce hatta binlerce müdür yardımcılığından istifa ve emeklilik olacağına adım gibi eminim. bunun yerine atanan müdürün kendi idari kadrosunu kurmasıdır.mantıklı olan bu.
NAMAZ VAKİTLERİ
İMSAK
06:28
GÜNEŞ
07:58
ÖĞLE
12:57
İKİNDİ
15:23
AKŞAM
17:45
YATSI
19:10
1
MPM TEMİZ ÜRETİM İÇİN 'ÖNCE KOBİLER' DİYOR
2
Sınava Dayalı Yönetici Ataması Yapılması Talebimizi...
3
İstanbul Milli Eğitimde Haksızlıkları ve Zulümleri...
4
EFSANE ŞUBEYE GENÇ BAŞKAN
5
İlköğretim Haftası Kutlamaları ile İlgili Resmi...
6
2011 Eğitim Kurumları Müdür Bş.Yrd.lığı ve...
7
Yönetici Atama Kılavuzunda Değişiklik İstedik
8
Eğitim-Sen: 400 bin ataması yapılmayan öğretmen...
9
MEB'den 'Vatandaşlık ve Demokrasi Eğitimi' dersi...
10
Öğretmen kurstan geçirilecek
ANKETTüm Anketler
sınava başvurular nezan yapılacaktır bilginiz varsa paylaşırmısınız teşekürler.