Özür grubu tayin isteklerinin sonuçlandırılması, 4+4+4 kademeli eğitim sistemi ile ortaya çıkan, sınıf öğretmenliğindeki norm fazlalığının eritilmesi, eğitim öğretimin diğer kademelerindeki öğretmen açığının giderilmesi ve her öğretmenin kendi branşında görev yapabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından başlatılan alan değişikliği uygulaması tam yol devam ederken yayınlanan kılavuz sayesinde karmaşa, kaos ve belirsizlik had safhaya ulaşmış durumdadır. Özür grubu yer değiştirmelerini beceremeyen MEB, bu sorunu çözebilmek için alan değişikliği çalışması yapmıştır. Ancak yıllardır sınıf öğretmenliği yapan eğitim çalışanlarını önce norm fazlası duruma düşürüp arkasından da diplomalarında herhangi bir yan alan yazmayanları, dünyada eşi benzeri olmayan bir uygulamaya giderek, zihinsel engelli öğretmenliği ya da teknoloji tasarım öğretmenliğine geçmeye mecbur bırakmıştır. Aile bütünlüğünün anayasal kanunlarla koruma altına alındığı ülkemizde, bir öğretmenin eşi ve çocuklarıyla aynı şehirde olma isteği hem bu çocuklara hem de öğretmenlerimize ödettirilmiştir. Milli eğitim camiası akıllara durgunluk veren bu uygulamayı sindiremeden, il içi alan değişikliği kılavuzuyla yeni sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Gerçi bu kılavuz öğretmen camiasını hiç şaşırtmamış, MEB beceriksizlik ve iş bilmezlik rekoruna bir yenisini eklemiştir.
İl içi alan değişikliği kılavuzunda yer alan, tüm öğretmen camiasını sıkıntıya sokan en önemli sorun; 2012 yılında il içi, iller arası ve özür durumundan yer değişikliği yapılan öğretmenlerin il içi alan değişikliğine başvuruları kabul edilmeyecektir.’ maddesidir. İl içi yer değiştirme işlemini ağustos ayına kadar ertelediğinden, okulları dönüştürülen öğretmenleri norm fazlası durumuyla baş başa bırakıp il içi yer değişikliği istemeye teşvik eden MEB, şimdi bu öğretmenleri cezalandırmaktadır. Sadece bu büyük camia içinde daha verimli olmaya çalışan öğretmenlerimiz, il içinde yer değiştirdikleri için alan değişikliği başvurusunda bulunamamaktadırlar. Sorunları çözmeye talip olan yöneticilerin, bu sorunların çözümünde adil ve hakkaniyetli olmaları gerekmez mi? 4+4+4 eğitim sistemine geçilmesiyle, dönüştürülen okullarda normları bulunmayan öğretmenler il içinde değişiklik isteyerek suç mu işlemişlerdir?
Okullarımızda idareci olarak görev yapan öğretmenler, büyük bir sürprizle karşılaşmışlardır. Görev yaptıkları okullarda ders yükü bulunmadığı için, alan değişikliğine başvurduklarında, idareci kadrolarını kaybetmektedirler. 4+4+4 sistemine geçiş ile birlikte okulların dönüştürülmesi sonucu, sınıf öğretmeni kadrosunda olan idareciler ortaokulda, branş öğretmeni kadrosunda olan idareciler ilkokul kadrosunda kalmışlardır. Normal olarak da çalışmış olduğu okulunda girebileceği ders olmadığı için, kendi okulunda alan değişikliği isteğinde bulunamamaktadırlar.
2012 İl içi alan değişikliği kılavuzundaki en büyük yanlışlardan biriside Fizik, Kimya ve Biyoloji öğretmenlerinde görülmektedir. Bu olayı kısaca özetlemek gerekirse lisede fizik öğretmenliği yapan bir öğretmen, Fen ve Teknoloji dersine alan değişikliği yapabilmektedir. Ancak sınıf öğretmenliği yapan bir fizik öğretmeni sadece fizik için alan değişikliği yapabilmekte, Fen ve Teknoloji dersine alan değişikliği yapamamaktadır. Kılavuzu incelediğimizde TTK’ nun 80 no’lu kararına atıfta bulunulmaktadır. Bu karara göre fizik öğretmenlerinin aylık karşılığı okutabileceği dersler bölümünde Fen ve Teknoloji dersi bulunmaktadır. Buraya kadar bir sorun olmadığı açıktır. Ancak gene karşımıza MEB in inanılmaz uygulamaları çıkmaktadır. MEB İl içi alan değişikliği kılavuzunda, sınıf öğretmenlerinin aşağıdaki öncelik sırasına göre alan değiştirebileceğini belirtiyor. İşte o sıralama;
a)Yüksek öğrenimleri diğer alanlara atanmaya kaynak teşkil edenler öğrenimlerine göre atanabilecekleri alana veya diplomalarında yazılı olan yan alana ya da öğretmen yetiştiren iki yıllık yükseköğretim kurumu mezunları lisans tamamladıkları alana,
b) Zihinsel Engelliler Sınıfı Öğretmenliği alanına, bu alanda boş norm kadro bulunmaması halinde Teknoloji ve Tasarım alanına
Diğer alan öğretmenlerini ise şu öncelik sırasına göre alan değiştiriyor,
Yüksek öğrenimleri diğer alanlara atanmaya kaynak teşkil edenler öğrenimlerine göre atanabilecekleri alana veya diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına,
b) Teknoloji ve Tasarım alanına,
alan değişikliği başvurusunda bulunabileceklerdir, diyor.
Alan değiştirmede öncelik sırasına dikkat edildiğinde, sınıf öğretmenlerine yapılan haksızlık ‘ aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına’ cümlesinde vardır. Bu aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına geçer cümlesi sınıf öğretmenleri için mevcut olmadığı için, sınıf öğretmeni olan Fizik Kimya Biyoloji öğretmenlerinin Fen ve Teknoloji dersine alan değişikliğiyle geçememektedirler. Ancak kılavuzun 1. 2. maddesinde ‘Talim ve Terbiye Kurulunun 07.07.2009 tarihli ve 80 sayılı kararı (Bu karar ve eklerine http://ttkb.meb.gov.tr/www/80-sayili-karar/icerik/19 adresinden ulaşılabilir.) esas alınacaktır’ denilmektedir. TTK’ nun 80 sayılı kararına göre ise; atanmaya esas alan itibariyle Fizik Kimya Biyoloji öğretmenlerinin, Fen ve Teknoloji dersi aylık karşılığı okutabilecekleri dersler kapsamında değildir. Ancak mezun olduğu yüksek öğretim programı itibariyle Fen ve Teknoloji dersi Fizik Kimya Biyoloji öğretmenlerinin aylık karşılığı okutabileceği dersler kapsamındadır. İl içi alan değişikliğinin amacı sınıf öğretmeni fazlalığının eritilmesiyse, bu kadar ince bir ayarın anlamı düşündürücüdür. Daha düne kadar ilköğretim ve ortaokulların bir arada olduğu okullarımızda, lisede çalışan fizik öğretmenlerinin ortaokuldaki fen ve teknoloji dersine geçiş hakkı verenlerin, meslek hayatını ortaokullarla beraber ilkokullarda geçiren Fizik Kimya Biyoloji öğretmenlerinin Fen ve Teknoloji alanına geçişlerini engellemeleri manidardır.
Alan değişikliğindeki en önemli sorunlardan biride ilden ile farklı uygulamalardır. Özür grubu tayinlerinde yan alanı Türk Dili olan sınıf öğretmenlerine ilköğretim Türkçe branşına, Matematik yan alanı olan sınıf öğretmenlerine de ilköğretim Matematik branşına geçiş hakkı verilmişken, il içi alan değişikliğinde verilmemektedir. Bu durumdaki sınıf öğretmenlerimize yan alanlarında yazılı Türk Dili ve Matematik ibarelerinden dolayı liselere tercih yapılması söylenmektedir. Yan alanı olan binlerce sınıf öğretmeni ortaokul dersleri için kendini yetkin hissetmekte iken bu öğretmenlerimizi liseleri tercihe zorlamanın mantıklı bir izahı yapılamamaktadır.Sınıf öğretmenliği diplomasına sahip öğretmenlerin yan alanları Türk dili ve Matematik olanların liseleri tercihe yönlendirilmelerinin izahını öğretmen camiası yetkililerden beklemektedir.
ALAN DEĞİŞİKLİĞİ İLE İLGİLİ ÖNERİLERİMİZ
Bakanlığımız başvuru süresini uzatıp aşağıdaki önerilerimizi dikkate alarak gerekli düzenlemeleri derhal yapmalıdır.
- 2012 yılında il içi, iller arası ve özür durumunda yer değişikliği yapılan öğretmenlerin il içi alan değişikliğine başvuru hakkının tanınması
- Okullarının dönüştürülmesi sonucu, sınıf öğretmeni kadrosunda olan idareciler orta okulda,branş öğretmeni kadrosunda olan idareciler ilkokul kadrosunda kalmıştır.Bu durumda olan idarecilerimizin idari görevleri düşmemek kaydıyla alan değişikliğine baş vurma hakkının tanınması.
- Sınıf öğretmenliği yapan yan alanı veya alanı Fizik,Kimya,Biyoloji öğretmenlerinin Fen ve Teknoloji dersine alan değişikliği yapabilme hakkının tanınması..
- Alan değişikliğinde Zihinsel Engelliler Sınıf öğretmenliği, Teknoloji ve Tasarım alanına önceliğinin kaldırılması.
- Yan alanı Türk Dili olan sınıf öğretmenlerinin ortaokul Türkçe tercihini de yapabilme hakkının tanınması.
- Yan alanı Matematik olan sınıf öğretmenlerinin Matematik tercihini de yapabilme hakkının tanınması..
- Eğitim Bilimleri mezunu öğretmenlerimizin daha önceki yıllarda olduğu gibi Rehber öğretmenliği tercihinin tanınması.
- Felsefe gurubu öğretmenlerine Rehber öğretmenliği tercihi hakkı tanınması.
Dr. Mustafa KAVLU
Türk Eğitim – Sen 7. Nolu Şube Başkanı
Güncelleme Tarihi: 25 Eylül 2012, 00:00
Aynen hocam be de katılıyorum.Ben de yan alanı Türk Dili olan öğretmenlerdenim.Farklı senelerde Türkçe öğretmeni olarak da görevlendirildim.Fakat her ne hikmetse şu an Türkçe başvurusu yapamıyorum.Bizim okuduğumuz yıllarda ilköğretim Türkçe diye bir kavram yoktu. Sanırım 98-99 lardan sonra çıktı. Şimdi soruyorum yetkililere meb de sabaha ne olacağını bile bilemez haldeyken o yıllarda bunu bilme şansımız olabilir miydi acaba.Bu büyük bir haksızlık.Bir ilkokul öğretmenini lise edebiyat bölümüne yönlendirenlerin ziraat ve veterinerleri öğretmen yapan zihniyetten ne farkı olabalir?