Milli Eğitim Bakanlığı, Bakan Selçuk'un, okul öncesi ve 1'inci sınıflarda yüz yüze eğitimin ilk gününe dair görüntülü değerlendirmesini paylaştı.
Bilim Kurulunun rehberliğinde aldıkları kararla 1 milyonun üzerinde öğrencinin bugün okula adım atmanın mutluluğunu yaşadığını söyleyen Selçuk, "Gönül isterdi ki 18 milyon öğrencimizin hepsi birden aynı anda okulların kapısından girsin, eğitim yuvalarını şenlendirsinler.
Eğtim öğretim aslında bir şölen gibi başlasa tabii ki daha iyi olurdu. Bu yıl bu şenliği sadece 1'inci sınıf ve okul öncesi çocuklarımızla yaşıyoruz. Onlara nasip oldu."
Okulun ilk günü öğrenciler ve öğretmenler için "yılın ilk günü" hükmünde olduğunu dile getiren Selçuk, birçok öğrenci ve öğretmenin pazar gecesi gözlerine uyku girmediğini, bu durumu kendinden bildiğini anlattı.
Okulun ilk gününün, öğretmenler için öğrencilerine kavuşmak, onlarla hasret gidermek, yeni öğrenciler, yeni konular, yeni bir ders programı, öğrenciler için de ayrı kalınan süreden sonra öğretmenlere, okullara kavuşmak anlamına geldiğini söyleyen Selçuk, "Bir üst sınıfa başlamak, büyümenin resmi bir göstergesi olarak da kendini gösteriyor. Okulun ilk günü, bir çocuk için büyümenin kutlandığı gündür."
Yeni yılı 17 milyon öğrencinin bugün evlerinde yaşadıklarını söyleyen Selçuk, "Bu duyguyu yaşamaları için uzaktan eğitim imkanlarıyla en iyi şekilde eğitim almaları için elimizden geleni yaptık. Bu sosyal ortam dışında hiçbir şeyden geri kalmasınlar diye çalışmalar son hızla devam ediyor."
Okul hayatı ile bir şekilde henüz yeni tanışacak öğrencilerin ilk heyecanlarını doğal ortamlarında yaşamalarını istediklerini söyleyen Selçuk, okula başlamanın bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
Okuma-yazma öğrenmenin, sıralara oturmanın, teneffüse çıkmanın, büyük bir binayı tanımaya çalışmanın, arkadaşlarıyla beraber oyun oynamanın özel hatıralar olduğunu belirten Selçuk, "Okula başlayan çocuk, yepyeni bir dünyanın kapısından içeri giriyor. Bugün 1 milyondan çok çocuğumuz da bu kapıdan içeri girdi ve bu yeni hayata başladı."
Okulla irtibatı olan her kişinin HES kayıtlarının takibi yapılıyor
Öğrencilerle birlikte öğretmenler olarak okula ilk adımı atmanın heyecanını yaşadıklarını söyleyen Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biliyoruz ki velilerimiz de öğrencilerimiz de öğretmenlerimiz de böyle bir başlangıcı hayal etmemişti. Şartların gerektirdiği her durumu, aslında bir kriz ya da bunalım olarak değil de bir fırsata çevirmek olarak yaşamayı arzu ediyoruz.
18 milyon öğrencimizin tamamının yüz yüze eğitime başlayacakmış gibi hazırlıkların yapılmış olması bizi rahatlatan kısım. Hijyen ve güvenli ortam ihtiyaçlarını salgın koşullarına göre düzenlemiş olmamız, bu konuda çok sıkı tedbirler içinde bulunmamız, bütün arkadaşlarımızı, velilerimizi mutlu ediyor.
Bu hazırlıklarla karşılaşan öğrencilerimiz okul öncesi ve 1'inci sınıf öğrencilerimiz. Onlara büyük bir ihtimamla yaklaşıyoruz. Onların duygusal, sosyal olduğu kadar fiziksel sağlıkları ve güvenleriyle ilgiliyiz. Çok iyi bir ortamda okula başlamalarını önemsiyoruz. Onlara sağlıklı, güvenli bir ortam sağlamayı kendi öncelikli görevimiz olarak da görüyoruz.
Okularımızın hijyen koşullarının, mesafe ayarlamalarının, maskelerin vesaire bunların hepsinin hazırlıklarının yapıldığını görüyoruz. Yaptığımız denetimler, incelemeler de bunu gösteriyor.
Sahada 3 bin 800 kadar denetmenimiz, okullardaki hazırlıkları denetlemek ve neler yapıldığını ve eksiklerini belirlemek üzere çalışıyorlar. Sağlık Bakanlığı ile oluşturduğumuz bir entegrasyon sistemi var.
Bunu çok önemsiyoruz. Bu sistem sayesinde okulla irtibatı olan her kişinin HES kayıtları ve bunların takibi yapılıyor ve olası bir risk durumunda da okul yöneticilerimiz anlık olarak bilgilendiriyorlar. Burası çok kritik.
Önümüzdeki 3 hafta salgının seyrine bakacağız, değerlendirmeler yapılacak. Eğitim kesintiye uğramıyor, çocuklarımızın bir kısmı okullara gitmese de her koşulda bizim eğitime odaklanmamız ve eğitimin bir eksiğinin kalmaması için uğraşmamız lazım."
Çocukları daha çok cesaretlendirmek gerekiyor
Bakan Selçuk, bu zamanda özellikle velilerden, öğretmenlerden çocuklarla daha çok sohbet etmelerini, daha çok konuşmalarını, onları daha çok dinlemelerini, çocukların kendilerini daha güvende hissetmelerini sağlamalarını istedi.
Çocukları her zaman olduğundan daha çok cesaretlendirmek gerektiğinin altını çizen Selçuk, uzmanlarla yaptıkları bütün çalışmalar ve değerlendirmelerin bunu gösterdiğini söyledi.
Uzun eğitim yolculuğuna başlayan bütün çocukların ömürleri boyunca unutamayacakları okullarının ilk gününü kutlayan Selçuk, "Coşku ve merak içinde umutlarının, heyecanlarının hep bugünkü kadar taze olmasını diliyorum."